Kılıçdaroğlu`ndan Arınç`a Cevap

Kılıçdaroğlu`ndan Arınç`a Cevap

ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, kendisi için `Benim dengim değil` diyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`a, "Madem ki denginiz değilim, o halde niçin bana soru sorup yanıt bekliyorsunuz? Soru sorarken denginiz oluyorum da, uygarca, karşılıklı konuşmaya sıra gelince mi denginiz olmuyorum?" yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, TBMM`de düzenlediği basın toplantısında, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`a yanıt verdi. Arınç`ın dün beklenen açıklamayı yaptığını, ancak kendisinde ciddi bir zemin kayması olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, `cesur, sözünü budaktan esirgemediğini söyleyen` Arınç`ın gittiğini, yerine uygarca tartışmaktan çekinen, ürken, denge-sıklet hesaplarının arkasına saklanan bir Arınç geldiğini kaydetti. Arınç`ın `Aslında ben Sayın Kılıçdaroğlu ile konuştuğumuz konularda tartışmak niyetinde değilim. Ondan, fikirlerinden, düşüncelerinden korktuğumdan değil, Sayın Kılıçdaroğlu benim dengim değil` sözlerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Madem ki denginiz değilim, o halde niçin bana soru sorup yanıt bekliyorsunuz? Soru sorarken denginiz oluyorum da, uygarca, karşılıklı konuşmaya sıra gelince mi denginiz olmuyorum?" diye sordu. Arınç`ın AK Parti MKYK toplantısı öncesinde de, `Kılıçdaroğlu`na çok geniş, çok güzel, çok seveceği cevaplar vereceğim ama MKYK toplantısından önce değil` dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Acaba benimle uygarca tartışmaktan kaçınma nedeni, kendisinin mi yoksa AK Parti MKYK`sının mı kararıydı?" dedi. `İKİ YÜZLÜ` SUÇLAMASI Siyasal yaşamında en ürktüğü kişilerin iki yüzlü politika izlemeyi ilke edinenler olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Arınç`ın dünkü basın toplantısında söylediği `gazetecilerin çağdaş imkanlarla, bugünün koşullarına uygun, hem özlük haklarıyla hem de bunu muhafaza altına alacak güvencelerle güçlendirilmesi` gereğinden söz ettiğini kaydetti. AK Parti hükümeti tarafından gazetecilerin yıpranma haklarının gasp edildiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Hem bunu yapacaksınız, hem de bir süre geçtikten sonra basın mensuplarını ziyaret edip, onların özlük haklarının iyileştirilmesinden, bu hakların güvenceye kavuşturulmasından söz edeceksiniz. Klasik bir Bülent Arınç klasiği. Ve bizler de bu iki yüzlü politikacılara inanacağız. Bunlar halkı aldatmayı sanat zannedenlerdir. Biz bunları çok iyi tanıyoruz. Bunlar maskeleri bozulmasın diye hem kamuoyu önünde tartışmaktan korkarlar hem de kaçak güreşmeyi çok iyi bilirler." "ARINÇ`IN DENGİ ZAHİD AKMAN`DIR" Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin `Arınç sizin denginiz olmadığını söyledi. Sizce Arınç`ın dengi kimdir?` şeklindeki sorusu üzerine, "Sayın Arınç`ın dengi, doğrusunu isterseniz Sayın Zahid Akman`dır. Sözünü geçiremediği, önünde eğilip büküldüğü, arkasında Başbakan`ın beklediği Sayın Zahid Akman bence Sayın Arınç`ın dengi olabilir. İkisi birbirlerine çok yakışırlar" yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, Arınç`ın `Benim içinde olduğum bir karargah varsa açıklasın` şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine ise, "Sayın Arınç`ın Sayın Yavuz Donat`a başvurmasını isterim. Sabah gazetesine sekiz sütuna manşet olmuştur. Operasyonel bir birimin kurulduğunu, TBMM`ye yürüyüş mesafesinde olduğunu anlatmıştır. Sayın Bülent Arınç da zaman zaman yaptığı konuşmalarda, satır aralarında buna değiniyordu zaten. Kendisinin bu olaylardan ötürü İçişleri Bakanlığı`nı bir kenara bırakarak, sadece kendisinin konuşması, bir yandan da o operasyonel birimin sözcülüğünü yapması bize bunu çağrıştırıyor. Ama ayrıntıları öğrenmek istiyorsa Sayın Yavuz Donat`a başvurabilir" diye konuştu. "İHBAR NUMARASI BENİM İDDİAM DEĞİL" Arınç`a suikast iddiası ile ilgili ihbar numarasına ilişkin bir soru üzerine ise Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: "Bu konuda yapılan ihbarın ABD üzerinden yapıldığı benim iddiam değil. Ankara 12 Ağır Ceza Mahkemesi hakimliğinin bir kararıdır. Bir avukat arkadaşın iddiası. İddiayı aynen okuyorum; `Soruşturmaya dayanak yapılan ihbar numarası 1230606`dır. Bu numara ABD üzerinden yapılan bir ihbarı kanıtlamaktadır. ABD`den yapılan ihbarda müvekkilimin kullandığı araç plakalarıyla da eştir. Şimdi bu iddiaya baktığınız zaman ciddi bir iddia, mahkeme kararına geçen bir iddia. Bu iddianın soruşturulması gerektiğini söyledim. İktidar olanların gerçekten böyle bir olay var mıdır yok mudur, bunun üzerine ciddiyetle gitmeleri gerekir. Buna dikkat çektim. Bu dikkat çekmemden dolayı gerçekten de ihbarın kaynağına ulaşabilirlerse belki de pek çok olay, komplo kendiliğinden ortaya çıkacaktır." TÜRKİYE-İSRAİL GERGİNLİĞİ Türkiye ve İsrail arasında yaşanan gerginliği nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, diplomaside söz ve eylemin çok önemli olduğuna işaret etti. Bunların kabaca sergilenmesine yer olmadığını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, eğer kabaca bir sergileme yapılıyorsa da bunun `ilkel` bir davranış olduğunu söyledi. Türkiye`ye yapılanın da bu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "İsrail`de çuval geçirme operasyonunun bir başka versiyonu gündeme gelmiştir. Her toplum izlediği politikalarla ektiğini biçer, AK Parti de diplomaside ektiğini biçmeye başlamıştır. Şimdi biz merak ediyoruz, bu kaba hareketi Türkiye nasıl çözecektir? Bu konuda Dışişleri Bakanımız, Sayın Başbakan nasıl bir tavır sergileyeceklerdir? Türk halkı rencide edilmiştir. Bu ilkel davranışa acaba nasıl bir yanıt verilecektir, hep beraber göreceğiz önümüzdeki günlerde" şeklinde konuştu. "ORDUNUN YATAK ODASINA GİRİLDİ" CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ın Genelkurmay Başkanı`nı istifaya çağırdığı yorumlarına da değinen Kılıçdaroğlu, "Sayın Baykal`ın herhangi bir kuvvet komutanının istifasını isteme gibi bir sözü söz konusu değil. Ama dikkat çekmek istediği konu şudur; eğer siz ordunun yatak odasına giriyorsanız, burada çok önemli bilgi ve belge üzerinde günlerce süren inceleme, araştırma yapıyorsanız, şunun açık ve net ortaya konması gerekirdi. Bir yerde suç ve suçlu varsa, bunun üzerine önce ordunun gitmesi gerekir. Hiç kimse suç ve suçlunun arkasına saklanmamalı. Onu desteklememeli, onu görmezden gelmemeli. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletiyse, bunun gereğinin önce eğer varsa suçlu ve suçlu askerler tarafından yapılır. Yoksa, açık ve net `ortada suç ve suçlu yok` demesi lazım. Bu ikileme dikkat çekilmiştir. Hukuk devletinde bu ikileme dikkat çekmek de ana muhalefet partisi liderinin temel görevlerinden biridir" diye konuştu.



Güncel 25.10.2016 05:47:06 0

İlginizi Çekebilir

1

TÜBİTAK Araştırma Projeleri Adana Bölge Yarışması Sergisi açıldı

2

Çocuklar Akkuyu NGS'yi gezerek, nükleer enerji hakkında bilgilendirildi

3

Antalya'da denizde mahsur kalan genç, insansız cankurtaran ile kurtarıldı

4

Antalya'da "Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Programı" düzenlendi

5

Yeni Renault Captur'un dünya lansmanı gerçekleştirildi

6

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

7

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

8

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak

9

Adanalı öğrenciler otonom su altı aracı "ALESTA" ile Singapur'da yarışacak

10

e-ATA, Türkiye'de ilk kez Gaziantep'te test edildi