Bir devrin sonu mu?

Bir devrin sonu mu?

Padişahlık zamanında bir idam mahkûmuna ?Son isteğin nedir?? diye sorarlar. O da ?Bu da geçer yahu!? diye yazın yafta olarak boynuma asın der. Sabaha karşı idam edilecek bir insanın taşıdığı umudu bir düşünün! Hani ?Umutsuzluk imansızlık alametidir.? diye bir söz var ya, sanki idam mahkûmu imansız olmadığını ispat edercesine hayattan umutludur. Akşam Padişah hapishaneyi gezmek ister. Mahkûmlarla ilgili bilgiler alır. Bu arada boynunda ?Bu da geçer yahu!? yaftası yazılı mahkûmu görür. Suçunu ve sabaha karşı idam edileceğini öğrenir. Padişah der ki içinde bulunduğu duruma rağmen, hayattan bu kadar umutlu olan bir insanı asmak yanlış olur. Onu affediyorum der ve onun hayatta kalmasını sağlar. Onun için biz insanların hiçbir zaman umudumuzu yitirmemesi lazım! Zaten ?Allah?tan umut kesilmez? sözünü dilimizden hiç düşürmeyiz değil mi?Kişisel hayatımızda olduğu gibi toplumsal hayatta da ?umut? her zaman isteklendirme (motivasyon) görevini yapmıştır. Ülkemizi düşünelim. Son yıllarda gergin, herkesle kavgalı görünümü veren Devlet Adamlarımızı göz önüne getirelim. Yapay gündemleri hatırlayalım. Dini referans aldığını her zeminde göstermeye çalışan bir takım kişi ve kuruluşları unutmayalım. Hani dilinden ve kaleminden ?Din, İman, Allah, Kitap, Peygamber, Kul hakkı, helal haram? gibi? kelimeleri düşürmeyen, ama icraatta farklı davrananları benden iyi tanırsınızdır. Hele Konya bu yolla kurulmuş, sonra her nasılsa ortadan kaybolmuş Holdingler Mezarlığı gibidir!Eski Hocalardan birisi çok güzel Vatan, Millet, Sakarya şiirleri okuyan, ancak kendi asli görevlerini yerine getirmeyenleri kast ederek bunlar ?Profesyonel Milliyetçiler? demişti. Aynı mantıkla o Prof. Dr. Hocanın deyimini güncelleyecek olursak bazı insanları ?Profesyonel İslamcılar? diyebilir miyiz acaba? Yani meslekleri İslamcılık, yani dini terminolojiyi kullanarak bir menfaat edinmeye gayret eden insanlar. Menfaat dediysek illa da maddi menfaat olmayabilir. Diyelim ki siyasi bir çıkar beklentisi de olabilir!Geçen yıllarda Ergenekon Örgütünün kasası olarak gösterilen ve tutuklanan merhum Kuddusi Okkır?ı hatırladınız mı? Hani tedavisinde geç kalınmıştı! Adamcağız ne ile suçlandığını bile öğrenemeden rahmetlik olmuştu. Onunla ilgili Dini söyleme fazlaca yer veren malum basında ne haberler çıkmıştı! Öldükten sonra ise kasa diye lanse edilen merhumun cenazesini Belediye kaldırmıştı! O zaman bir yazı yazmıştım. Bırakın inancımıza göre ?kul hakkı? vebalini çağdaş insan haklarına göre bile ona yapılan insanın vicdanını kanatan türden bir olaydı. Böyle bir olayı diyelim ki başkalarından bekleyebilirsiniz ama Dini Referans alan bir kısım basın mensubundan bekler misiniz?Başka bir örnek verelim. Sayın Demirel?i yıllarca bizlere ABD?ci, Siyonizm?e hizmet eden, İsrail yanlısı, Mason diye göstermeye çalışan hatta ?Morrison Süleyman? yakıştırması yapan İslamcı görünen bir kısım basın mensuplarına, yazarlara bakalım. İsrail ile son yıllarda ?bedeli 2,6 Milyar Doları bulan 60 tane anlaşma yapılmış? ama ne Siyasi İradeyi ne de onun başında bulunan kişiye hiç kimse Demirel?e dediklerini demiyor. Desin diyen yok. Ülkenin menfaatine nasıl geliyorsa, devlet adamlarımızın ona göre davranması gayet doğaldır. Burada yapmaya çalıştığım Profesyonel İslamcı diye adlandırabileceğimiz ?aydın, yazar, politikacıların? siyasi getirim uğruna çifte standart uyguladıklarını göz önüne sermektir.Onlar öylede sıradan vatandaşlar arasında öyle düşünenler yok mudur? Yaşanmış bir olay anlatayım. ?Bir Hacı Emmi o kadar Sayın Demirel karşıtı ki sürekli onun aleyhine konuşuyormuş. Hatta Demirel?in başında bulunduğu o zaman ki partisi (DYP) mensuplarını sürekli taciz eder. Ağzını açar açmaz Demirel?in ABD ve İsrail yandaşı olduğundan başlıyor, Masonluğundan çıkıyormuş. Hatırlarsınız Erbakan Hoca Başbakan olduktan sonra o zamana kadar İsrail ile yapılmış en büyük anlaşmayı Erbakan Hoca Hükümeti yapmıştı(!) diye bilinir. DYP?lilerden birisi Cami çıkışı hemen hacı emmiyi yakalayıp sorar ?Hani sen yıllarca Demirel?i İsrail yanlısı, Yahudi dostu diye suçluyordun! Erbakan Hoca Hükümeti en büyük anlaşmayı İsrail?le yaptı. Şimdi ne diyeceksin?? diye sorduğunda alınan cevap çok şaşırtıcı idi. ?Ne var bunda? Zamanında Hz. Peygamber?de Müşriklere karşı Yahudi ve Hıristiyanlarla işbirliği yapmıştı!? der. Son yılların Türk Milletine en büyük hediyesi yukarıda bahsettiğim zihniyetin deşifre olmasıdır. Bunun sonucu olarak ilk seçimlerde bir devir kapanacak gibi görünüyor!Belki de Demokrasilerin güzelliği buradadır. Sizce de öyle değil mi? Ne dersiniz?



Güncel 25.10.2016 05:54:12 0