Büyükçekmece’de 50 dönümlük arazide şifalı bitkiler
Büyükçekmece’deki 50 dönümlük arazide tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimini yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Furkan Tınmaz, ürünler arasında bulunan Itır Bitkisine dikkat çekerek, bu bitkinin Osmanlı döneminde Kur’an-ı Kerim ezberlerken hafızayı güçlendirdiğini söyledi.
Büyükçekmece’deki 50 dönümlük arazide tıbbi ve aromatik bitkiler üzerine çalışma yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Furkan Tınmaz, bağışıklık ve hafıza gibi birçok alanda etkili olan bu ürünlerin Osmanlı döneminde de kullanıldığına dikkat çekti. Rahatlatıcı, sinirleri yatıştırıcı, bağışıklık sistemini kuvvetlendirici etkisi olduğu düşünülen bitkiler, günümüzde de vatandaşlar tarafından büyük rağbet görüyor. Büyükçekmece Güzelce’de bulunan 50 dönümlük arazide şifalı bitkilerin yetiştiriciliğini ve yağ üretimini yapan Mühendis Furkan Tınmaz, ürünler arasında bulunan ıtır bitkisinin günümüzde de sınavlara hazırlanan öğrencilerin de kullanıp güzel sonuçlar aldığını ifade etti. Öte yandan korona virüs salgını döneminde de bu tür bitkisel ürünlerin daha çok ilgi gördüğünü vurguladı.
“Pandemi sürecinde tıbbi bitkilerin kıymeti daha iyi anlaşılmaya başlandı”
Konu ile ilgili konuşan Ziraat Yüksek Mühendisi Furkan Tınmaz, “Tıbbi ve aromatik bitkiler yetiştiriciliği yapıyoruz. İstanbul, Büyükçekmece’de bulunan fidanlığımızda 2019 yılından itibaren Türkiye’nin kurulmuş ilk tıbbi ve aromatik bitkiler fidanlığı olarak hizmet veriyoruz. Dünya üzerinde tıbbi ve aromatik bitkilerin kullanımı çok yaygın ama maalesef Türkiye’de bu tarz kullanımları çok fazla yapmıyoruz. Son yıllarda yapılan çalışmalar neticesinde özellikle pandemi sürecinde bu bitkilerin kıymeti daha iyi anlaşılmaya başlandı. Biz de pandemi sürecinden önce bu işe başladığımız için yapmış olduğumuz çalışmalarda biriktirdiğimiz tohumlarla birlikte atalık tohumlarla, yerel türlerle tıbbi ve aromatik bitki işine girdik. İnsanlarımız bu bitkilerden hem sağlık açısından hem de gıda açısından faydalanabilsin ve bunları hem mutfaklarında hem de ecza dolaplarında doğal olarak kullanabilsinler. Bize Büyükçekmece’de E-5 kenarında 50 dönüm alan tahsis edildi. Biz de tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimine başladık. Daha sonra yağlarını çıkartarak ürünlerimizi geliştirdik ve bunun yanında elde ettiğimiz bitkilerin kurularını da çay olarak değerlendirip halkımızın beğenisine sunduk” dedi.
“Bağışıklık sistemi için ‘aronya’ bitkisi kendini belli ediyor”
Bağışıklık sisteminde aronya bitkisinin önemine değinen Tınmaz, “Özellikle günümüzde bağışıklık sistemi konusunda birçok çalışma yapılıyor. Bağışıklık sistemi antioksidanların bünyeye alınmasıyla gerçekleşiyor. Bu bakımdan da dünya üzerinde kendini belli eden bir bitki var o da aronya bitkisidir. Bu bitki, hem üretimi kolay olan hem de Türkiye’deki birçok bölgeye adaptasyonu kolay bir şekilde gerçekleşen bir bitki türü. Dolayısıyla meyveleri de antioksidanlar bakımından çok zengin ve tüketilmesi de çok keyiflidir. Özellikle çay ve meyve suyu konsantresi olarak tüketilebilen, küçük çocuklardan büyüklere kadar hepsinin kullanabileceği harikulade bir ürün ve toplaması da kolay bir ürün olduğu için ülkemizde de yavaş yavaş yaygınlaşıyor” diye konuştu.
“Osmanlı döneminde hafızlar ıtır bitkisini buhur olarak kullanıyordu”
Hafıza geliştirici olarak kullanılan bitkiler hakkında konuşan Tınmaz, “Üzerinde çalıştığımız bir başka bitki olan ıtır bitkisi. Osmanlı’da hafızlar Kur’an-ı Kerim ezberlerken, ıtır bitkisini buhur olarak kullanırlarmış. Dolayısıyla bu bitki zaman içerisinde yavaş yavaş unutulmuş ve modern tıbbın içerisinde yer bulamamış bir bitki ama biz bunun üzerine yağ çalışmaları yapıyoruz ve oldukça da başarılı sonuçlar elde ediyoruz. Küçük çocukların ortaokul, lise ve üniversite sınavlarına çalışan öğrencilerimiz için de odalarında buhur olarak kullanabilecekleri hafızayı keskinleştirip öğrenme kabiliyetini artırabileceği ve bundan 500 yıl önceden beri kullanılan bir yağ olduğunu söyleyebiliriz. Özelikle yoğun iş çalışması yaptığımız dönemlerde bazen unutkanlıklar oluyor. Itır yağını uyguladıktan sonra öncelikle biz bu işi kendimizde deniyoruz. Başarılı sonuç aldıktan sonra yakınlarımıza da bu yağların kullanımını tavsiye ediyoruz ve herkesten de olumlu dönüşler aldık” ifadelerini kullandı.
“16 bin çeşit bitkiye sahip olan bir coğrafyada yaşıyoruz”
Furkan Tınmaz, ülkemizin bitki açısından zenginliğine de değinerek, “Tıbbi ve aromatik bitkileri üretmek isteyen insanlar için de ülkemiz bir cennet. 16 bin çeşit bitkiye sahip olan bir coğrafyada yaşıyoruz ve her bir bölgemizde çok kıymetli otlarımız var. Bunları layığı şekilde yetiştirmeye ve anlatmaya gayret gösterelim” dedi.