Tarih: 24.02.2021 13:23
Göz tansiyonu, körlük nedenlerinde 2’nci sırada
Glokom (Göz tansiyonu) tedavisinde erken tanının çok önemli olduğunu belirten Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hatice Onur, “Glokom belirti vermediği için büyük oranda rutin kontrollerde tespit edilebiliyor, bu nedenle bir göz sorunumuz olmasa dahi yılda 1 kere göz doktoruna görünmeyi ihmal etmemeliyiz” diye konuştu.
Eskişehir Özel Ümit Vişnelik Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hatice Onur, glokom hakkında bilgi verdi. Halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen glokomu tanımlayan Onur, "Gözün basıncının artmasıyla ilintili olarak, uzun vadede arka tarafta yer alan ve çok hassas olan göz sinirinin harabiyeti ile sonuçlanan bir hastalıktır. Gözün basıncı normalde 9-20 arasındadır, Glokom; bunun uzun süre yüksek olması sonucunda oluşan göz hasarıdır” şeklinde konuştu.
Glokom’un çok sinsi ilerleyen bir hastalık olduğunu belirten Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hatice Onur, hastalığın çoğunlukla rutin kontrollerdeki göz tansiyonu ölçümlerinde ortaya çıktığını belirtti. Körlük nedenleri arasında ikinci sırada Glokom’un toplumda görülme oranının yüzde 3 olduğunu aktaran Op. Dr. Onur, “Glokom dünyada da körlük nedenleri arasında 2’nci sıradadır, belirti vermeyen ve sinsi ilerleyen bir hastalıktır" dedi.
"Rutin kontrolde göz tansiyonu ölçümünde çıkıyor"
Glokom tanısının genellikle rutin muayenelerde göz tansiyonu ölçümünde tespit edildiğini belirten Dr. Onur, böylece hastalığın daha belirti vermeden erken evrede tespit edebildiğini söyledi. Aile yatkınlığı olan, 40 yaşın üstündeki kişilerde Glokom görülme oranı daha yüksek olduğunu dile getiren Op. Dr. Onur, çok nadir de olsa çocuklarda da glokomun görülebildiğini aktardı. Op. Dr. Onur, “Yenidoğan bebeklerin rutin göz muayenelerinde bu tür sorunlar belirlenebilir, doğumsal glokomda gözün renkli kısmı daha büyük, göz ışığa daha duyarlı oluyor ve çok rahat tanı konuyor” dedi.
"Tedavi edilmezse körlüğe yol açıyor"
Glokom hastalığında gecikmiş vakalarda büyük sorunlar yaşanabildiğine dikkat çeken Göz Doktoru Op. Dr. Onur, şunları kaydetti:
“Her göz tansiyonu yüksekliği Glokom olmayacağı gibi bazı düşük tansiyonlarda da tetkikler sonucunda Glokom tespit edilebilir, buna ise düşük tansiyonlu glokom deriz. Migren hastalarında düşük ve yüksek tansiyon hastalarında, dolaşımsal hastalıklarda, şeker hastalarında Glokom görülme oranı artar. Bazı ilaçlar özellikle kortizon ilaçlarının uzun süre ağızdan alınanları, göz tansiyonuna ve katarak da neden olabiliyor. Hastalara verdiğimiz bazı göz damlaları da yine uzun vadede göz tansiyonuna neden oluyor, bu damlalar doktorun belirttiği süreden uzun kullanılmamalı, gelişi güzel kontrolsüz kullanılan bu damlalar ciddi sorunlara neden olabiliyor. Ailesinde Glokom olan ve 40 yaşın üstündeki kişiler mutlaka yılda 1 kez göz doktoruna gitmeli ve göz tansiyonu ölçülmeli. Glokom, tedavi edilmezse körlüğe neden oluyor ve en kötü tarafı ise bunun geri dönüşü yok.”
"Doktorun tedavisine uymak önemli"
Tedaviye uymanın glokom tedavisinde en temel nokta olduğunu belirten Op. Dr. Onur, hastanın ilaçlarını doktorunun belirttiği şekilde ve düzenli uygulanmasının hayati önem taşıdığını vurguladı. Tedavi yöntemleri hakkında da bilgilendiren Op. Dr. Hatice Onur, “Artık elimizde çok çeşitli ve etkili alternatif damlalar var, bazen 30 olan bir tansiyonu tek bir damla ile düşürebiliyoruz. Bu olmazsa lazer tedavileri devreye giriyor, bunlarla da tansiyonu belli seviyelere indirebiliyoruz. Tabi düzenli kontrollere devam edilmeli, bazen ilacın yan etkileri olabiliyor, kızarıklık batma gibi, lazerle de sonuç alınmazsa cerrahi yöntemler devreye giriyor” ifadelerini kullandı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —