İzmit’in Pisa Kuleleri yıkılmayı bekliyor
Kocaeli’de 1999 depremi sonrası tehlike arz eden ve eğik durmaları nedeniyle "İzmit’in Pisa Kuleleri" olarak anılan binalar yıkılmayı bekliyor.
17 Ağustos 1999’da merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan 7.4 büyüklüğündeki depremde hasar gören birçok bina eğildi. Görünüş itibarı ile İtalya’daki Pisa Kulesi’ni andıran birbirine yaslanmış şekildeki 20 civarında bina, hem uzmanları hem de vatandaşları tedirgin ediyor. Vatandaşlar bu binaların yıkılmasını isterken, yapılan çalışma ile İzmit’te bulunan bir bina boşaltılarak yıkıma hazır hale getirildi. Çevre binalarda yaşayan esnaf ve vatandaşlar ise yıkım sırasında kendi binalarında oluşabilecek tehlike nedeniyle korkuyor.
"Bina yıkıldıktan sonra bizim binamız da yan tarafa kayar mı diye endişeliyiz"
12 yıllık esnaf olduğunu söyleyen Durmuş Kıymazarslan, “Bu caddenin 40 sene önceki tarihini bilirim, burası sanayiydi. Bu binaların da en az 30-35 yıllık olduğunu biliyorum. 1999 depreminden önce de bu bina vardı. Bu binanın yamukluğunu son 10 veya 8 yıldır fark ediyoruz. Geçtiğimiz ilkbahar ayında bu binanın yıkılacağı söylendi. Biz de dedik ki ‘Acaba tedbir alacaklar mı, ne zaman yıkılacak’ merak ediyoruz halen. Devletten bu konuda tedbir almasını istiyoruz. Çünkü her tarafında esnaflar var, oturan aileler var. Bu binalar da yeni değil, 1999 depreminden sonra bu binalarda güçlendirilmeler yapıldı. Bu konuda endişeliyiz, bina boşaltıldı. Bina yıkıldıktan sonra bizim binamız da yan tarafa kayar mı diye endişeliyiz. Bunun örneklerini geçmişte bilhassa İstanbul’da gördük. Dip dibe binalar yapılıyor, binaları birbirine yaslıyorlar. İnsan hayatı önemli, bu nedenle tedbir alınması gereklidir” dedi.
"Bu bölge zemin taşıma gücü olarak Kocaeli’nin en zayıf bölgelerinden bir tanesi"
İzmit merkezinden Sapanca Gölü’ne kadar olan havzanın zemin açısından Kocaeli’nin en riskli bölgelerinden olduğunu söyleyen İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Kahraman Bulut, "İki tane ilçemizin şehir merkezi bu bölgede inşa edilmiş. Özellikle İzmit merkezi olarak düşündüğümüzde hem yüksek katlı binaların olduğu, hem de nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölge İzmit kent merkezi olarak nitelendirdiğimiz bölge. Bu bölge zemin taşıma gücü olarak Kocaeli’nin en zayıf bölgelerinden bir tanesi. 1999 depreminden sonra da bu bölgemizde çok ciddi sayıdaki binalarımızda maalesef yatmalar meydana geldi. Bu da statik açıdan çok büyük bir tehlike arz ediyor. Bizim de sürekli olarak ulusal basına taşıdığımız bu binalardan birkaç tanesinin inşallah yakın zamanda yıkımı gerçekleşecek. Biz diğer binaların da tespitlerinin yapılıp, bu binaların da boşaltılıp yıkımının gerçekleşmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
"20’nin üzerinde binamız hala ağır hasarlı ve insanlarımız hala içinde yaşamaya devam ediyor"
Kocaeli’de hala 1999 depreminden kalan ağır hasarlı binaların olduğunu söyleyen Bulut, "Birkaç yıl içerisinde hasarlı binaların birkaçının yıkımı gerçekleşecek ama 20’nin üzerinde binamız hala ağır hasarlı ve bazılarının içinde insanlarımız yaşamaya devam ediyor. Bu binaların da yıkımının gerçekleşmesini takip ve talep ediyoruz. Her türlü zeminde her türlü inşaat gerçekleşebilir. Dünyada bunun örnekleri var, denizin ortasında bile 5 yıldızlı oteller inşa edilebiliyor. 99 depreminden sonra da ülkemizde inşaat sektörü hem teknolojik olarak hem yönetmelikler olarak çok güzel mesafe kat etti. Şu anda yapı denetim sistemi ile yapılan ve yeni deprem yönetmeliklerine göre yapılan binalarımızda İzmir depreminde de bunu gözlemledik, hiçbir can ve mal kaybına neden olacak hasarlar meydana gelmedi. Yani şu anda yapılan binalardan herhangi bir endişe duyulmasına açıkçası gerek yok. Yani güvenle hem satın alabiliriz hem bu binalarda oturabiliriz" şeklinde konuştu.
"Deprem öncesi binaların test edilmesi gerekiyor"
Depremin üzerinden yaklaşık 22 yıl geçtiğini söyleyen Bulut, "İnsanların genel olarak binalarının güvenli olduğu konusunda bazı önyargıları var. 99 depreminden önce inşa edilen binalarda oturan vatandaşlarımızın binalarına test yaptırıp, bu binalarının depreme dayanıklı olup olmadıklarını önceden belirlemeleri kendi yaşam sağlıkları açısından çok faydalı olacaktır. Bunları inşaat mühendislerinden talep edebilirler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı lisanslı kentsel dönüşüm firmaları var. Bu firmalar vesilesi ile binalarının depreme dayanıklı olup olmadığını kontrol ettirebilirler" ifadelerini kullandı.