Prof. Dr. Mustafa Fedai Çavuş


Entropik Toplum


Fen bilimlerinden sosyal bilimlere aktarılmış bir kavram entropi.

Tüm sistemlerin,zamanla doğru orantılı olarak düzensizliğe, dağınıklığa ve bozulmaya doğru gideceğini ifade ediyor.

Sistem dediğimiz şey ise birbirine bağlı küçük parçalardan oluşan bütün. Örneğin Dünyamız güneş sisteminin bir alt sistemi. İnsan dolaşım, sindirim, sinir sistemi gibi alt sistemlerin oluşturduğu bir varlık.

Toplumda bir sistem ve alt sistemlerden oluşuyor.

Toplumbilim diğer adıyla sosyoloji bu sistemleri inceleyip değerlendiren ve toplumun sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürmesi için bulgular ortaya koyan bilim dalı.

Toplumu oluşturan temel birimler nelerdir diye düşündüğümüzde ilk aklımıza gelenler, aile, din, siyaset ve ekonomi kurumu olarak karşımıza çıkıyor.

Bir anlamda bu saydıklarım toplumu oluşturan alt sistemler.

Birey ve toplum ilişkisi yumurta tavuk ilişkisi gibi her daim tartışılan bir konu. Birey mi toplumu etkiler, toplum mu bireyi?

Türk toplumu her varlık gibi entropi mi yaşıyor.

Toplumda entropinin oluşması toplumsal sistemi oluşturan alt sistemlerin bozulması demektir.

Peki bu bozulmanın kaynakları neler olabilir.

İnsanların birbirine, kurumlara ve nihayetinde devlete olan güveninin kaybolması.

Birey ve toplumun ahlaki değerlerinde meydana gelen yozlaşma.

Adalet, hak, hukuk kavramlarına yönelik algının bozulması.

Elbette bu değişimler bir anda olmadı.

Açık bir toplum olduğunuzda farklı etkilere maruz kalmanız gayet doğal.

Türkiye 1980 öncesinde kapalı bir toplum olarak kabul edilirken bu tarihten sonra ani bir liberalleşme politikasına geçişle hızlı bir değişim yaşadı.

Bu süreçte bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerle birlikte farklı kültür unsurlarının etkilerini yoğun olarak hissettik.

Toplumun entropi yaşaması aslında bir sonuç.

Nasıl ki insan olarak yaşlanmayı durdurma şansımız yok, bu sonuçtan kaçınmak da pek mümkün değil.

Ne yapabiliriz öyleyse?

Öncelikle ahlaki değerlerimizde yaşanan erozyonu durdurup tersine çevirmemiz lazım.

Türk-İslam kültürünün sahip olduğu değerleri kendimizde yaşatarak, çocuklarımıza aktararak ve eğitim sisteminin bu kapsamda yeniden tasarlayarak başlayalım.

Ahlaki değerlerimizi bozan TV ve internet ortamındaki yayınları kontrol altına alarak süreci yönetmemiz gerek.

İnsanların kaybolan güven, hak, adalet ve güven duygusunu tesis edebilmek adına toplumun gözü önünde olan konularda açık ve şeffaf ve adil uygulamaları tesis etmek gereklidir.

Bugün, özellikle de gençlerin dolayısı ile Türkiye`nin geleceğine ilişkin olumlu düşünceleri hergeçen güz azalmaktadır.

Bu azalmayla birlikte toplumsal bozulma eğilimi artış göstermektedir.

M.Ö. 2000 yıllarında yazılmış bir Hitit duvar yazısının sonu şöyle bitiyor.

Tanrım,Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için CESARET,Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için SABIR,İkisi arasındaki farkı bilmek için AKIL veBeni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak DOSTLAR ver...

Gayret bizden takdir Allah`tan.

Allah yar ve yardımcımız olsun.

  • Cuma 23.4 ° / 11.5 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.3 ° / 12.5 ° Güneşli
  • Pazar 26.5 ° / 13.3 ° false