Prof. Dr. Mustafa Fedai Çavuş


Güven Bunalımı


Osmaniye`ye sonbahar yağmurları yağıyor. Sabah oğlumu okuluna bırakıp üniversiteye geçeceğim. Yol kenarında bir anne ve küçük kızı ellerinde tek bir şemsiye ile yürüyor. Yağmurun şiddeti nedeniyle şemsiye fazla bir işe yaramıyor ikiside ıslanıyor. Durdum ve "okula kadar götüreyim, daha fazla ıslanmayın" dedim. Maalesef kadıncağızı binmeye ikna edemedim. Personel kimliğimi göstermeme rağmen arabaya binmediler. Diyecekisiniz ki, banane senin yağmurlu günde başından geçenlerden. Mesele benim başımdan geçen olay değil, İnsanlarımızın birbirine olan güven duygusunu kaybetmesi. Ne zaman ve nasıl bu hale geldi insanımız. Ortaokul yıllarımda gittiğim okula dolmuş seferleri henüz başlamamıştı. Bu nedenle her sabah beşbuçuk-altı gibi çıkar, üç arkadaş yürüyerek giderdik sabahın alacakaranlığında. Yoldan geçen arabalara el kaldırırdık ya da onlar durup bizi alırlardı. Çok mu cesurduk, ya da çok mu cahil bilmiyorum, Ama çekinmeden binerdik arabalara ve okulumuza giderdik. Aradan geçen zaman diliminde neler oldu da güvensizlik iklime hapsoldu insanlık. "Müslüman, elinden ve dilinden herkesin güven içinde olduğu kimsedir." diyordu sevgili peygamberimiz. Artık müslümanlar birbirine güven duymuyor mu? Kardeşe kardeşe, dost dosta, insan insana güvenmiyor. Kapısını kilitleme ihtiyacı duymayan bir toplumdan gönlüne kilit vurmuş insan yığınına mı dönüştük? İnsanlık bir cinnet geçiriyor sanki. İnancımız mı sarsıldı acaba? Topluma yön veren liderler, dengeyi sağlayan kurumsal mekanizmalar mı bozuldu? Toplumda güvensizlik iklimi hakim mi kılındı, bilerek ve isteyerek. Yediğimizin, içtiğimizin içinde ne olduğundan kuşku duyar hale geldik. İnanca zulüm karıştıranlar mı çoğaldı? İnacımızın adalet terazisi mi bozuldu? İmkanı olanlar bu toplumun bir parçası olarak yaşamak istemiyorlar, Gençlerimizin hayallerinde başka ülkelerde yaşamak var. Bunlara sahip olamayanlar üzüntü ve keder içerinde mutsuz bir hayat sürüyorlar. Prof. Dr. Ali Allawi konuyla ilgili şöyle bir tespit yapıyor: "Zaman içinde her Müslüman kuşağın Batı, teknoloji ve piyasa kuvvetleri hakimiyetinde bulunan bir dünya ile tavizler ve mecburiyetler zaman içinde İslam uygarlığının ayağa kalkma ihtimalini daha da azaltacak. İslam tüketici odaklı, kendini beğenmiş, odaklanma süresi düşük bir küresel kültür içinde fikirler ve dinler pazarında bir diğer `oyuncu`dan ibaret kalacak. İslam`ın bireysel alana çekilme süreci tamamlanacak. Son zamanlarda çokça müjdelenen İslamî `diriliş` İslam uygarlığının yeniden doğuşunun başlangıcı olmayacak, gerileyişinin bir diğer safhası olacak? Gerçekten mağlup mu olduk? Tek dişi kalmış canavar, bir vuruşta düşecek olan tek dişiyle mi parçalıyor? İş yine Müslüman Türk`e kalmış gibi. Yedi düvelin üzerine gelipte bükemediği bileği, yıkamadığı imanıyla her zaman ayağa kalkıp dimdik duran Türk`e. Bireyden- aileye, aileden topluma, halka halka yeniden güven inşa etmeliyiz vicdanlarda. Söylemle değil sadece eylemlerimizle yapmalıyız. Sözü senet olan insanlar olmalıyız yeniden. Allah yar ve yardımcımız olsun. Tanrı Türk`ü korusun ve yüceltsin. Türk milleti iyi olsun, Türkiye iyi olsun.
  • Perşembe 23.2 ° / 8.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 23.4 ° / 11.5 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.3 ° / 12.5 ° Güneşli