Prof. Dr. Mustafa Fedai Çavuş


İdeoloji ve Devlet


"Bir başka milletin ideolojisini benimsemenin, topyekûn intihar veya cinayetten başka bir şey olmadığından haberleri yok."(Samiha Ayverdi)

Siyasal veya toplumsal bir öğreti oluşturan, bir hükûmetin, bir partinin, bir grubun davranışlarına yön veren politik, hukuki, bilimsel, felsefi, dinî, moral, estetik düşünceler bütünü şeklinde tanımlıyor Türk Dil Kurumu ideolojiyi.

Daha basit ifade etmek gerekirse ideoloji, kişinin hayatına yön veren temel düşünce yapısı denilebilir.

Yaşantımız, kararlarımız, olayları değerlendirme tarzımız sahip olduğumuz ideolojiye bağlı olarak şekilleniyor.

İnsan, doğası gereği en doğru ideolojinin kendisininki olduğunu söyler.

Bu nedenle ideolojik tartışmalar ve çatışmalar sosyal yaşamın bir gerçeğidir. Aynı ideolojiye sahip insanlar bir araya gelerek güç kazanma çabası içerisinde için hareket edebilir.

Devlet, toprak bütünlüğü olan, siyasi olarak örgütlü millet topluluğu olarak tanımlanır. Dolayısı ile devleti oluşturan bir millet ve onun fertleri vardır.

Peki, Devletin ideolojisi olur mu?

Devlet aynı zamanda bir kurumlar bütünüdür, yani bir sistemdir.

Devlet mekanizmasının işleyişinde bu sistemin parçaları arasında uyum olmalıdır.

Bu durumda devlet mekanizmasını yürütmek için aynı ideolojiye sahip insanlar bir arada olmalıdır denilebilir mi?

Evet dediğimiz anda farklı ideolojiye sahip insanlar, devlet düşmanı mı olacaktır.

Türkiye`de bu sorun yıllardır devam etmektedir.

Devleti idare makamında bulunanlar, kendi ideolojisini devlet ideolojisi haline getirmeye dayalı bir yönetim tarzı ile hareket etmektedirler.

Bu ise toplumsal kutuplaşmayı, çatışmayı artırmaktadır.

Devletin, farklı ideolojilerin özgürlüğü, temel hak ve hürriyetlerin kullanımı, adalet gibi konularda güvence veren bir yapıda olması gerektir.

Tabi bütün bunlarla birlikte devletin ve milletin varlığını tehdit edecek unsurları da gözardı etmemek lazım.

İdeolojik devlet olmadan, Devlet ideolojisini oluşturmak gerekir.

Ne var ki hangi siyasi yapı iktidar olursa olsun, toplumun bir kısımında devletin ideolojik olarak dönüştürüleceği endişesi yaşanmaktadır.

Devlete hakim olan ideolojinin, devlet aygıtları aracılığı ile toplumun bütününe ideoloji dayatma korkusu ortadan kaldırılmalıdır.

Türk Milletinin ve devletinin ideolojisi Türk Milliyetçiliği midir?

Türkiye Cumhuriyeti 1924 Anayasası`nın 88. Maddesi`nde "Türkiye ahalisine din ve ırk farkı olmaksızın vatandaşlık itibariyle Türk ıtlak olunur." denilerek bir ırka dayalı olmayan tanımlama ile aynı coğrafyada, aynı kültürü paylaşanları bir arada tutma çabasını sergilemiştir.

Devletin dini yoktur ama devletin varlığını sürdürmesi için vatandaşları bir arada tutacak ülkü birlikteliğini sağlaması gerekir.

Yusuf Akçura`nın üç tarzı siyaset eserinde Osmanlıcılık, İslamcılık ve Türkçülük olarak ele alınan ve millet ile devletin varlığı için hangisinin seçilmesinin doğru olacağına ilişkin değerlendirmeler bugün de geçerlidir.

Bugün gelinen noktada ulus devlet anlayışının giderek daha kalın çizgilerle ön plana çıktığı düşünüldüğünde Türk milleti ve devletinin varlığının devamı için Türk Milliyetçiliği ideolojisi vazgeçilmezdir.

  • Çarşamba 31.3 ° / 16.2 ° Güneşli
  • Perşembe 31.3 ° / 19 ° Güneşli
  • Cuma 30.8 ° / 18.4 ° false