Dr. Fahrettin Şanal


Ortaokul Müdürlüğünden, Milletvekilliğine/Bakanlığa…

Ortaokul Müdürlüğünden, Milletvekilliğine/Bakanlığa…


Bir öğretmenin yükselişini anlatmaya devam edelim. Tabii ki, yükselişten sadece Milletvekili veya Bakan olmasını kast etmiyoruz. Ciddi anlamda çevresindeki insanların da gönlünü kazanmasını da kast ediyoruz. Düşünelim 1960’lı yılların ikinci yarısında Kozan Lisesine matematik öğretmeni olarak atanıyor. Tamam, artık mesleğim var, rutin bir hayat seyri takip ederim, demiyor. Ya stajyerlik kalkar kalkmaz Adana/Kozan o dönemde bilinen adıyla Cereciler semtine açılacak olan Ortaokul Müdürlüğüne talip oluyor.

Hani “bir kitap okudum hayatım değişti” türünden, sözler var ya, onun gibi, emmimizin de Ortaokul Müdürü olunca hayatı değişmeye başlıyor. Müdür olunca insan hayatını değiştirecek ne olabilir ki? Öyle sormayın. O yıllarda, Kozan gibi küçük bir ilçede, bir Okul müdürüsünüz. İnsanlarla uğraşıyorsunuz. Öğretmenliğin ilk yıllarında edindiğiniz bu ilk makam insanın kendi kendisini yetiştirmesine de imkân sağlıyor.

İşte düzenli olarak kitap okumaları, insanlarla olan münasebetleri, ortaya çıkan sorunları çözme kabiliyetini de geliştiriyor. İnsani ilişkilere örnek verecek olursak, Kozan’ın yerlisi önde gelen kişilerle çok iyi diyaloglar kuruyor. Bu arada ne Osmaniye ne de Toprakkale ile olan bağlarını elden bırakmıyor.

Her insanın yaptığı veya yapması gerektiği gibi hedefini belirliyor. Osmaniye, Toprakkale ve Akyar’da güçlü aile bağları olan bir sülalesi var. Kendisi de o sülalenin ilk okuyup meslek sahibi olan kişisiydi. Fakat sülalemizde kendisini takip eden müthiş bir potansiyel genç kuşağın farkındaydı.

Ek olarak kendi agalarına (ağabeylerine AGA derlerdi!) ekonomik yönden daha güçlenmeleri için yönlendirme yapardı.  Yani aile fertlerinin ekonomik olarak da daha fazla zenginleşmeleri için yol göstermeye çalışırdı. Mesela, bir abisine, sadece çiftçilik veya dönemin tarıma dayalı ticareti değil de sanayiye atılmasını teşvik ederdi. Sanayi dediysek yanlış anlaşılmasın. Akü, yedek parça,  lastik bayilikleri gibi otomotiv ağırlıklı ticareti önerdiğine şahit olmuştuk!

Konuyu dağıtmadan başka bir notu da düşmeliyiz. Bu seri yazımızın öznesi emmim Ahmet Şanal olduğu için, ailedeki diğer okumuş meslek sahibi Vali, Doktor, Öğretmen vesaire sülale fertlerinden hiç kimseyi isimlendirmedik!

Ama isimlendirmeden de olsa, dedemizden bahsetmezsek olmaz. Neden? Çünkü dedemiz 1950-1960 yılları arasında Demokrat Parti teşkilatı olan Toprakkale Ocak başkanlığını yapmıştı. Ne var bunda demeyin? Emmimiz o dönemin şartlarında siyasetin konuşulduğu bir evde büyümüştü. Siyaset dediysek Toprakkale ile sınırlı bir siyasetten bahsediyoruz. Neden? Çünkü dedemizin dünyası Toprakkale nahiyesiyle sınırlıydı!

Emmimizin de dünyası Toprakkale, Kozan veya Osmaniye ile sınırlı kalsaydı ne olurdu? Herhalde Kozan da kalır oradan da emekli olurdu. Hâlbuki o ne yaptı? Önce Adana İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılığına gitti. Daha sonra Adana Sabancı İl Kültür Müdürlüğü görevine atandı. Yeter mi?

Kültür Müdürü iken Adana İl Milli Eğitime İl Müdürü olarak geçiş yaptı. 1980 yılındaki 12 Eylül Askeri darbesinden sonra, dönemin Milli Eğitim Bakanlığınca emmimiz Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğüne atandı. 12 Eylül döneminden sonraki sivil iktidar döneminde son görev yeri olan Mersin’e İl Milli Eğitim Müdürü olarak atandı.

Zannetmeyin ki, burada kronolojik sırayla, hemencecik anlattığımız müdürlükler, sıradan görevlerdi. Emmimizin hedefine yürürken çevresindeki insanlara, hizmet edebileceği makamlardı. Suya sabuna dokunmayan değil, hizmet ve çözüm odaklı çalışan, liyakat sahibi birisiydi. Yaptığı hizmetlerin karşılığını aldı mı?

 Şunu belirtmeliyim ki o dönemin şartlarında birçok insanın işe girmesinde tayin ve terfilerinde emmimizin çok büyük yardımları oldu. Adana çevresinde özellikle eğitim camiasında çok seviliyordu. Kim diyor? Yeğeni olarak sizce taraflı mı düşünüyoruz? Yok, değil, gerçekler ortada.

1991 Genel Seçimlerinde Türkiye çapında yüksek bir Tercihli oyla Doğru Yol Partisinden Milletvekili seçildi. Daha sonra ise Devlet Bakanı olarak görev yaptı. Tabii ki her şey, bu kadar basit ve kolay olmadı!

Aslında cilt cilt kitaplar yazılacak bir hayatı, bizim için üç tanecik gazete köşe yazısı ile anlatmak çok zor oldu. Bizzat şahit olduğumuz nice olayları, ayrıntıları, dönemin şartlarını es geçmek zorunda kaldık.

Belki bir gün, emmimizin hayat hikâyesini ayrıntılarıyla anlatan bir kitap ortaya çıkarmış oluruz. Kim bilir?

 

  • Cuma 23.4 ° / 11.5 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.3 ° / 12.5 ° Güneşli
  • Pazar 26.5 ° / 13.3 ° false