Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Ulaşım artık hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Özellikle insanların işlerini daha hızlı çözmesi, zamandan kazanması ve uzak mesafeleri kısa sürede kat edebilmesi açısından sivil havacılık sektörü büyük bir önem taşıyor. Hava taşımacılığı, modern dünyanın en konforlu ve en güvenli ulaşım yollarından biri olarak görülüyor. Ancak ülkemizde bu alanda yaşanan bazı uygulamalar artık günümüz şartlarına cevap veremez hale geldi.
Rötar yapan uçaklar, uçuş sırasında ikramların kaldırılması, bagaj sınırlamaları ve en önemlisi — uçak saatine yetişemeyen yolcuların bilet ücretlerinin “yandığı” sistem — vatandaşın canını sıkıyor. Bu durum, ne adil, ne de çağdaş bir uygulama.
Bugün Türkiye’de binlerce yolcu, iş, sağlık veya ailevi sebeplerle uçağına binemediğinde, parasını tamamen kaybediyor. Üstelik bu yolcular, biletlerini genellikle aylar öncesinden, “ekonomik fiyat” avantajıyla ve peşin ödeme yaparak alıyorlar. Seyahat tarihine kısa süre kala yaşanan bir hastalık, cenaze veya zorunlu bir değişiklik durumunda biletin iptal edilmesi mümkün olmuyor. Havayolu şirketleri ise bu koltuğu başka bir yolcuya tekrar satıyor ama ilk yolcunun hakkı uçup gidiyor.
Bu sistemin adil olmadığını artık herkes dile getiriyor. 2025 yılındayız, hâlâ “parasını verdin ama binemedin, geçmiş olsun” anlayışıyla vatandaşın hakkının yok sayılması kabul edilemez.
Bu konuda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın acilen yeni bir düzenleme yapması gerekiyor. Sivil havacılık yönetmeliği, hem havayolu şirketlerinin hem de yolcuların haklarını koruyacak şekilde güncellenmelidir.
Uçağa binemeyen, ancak bileti elinde olan yolcuların hakları mutlaka korunmalı. En azından bilet bedelinin belirli bir oranı iade edilmeli ya da bu tutar, ileriki bir tarihte yapılacak seyahatlerde kullanılabilmeli. Bu hem vatandaşın mağduriyetini önler hem de sektörün güvenilirliğini artırır.
Benim ülkemin hava yolları, benim verdiğim parayı yakmamalı.
Yolcusunu “müşteri” değil, “vatandaş” olarak görmeli.
İade etmiyorsa bile, o parayı ileride kullanma hakkını tanımalı. İşin doğrusu budur.
Biz kamuoyundan gelen sesleri aktarıyoruz; gerisi yetkililerin vicdanına ve kararına kalmış. Bu çağdaş uygulamaya artık bir son verin. İnsanların para ileride kullanma hakkını tanımalı.
İşin doğrusu budur.
Biz kamuoyundan gelen sesleri aktarıyoruz; gerisi yetkililerin vicdanına ve kararına kalmış. Bu çağdaş uygulamaya artık bir son verin. İnsanların parasını haksız yere almayın
