2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda bir adım daha atıldı
Ulusal Karbon Kredilendirme Programı ile 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda, Türkiye’de kurulması planlanan emisyon ticaret sistemi çerçevesinde yer alacak sektörlerin sera gazı emisyonlarının bir kısmının denkleştirilmesine ve gönüllü emisyon azaltım hedeflerinin gerçekleştirilmesine katkıda bulunulacak.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanlığı ile Türk Standardları Enstitüsü arasında emisyon azaltımı ile ilgili ulusal standart ve metodolojilerin belirlenmesi, karbon kredilendirme projelerinin kayıt altına alınması ve karbon kredilerinin sertifikalandırılmasına yönelik “Ulusal Karbon Kredilendirme Programı Protokolü”, İklim Değişikliği Başkanı Orhan Solak ve Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Mahmut Sami Şahin’in imzalarıyla kabul edildi.
“Bugün çok önemli bir adımı atıyoruz”
Protokol imza töreninde konuşan Solak, “Ülkemiz, Paris Anlaşmasına taraf oldu ve 2053 Sıfır Emisyon hedefi açıklandı. Avrupa Yeşil Mutabakatı süreci, Sınırda Karbon düzenleme mekanizması ve karbon piyasasına yönelik çalışmalar da bu bağlamda ülkemizde devam ediyor. Denkleştirme mekanizması kapsamında gönüllü karbon piyasası projelerine hem sertifikasyon hem de piyasada alım-satım süreci devam ediyor. Bu anlamda sektörün ciddi bir talebi vardı. Dolayısıyla bugün çok önemli bir adımı atıyoruz. Türkiye’de ulusal bir sistemin kurulması burada hedeflenecek gelirin ülkemizde kalması çok önemli. Hatta sadece ülkemizde değil hem Türki Cumhuriyetler hem Balkan ülkeleri hem de İslam coğrafyasını kapsayan bölgesel bir piyasayı da yönetecek çalışmanın ilk adımı olarak görüyoruz.” ifadelerinde bulundu.
“Güzel bir çalışmayla ülkemiz için güzel bir projeyi hayata geçiriyoruz”
Protokol töreninde konuşan Türk Standardları Enstitüsü Başkanı Mahmut Sami Şahin iki kurumun bilgi birikimlerinin birleşmesinin çok kıymetli olduğunu söyledi. Şahin, TSE’nin teknik kapasitesi ile İklim Değişikliği Başkanlığının birikimlerinin birleşmesiyle oluşturulan programın çok kıymetli olduğunu ifade etti. İlk hedeflerinin Ulusal Karbon Kredilendirme Programını uluslararası hale getirmek olduğunu belirten Şahin, “Gerek Emisyon Ticaret Sistemi uygulayan ülkelerin programlarını gerekse de diğer firmaların karbon kredi ihtiyacını karşılayacak potansiyeli gerçekleştirmek istiyoruz. Standart ve metodoloji geliştirirken ülkemizdeki karbon kredilerin yüzde 99’unun üzerinde yenilenebilir enerjiden kaynaklanan sertifikasyondan ziyade daha prestijli daha katma değerli olduğunu düşündüğümüz arazi ve toprak temelli metodolojileri geliştirmek istiyoruz. Dünyada da bunun üzerinde çalışmalar yeni başladı. Bizler de projemiz kapsamındaki Karbon Kredilerini bu minvalde üretilmesine ağırlık vereceğiz. Güzel bir çalışmayla ülkemiz için güzel bir projeyi hayata geçiriyoruz" diye konuştu.
Ulusal Karbon Kredilendirme Programı ile yaşanılabilir bir dünya için 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda ilk adım atıldı
Ulusal Karbon Kredilendirme Programı ile yaşanılabilir bir dünya için, 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda, Türkiye’de kurulması planlanan emisyon ticaret sistemi kapsamında yer alacak sektörlerin sera gazı emisyonlarının bir kısmının denkleştirilmesine ve gönüllü emisyon azaltım hedeflerinin gerçekleştirilmesine katkıda bulunulacak. Emisyon azaltımı projeleri ile ulusal standart ve metodolojiler belirlenecek. Karbon kredilendirme projelerinin kayıt altına alınması ve karbon kredilerinin sertifikalandırılmasına yönelik “Ulusal Karbon Kredilendirme Programı” oluşturulacak, yürütülmesi ile ilgili çalışmalar gerçekleştirilecek.
Ulusal Karbon Kredilendirme Programı ile azaltım, uzaklaştırma, giderim metodolojilerinin hesaplanması, projelerin geçerli kılınması ve doğrulanması faaliyetlerine yönelik şartlar belirlenecek. Bu alanda çalışacak kişilere eğitim verilecek.