Antalya’da 400 yıl önce yaptırıldığı değerlendirilen tarihi Tekeli Mehmet Paşa Camii’nde, Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde yazdığı, fakat sonrasında ise bulunamayan süslü ve sanatlı eserler ortaya çıktı. Antalya Vakıflar Bölge Müdürü
Hüseyin Coşar, caminin müezzin mahfilindeki altın varaklı ve işlemeli süslemelerin ise, başka hiçbir camide olmadığını söyledi.
Tarihi Kaleiçi’nin girişinde, saat kulesinin arkasında bulunan ve yaklaşık 400 yıl önce yapıldığı öngörülen Tekeli Mehmet Paşa Camii’nde, 2008 yılından bu yana devam eden restorasyon çalışmaları, hummalı bir şekilde sürdürülüyor. Camideki restorasyon çalışmaları hakkında bilgilendirmelerde bulunan Antalya Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Coşar, birçok yeni eser bulduklarını söyledi.


“Evliya Çelebi seyahatnamesinde yazmış”
Evliya Çelebi’nin hazırladığı seyahatnamesinde, Tekeli Mehmet Paşa Camii hakkında bilgiler verdiğini anlatan Coşar, “Evliya Çelebi caminin çok süslü, sanatlı ve avlusunun çok dar olduğundan bahsetmiş. Biz bunu ancak restorasyona başladığımız zaman işlemeleri görünce anladık. Üstü kapatılmış ve örtülmüş süslü sanatlı süslemeler, çiniler ortaya çıktı” dedi.

Özgün eserler ortaya çıktı
Cami içerisinde 40 beyitli kaside olduğunu vurgulayan Coşar, kasidenin mihrabın solundan başlayıp, 2 çini alınlıkta bittiğini söyledi. 2 çini alınlığın ise kayıp olduğunu kaydeden Coşar, “Kayıp olduğu için, ‘acaba yazıldı mı? Yazılmadı mı?’ diye tartışmalar oluyordu. Daha sonra restorasyon aşamasında sıvaları kaldırınca altta 2 tane çini alınlık ortaya çıktı. Şuan tamam şekilde görülebilecek. Kubbelerde de çok güzel süslemeler çıktı. Klasik dönem olduğu düşünülüyor. Muhtemelen caminin ilk yapıldığı anda yapılmış. Daha sonra modern bir çağda barok stiliyle yapılan süslemeler var. 2’si de dönem eki ve özgün olduğu için yaşatacağız” ifadelerini kullandı.

"Mozaikleri korumaya aldık"
Coşar, avluda bulunan devasa ve camiyle uyumlu olmayan şadırvanı kaldırdıklarını belirterek, kaldırdıkları alanın altından da sarnıç bulunduğunu kaydetti. Avluda kazıya devam ettikleri sırada ise mozaiklerin ortaya çıktığını anlatan Hüseyin Coşar, “Biz bu mozaikleri korumaya aldık. Daha sonra duvar üzerine cam yerleştirip, gelen vatandaşların ziyaret edebileceği mekan olarak hazırlayacağız. Muhtemelen burada cenaze namazı bile kılınabilecek” şeklinde konuştu.

"Hiçbir camide yok"
Müezzin mahfilinde başka hiçbir camide olmayan süslemelerin olduğunun altını çizen Coşar, şu ifadeleri kullandı:
“Ahşap üstüne altın varaklı ve altın işlemeleri süslemeler var. Bunların her biri el yapımı olduğu için çok özgün olan eserler. Birinde farklı, diğerinde ise çok farklı süslemeler var. ‘Kasnak’ diye tabir ettiğimiz alanda da Fetih Suresi hat sanatıyla baştan sona yazılmış. Onun üstünde de süslemeler vardı fakat nitelikli görünmüyordu. Orada raspa yaptık ve altında özgün süslemelere rastladık. Caminin evveliyatını bilenler buraya geldiklerinde çok şaşıracak. Hakikaten bütün özgün unsurlar ortaya çıkarılacak ve önemli ziyaret mekanı olacağını düşünüyoruz”.
Camide yeni eserler bulunduğu için restorasyon süresinin uzadığını söyleyen Coşar, bu Ramazan ayında açılması düşünülen caminin, yıl sonunda açmayı planladıklarını kaydetti.

Cenaze namazı da kılınacak
Avluda kaldırılan şadırvanın yerine örtü altı şadırvan yapacaklarını anlatan Coşar, “Alan genişlediği için cenaze namazı bile kılınabilecek. Daha önce böyle bir şey mümkün değildi” sözlerine ekledi.