480 gram doğdu, yaşam savaşını kazandı
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde 480 gram olarak dünyaya gelen Ecrin bebek yaşam savaşını kazandı.
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Yenidoğan Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Birgin Törer, 27 haftalık 480 gram doğan Ecrin bebeğin, 111 günlük bakımını ve prematüre bebeklerin tedavi süreçlerini anlattı.
Annenin 27 gebelik haftasında hastanelerine sevkle geldiğini ve doğumun hastanelerinde gerçekleştiğini belirten Doç. Dr. Törer, "Doğum sonrası doğumhanedeki ilk müdahaleleri sonrası yoğun bakıma alındı. Akciğerlerin yeterli havalanması için surfaktan uygulandı ve solunum desteği başlandı. Bebeğe, akciğer koruyucu yaklaşımla uzun süre solunum desteği verilmesi gerekti. Doğum sonrası vücut ağırlığı 410 grama kadar düşen hastamızın izleminde, önce damar yolu ağırlıklı paranteral beslenme, beraberinde sonda ile mide yoluyla enteral beslenme desteği başlandı. Tam enteral beslenme ile yeterli büyümeyi sağlamak amacıyla ihtiyacına göre protein, kalori, vitamin destekleri anne sütüne ek olarak verildi. Burada anne sütünün de önemini vurgulamak gerekir. Kafa içi kanama açısından kranial ultrason taramaları, prematüre retinopatisi açısından göz muayeneleri yapıldı. Taburculuğa yakın bebeğin doğum sonrası düzeltilmiş yaşı büyüdükçe, beyin olgunlaşması oldukça, emerek ağızdan beslenme denemeleri yenidoğan hemşireleri tarafından başlandı. Bebeğin emme-yutma soluma koordinasyonunun geliştiği düşünüldüğünde, annenin de bebeğin beslenmesine katılması yine hemşirelerimiz gözetiminde eğitim verilerek desteklendi" dedi.
Normal bir gebelik süresinin 37- 40 hafta arasında olması gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Birgin Törer, şunları kaydetti.
"Prematüre bebekler normal gebelik haftasından ne kadar önce doğarsa, doğum sonrası süreçte yaşadığı problemler de o kadar fazla olmaktadır. Prematüre bebekler başta solunum, dolaşım olmak üzere gastrointestinal sistem, beyin, göz gibi anne karnında gelişimi devam etmesi gereken tüm organ sistemleri ile ilgili sorunlar yaşayabilmektedir."
"Sağlıklı yaşatabilmek çok önemli"
Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Yenidoğan Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Bilin Çetinkaya’da prematüre doğumlarda, gebelik haftasının da önemli olduğunu belirterek, "Günümüz koşullarında prematüre bebekleri daha çok yaşatmayı başarabiliyoruz. Ancak amacımız sadece yaşatmak değil, beyninde, akciğerinde, kalbinde, gözünde, kulağında sekel olmadan, kısacası sağlıklı yaşatabilmek çok önemli’’ dedi. “24-25 haftalar doğumda yaşama sınırı sayılır. Böyle bebekler de multi disipliner bir bakımla ünitemizde izlenerek en az sorunla taburcu edilebiliyor" diye konuştu.
Prematüre doğum riski olan bebeklerin, anne karnında iken doğumun gerçekleşeceği merkeze sevk edilmesinin gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Çetinkaya “Prematüre bebeklerde doğum sonrası ilk yaklaşım çok önemli, doğumhanede başlayan ve tüm yaşamını etkileyecek canlandırma sürecinde özellikle ilk 1-2 dakika çok önemli. Doğumda mutlaka yeni doğan uzman doktorlarının ve tecrübeli bir hemşire ekibinin bulunması gerekli. Bebekler bu koşulların sağlanmadığı bir yerde doğduklarında, sonrasında ambulansla, kuvözle sevk edilseler bile ciddi ve kalıcı sorunlar ortaya çıkabiliyor, bu sebeple de biz bu bebeklerin anne karnında sevk edilmesini istiyoruz. Ecrin’in de bu yaşam savaşına başlarken ki en büyük şansı anne karnında hastanemize gelmiş olmasıdır" dedi.
Doğumundan sonra yaklaşık 3,5 ay gibi bir süre yeni doğan yoğun bakımında bakılarak, tedavi edilen ve sağlıklı olarak taburcu olmaya hazırlanan Ecrin bebeğin annesi Ayşe Sayar, ‘’Başta doktorlarımız olmak üzere bebeğimizin ve bizim yanımızda olan tüm sağlık ekibine ve hastaneye teşekkür ederiz" dedi.
Baba Doğan Sayar ise, ‘’Bu süreçte ilginin yanı sıra bebeğimizle ilgili sürekli bilgi alabildik. Bu her aile için çok önemli bir konu. Doktorlarımıza ve tüm sağlık ekibine teşekkürlerimi sunuyorum’’ ifadelerini kullandı.