Ağrı’da oğlu tarafından evindeki eşyaları kamyona yüklenerek götürüldüğü iddia edilen ve yıkık bir evde tek başına yaşam mücadelesi veren 82 yaşındaki Cemile Uçar yardım bekliyor.
Ağrı’nın merkeze bağlı Beşevler Mahallesi’nde yalnız yaşayan 82 yaşındaki Cemile Uçar’ın evinin oğlu tarafından haberi yokken boşaltıldığı iddia edildi. İddialara göre evden Kur’an okumak için camiye giden Uçar, döndüğünde kapısının önünde duran kamyonu ve içinde eşyalarını görünce şoka uğradı. Evin içerisine girdiğinde hiçbir eşyasının olmadığını gören yaşlı kadın, gözyaşları içinde komşularından yardım istedi. Yıkılmaya yüz tutmuş evde tek başına komşularının ve kızının desteğiyle yaşamını sürdürmeye çalışan yaşlı kadın, yetkililerden yardım bekliyor.
Cemile Uçar’ın kızı evli ve 2 çocuk annesi Altun Gültekin ise, psikolojik rahatsızlığı olan bir oğlu olmasına rağmen her gün annesinin evine gelerek ihtiyaçlarını karşılıyor. Annesinin hasta ve yardıma muhtaç olduğunu söyleyen Gültekin, durumlarının perişan olduğunu, tek isteğinin annesine bir şey olmaması olduğunu belirtti. Annesinin oturduğu eve ait tapunun abisi tarafından hasta babasından alındığını söyleyen Altun Gültekin, “Bizim haberimiz yoktu. Hasta babamı kandırıp tapuyu almış. Biz perişan olduk. Bu ev kaldı sadece, o da bizim değil. Bize Allah’ın selamını bile vermiyorlar” ifadelerini kullandı.
“Abim lambayı bile götürmüştü”
Annesiyle birlikte başına gelenleri gözyaşları içinde anlatan Altun Gültekin, yaşadıklarının kolay bir şey olmadığını söyledi. Annesi evde yokken abisinin eve geldiğini ve lambaları bile yerlerinden söküp götürdüğünü anlatan Gültekin, “Annemin haberi yoktu. Camiye Kur’an okumaya gitmişti. Camiye gidip geldikten sonra bakmış ki bir araba kapının önünde. Bu ne arabası diye merak etmiş. Demişler ki oğlu gelip bütün eşyaları alıp götürmüş. Hiçbir şey bırakmamıştı, ev bomboş kalmıştı. Abim lambayı bile götürmüştü. Evin üzerindeki naylonları götürmüştü. Bu evde hiçbir şey kalmamıştı, her şeyi komşular getirdi. Annem ölen kişilerin arkasından Kur’an okuyor, okuyan kişilerin aileleri de ölen kişinin kıyafetlerini anneme veriyor" ifadelerini kullandı.
“Komşuların anneme verdiği yiyecekleri annem de bize veriyor”
Annesinin evi tamamen kaybetmemek için evden hiç çıkmadığını söyleyen Altun Gültekin, “Annem bir yere çıkmaya korkuyor. Diyor ki ’Korkuyorum, ben buradan çıkarsam beni bırakıp gider. Bu evden de atar beni. Bırakın ben burada öleyim.’ Yani abim annemin ölmesini bekliyor bu eve girmek için” dedi.
Kendisinin de maddi imkansızlıklar içinde olduğunu ve eşinin ayakkabı boyacılığı yaparak geçimlerini sağladığını belirten Gültekin, “Benim oğlumun psikolojik sorunları var. İş yok güç yok. Ben de onları evde bırakıp anneme bakmak için buraya geliyorum. Benim bir oğlum, bir de kızım var. Kocamın işi de yok. Ayakkabı boyacılığı yapıyor, o da bize yetmiyor. Bazen buradan eşyalar alıp eve götürüyorum. Komşuların anneme verdiği yiyecekleri annem de bize veriyor. Yani benim durumum da çok kötü. Elektrik, su hiçbir faturayı ödeyemiyoruz. Hepsi birikti. Oğlum hasta bakamıyorum" şeklinde konuştu.
