83 yaşında 120 yıllık dükkanda 73 yıldır çan üretiyor, hazır olduğunu sesinden anlıyor

83 yaşında 120 yıllık dükkanda 73 yıldır çan üretiyor, hazır olduğunu sesinden anlıyor

83 yaşında 120 yıllık dükkanda 73 yıldır çan üretiyor, hazır olduğunu sesinden anlıyor

Antalya’nın Akseki ilçesinde yaşayan 83 yaşındaki Halil Küçükçancı 73 yıldır, daha çok koyunlara takılan ve esnafın uyarı amacıyla dükkan kapısına astığı minik çanları üreterek geçimini sağlıyor. Cemerler Mahallesi’nde babasından kalma 120 yılı aşkın dükkanında çan imal eden ve "Çancı Halil" olarak tanınan usta, yaşlanması nedeniyle mesleği bırakma noktasına geldiğini, çırağının olmadığını ancak talep sebebiyle işyerini kapatamadığını söyledi.

Bir çan 33 kez elden geçiyor
Çancılık mesleğinin oldukça meşakkatli olduğunu söyleyen Küçükçancı, "Bir çan 33 kere elden geçiyor. Çok dikkat edilmesi gereken bir iş, yoksa istenilen sesi tutturamazsınız. Çan almak isteyen ayağımıza kadar geliyor. Ama artık ben yaşlandım. Eskisi gibi çalışamıyorum. Artık işi bıraktım sayılır. Çan yapımı kolay değil. Çok aşamadan geçiyor. Birebir alın teri diyebiliriz. Koyun çanı, keçi çanı ve köpekler için de farklı çanlarımız var" dedi.

Soy ismini mesleğinden almışlar
Çancılığın ata, dede mesleği olduğunun soyadından da anlaşılabileceğine işaret eden Küçükçancı, kendisinin dördüncü kuşak olduğunu ifade etti. Çancılık mesleğinin atalarından kaldığını belirten Küçükçancı, "Atalarımız Akseki´nin Cemerler mahallesine asırlar önce yerleşmişler. Soyadı kanunu çıkınca dedelerimiz soy ismimizi Küçükçancı olarak koymuşlar. Babam bu mesleği dedemden, dedem ise babasından, dedemin babası ise yine babasından öğrenmiş. Ben dördüncü kuşak çan ustasıyım. 4 oğlum 2 kızım var. Sadece köyde birlikte yaşadığımız oğlum Ali bu mesleği öğrendi ama devam etmeyip hayvancılık mesleğini seçti. Şu anda hayvancılık yapıyor. Diğer çocuklarım ise Antalya´da başka mesleklere yöneldiler" dedi.

"Çekiçle fazla döversen sesi bozulur"
Küçükçancı, 73 yıllık süreçte kulaklarının uzmanlaştığını, sesleri işiterek işlem yaptığını anlattı. Büyüklüğüne göre yaklaşık 20 dakikada ürettiği bir çanı 10 dakika boyunca akort ettiğini belirten Küçükçancı, "Kolay değil. Yaz, kış ateşin karşısında çekiçle iş yapıyoruz. Her çanı özenle imal ediyoruz. Çanın sesinin güzel çıkması lazım. Bunun için çanı ocakta güzel kaynatacaksınız. Kaynağını iyi yapacaksınız. Çekiçle fazla döverseniz sesi bozulur. Biz yıllarca akort yaptığımız için çanın sesinden olup olmadığını anlıyoruz." dedi.
Günde büyüklüğüne göre üretebildiği 15-30 çanı toptancıya ya da direkt çobanlara 20 ila 40 lira arasında satışa sunduklarını söyleyen Küçükçancı, fabrikasyon üretim ile el emeği göz nuru üretilen ürün arasında kalite açısından büyük fark olduğunu vurguladı.
Cemerler Mahallesi Muhtarı Mustafa Ay’da "Eskiden mahallemizde çan, elek, kalbur, fare kapanı, tüfek ustası ve yapı ustalarını sayamazdınız. Şu anda köyümüzde genç nüfus kalmadı. El sanatları meslekleriyle ilgili tedbir alınmazsa eğer, bunca meslek göz göre göre yok olup gidecek maalesef" diye konuştu.



Güncel 28.12.2020 10:40:20 0

İlginizi Çekebilir

1

DeFacto ve Karaca yılbaşı koleksiyonu için bir araya geldi

2

Burdur'da jandarma ve emniyete tahsis edilen 56 yeni araç törenle hizmete alındı

3

Burdur'da "Güvenlik ve Asayiş Bilgilendirme Toplantısı" yapıldı

4

"Antalya 2050 Vizyonu Arama Konferansı" başladı

5

Kumluca Cumhuriyet Başsavcısı Kıymacı için veda töreni düzenlendi

6

Kış aylarında migren atakları hava değişimiyle şiddetleniyor

7

Hatay'da son kullanma tarihi geçmiş şekerleme, çikolata ve cips imha edildi

8

Adana'da evlilik kredisi alan gençlere evlilik öncesi ve bağımlılıkla mücadele eğitimi verildi

9

Yöresel ürün markalarını oluşturan gelin görümce, 60 kişiye istihdam sağladı

10

Huawei Dubai'de yeni nesil amiral gemisi cihazlarını tanıttı