Adalet Bakanı Gül: “Türkiye ne zaman kendi ayakları üstünde durmaya çalışsa hukuksuzluk ve antidemokratik uygulamalar devreye girdi”
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Her on yılda bir darbe ile bu milleti adeta terbiye etmek üzere içeride ve dışarıda bazıları hep harekete geçti. Türkiye ne zaman başını kaldırsa, ne zaman kendine gelse hemen bir müdahale ile kendi kurguladıkları bir düzene ve şablona dahil etmeye çalıştılar. Türkiye ne zaman kendi ayakları üstünde durmaya çalışsa hukuksuzluk ve antidemokratik uygulamalar devreye girdi” dedi.
Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Elazığ’a gelen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, İpekyolu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi’nde ‘2. Gençlik STK’ları Buluşması’ programına katılarak gençlerle bir araya geldi. Bakan Gül, gençlerle sohbet ederek türküler seslendirdikten sonra açıklamalarda bulundu. Gençlerin ülkenin en büyük zenginliği olduğunu belirten Bakan Gül, “Biz petrolümüz, doğalgazımız ve çok ciddi anlamda doğal kaynak zengini olan bir ülke değiliz. Ama hamdolsun onlar da çıkıyor. Bizim bütün bunlardan daha değerli bir zenginliğimiz gençlerimiz var. Türkiye’nin en büyük gücü gençliktir. Türkiye Cumhuriyeti yeni yüzyılına 2023’de en büyük ümidimiz ve zenginliğimiz Türkiye’nin sahip olduğu gençlik, gençlerimizin ufku, vizyonu ve gelecek tasarrufudur. Gençlere şunu tavsiye ederim. Gençler, tavsiye dinlemeyin en iyi tavsiye sizin kendi vicdanınız ve kalbinizdir. O tavsiyeye bu tavsiye de dahildir. İster dinleyin ister dinlemeyin kendiniz karar verin. Gençler, Türkiye’nin çok ciddi bir geleceğidir. Ben geleceğimizin bugünden çok daha iyi olacağına inanan birisiyim. Türkiye’de çok büyük acılar ve dramlar yaşadık. Yüz yıl önce Kurtuluş Savaşı’nı verdik. Türkiye’de Balkanlar’ın ve diğer coğrafyalardan yaşadığımız sıkıntıları ve travmaları yaşadı. Bu coğrafyada bir sürü sorun yaşadık. Tüm bunlara bakıldığında Türkiye’nin demokrasi yolculuğunda da özgürlükler yolculuğunda da bu anlamda çok büyük badirelerden geçerek bu günlere geldiğini okuduk. 15 Temmuz’u yaşadık. 12 Eylül ve önceki darbeleri birçoğunuz hatırlamıyor. 28 Şubat’ı belki bir kısım yaşadı hissetti büyük çoğunlukta 15 Temmuz’u yaşadı. Türkiye’de demokrasi mücadelesi çok büyük bedeller ödenerek verildi” ifadelerini kullandı.
Her on yılda bir darbeye kalkışarak içeride ve dışarıda bazılarının hep harekete geçtiğini aktaran Bakan Gül, “Türkiye ne zaman başını kaldırsa ne zaman kendine gelse hemen bir müdahale ile kendi kurguladıkları bir düzene ve şablona dahil etmeye çalıştılar. Türkiye ne zaman kendi ayakları üstünde durmaya çalışsa hukuksuzluk ve antidemokratik uygulamalar devreye girdi. Millet ne zaman ülkeyi ben yöneteceğim dediğinde hayır kardeşim siz sadece oy verip vergi vereceksiniz ülkeyi biz yöneteceğiz diye bir anlayış vardı. Buna demokrasi içerisinde rahmetli Adnan Menderes, Turgut Özal, Erbakan hoca ve birçok siyasi büyükleri ile Cumhurbaşkanımızın siyasi temel yaklaşımı, bu ülkeyi milletin seçtikleri yönetecek oldu. Yoksa milletin iradesinin yansımadığı bir takım kurumlar ya da aygıtlar yönetecek. Burada tercih milletin iradesinden başka tanımam diyen bir anlayış oraya koydu. Bunu F-16’ların üzerimizde sortiler yaptığı savaş helikopterlerden kurşunların atıldığı, tankların gezdiği yerde demokrasiyi savunarak ’Ben milletin iradesinden başka hiçbir güç tanımam, milletin iradesinden hiçbir güç üstün değildir’ diyerek ortaya koymuştur. Bu demokrasi anlamında çok önemli bir tercihtir. Türkiye’yi yönetecek beyinler ve akıllar olarak sizlere hayatınız boyunca demokrasiden şaşmayın milletin dediği her neyse demokrasi kazanmaya da kaybetmeye de pozitif yaklaşıma da eleştiriye de tahammül rejimidir. Ne olursa olsun milletin sandığından çıkan irade baş üstünde diye demokrasi her zaman milletin iradesi diye baş tacı etmek sizin en büyük hedefiniz olsun. Millet asla şaşmaz, milletin verdiği her karar doğrudur. Dolayısıyla bu konuda sizin hayatınız boyunca ülkemize vereceğiniz en büyük katkılardan birisi bu olur” cümlelerini kullandı.