ANKARA - CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz, İçişleri Bakanı Beşir Atalay`ın cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesine Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek`in gönderdiği cevabı etik kurallara aykırı ve ciddiyetsiz buldu. Ağyüz, Gökçek`e, "Yazım ve hitap özürlü faksınızı dikkate almıyorum. Ne şekilde soru soracağımı öğreneceğim kişi siz değilsiniz" karşılığını verdi. CHP Gaziantep Milletvekili Ağyüz, İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından cevaplanması istemiyle TBMM Başkanlığı`na yazılı bir soru önergesi verdi. Ağyüz, önergesinde halka ücretsiz toplu taşıma hizmeti ve su veren İzmir`in Dikili Belediye Başkanı SHP`li Osman Özgüven hakkında soruşturma açıldığını hatırlatarak, halka ücretsiz gıda dağıtan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek hakkında neden soruşturma açılmadığını sordu. Ağyüz, soru önergesinde belediyenin bazı uygulamaları ile ilgili iddialarda da bulundu. İçişleri Bakanlığı, Ağyüz`ün soru önergesini Ankara Büyükşehir Belediyesi`ne göndererek yazılı cevap istedi. Gökçek, İçişleri Bakanlığı`na gönderdiği cevap metnini, `Bakanlık genellikle yazılarımızı özetleyerek göndermektedir. Eksik bilgi kalmaması için Bakanlığa gönderdiğim yazının bir nüshasını bizzat size gönderiyorum` diyerek Gaziantep Milletvekili Ağyüz`e de faksladı. Gökçek, soru önergesine verdiği cevapta Ağyüz`ün önce Dikili Belediye Başkanı`na açılan soruşturmanın mahiyetini öğrenmesi gerektiğini belirterek, basındaki propaganda yüklü çarpıtılmış haberler üzerine soru sorulmaması gerektiğini kaydetti. Ankara Büyükşehir Belediyesi`nin 400 bin gıda dağıtımını 5216 ve 5363 sayılı yasaların verdiği yetkiye göre yaptığına işaret eden Gökçek, milletvekillerinin, Parlamento`dan çıkan kanunları incelemeden soru sormamaları gerektiğini ifade etti. Gökçek, "Sosyal belediyecilikten anlamayan zihniyetin bizim yaptıklarımızı oy avcılığı olarak değerlendirmeleri normaldir" ifadelerini kullandı. Ağyüz`ün, CHP`li Çankaya Belediye Başkanı yardım dağıtırken `onurlu dağıtım` dediğini kaydeden Gökçek, "Sizin partinize mensup belediye başkanları yardım dağıtınca bu oy avcılığı olmuyor mu?" sorusunu yöneltti. Belediyenin, BELKO şirketinin içinin boşaltılmasına müsaade etmediğini, bizzat teftiş yaptırarak olayı savcılığa kendisinin intikal ettirdiğini belirten Gökçek şunları kaydetti: "Üstünkörü bilgilerle kimseyi bir daha suçlamayın. Ankara Garı önüne yapılan alt geçidi hangi yasanın hangi maddesine aykırı yapmışız. Bunu çıkıp medyaya açıklayın. Bilmeden iftira atıyorsunuz. 23 Nisan kutlamalarına bile dil uzatmak, sizin ne kadar duyarsız bir kişi olduğunuzu ortaya koyuyor. Halkımızın ve özellikle çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı`ndaki coşkusunu kıskanmanızı kınıyorum. Biz herşeyi yasalara göre yaparız. Şunu bilin ki sadece yaptığımız şöleni değil 19 Mayıs Stadı`ndaki 23 Nisan törenlerinin masrafları da belediyemizce ödenmektedir. Bundan şeref duyuyoruz. Cumhuriyetçi geçinip bu kutlamalara karşı çıkmanın nasıl Cumhuriyetçilik olduğunu halkın takdirine bırakıyorum." Ağyüz`ün yeşil alanlar konusunda da bilgi noksanı olduğunu söyleyen Gökçek, 1994 yılında belediye başkanı seçildiğinde Ankara`da kişi başına 2 metrekare yeşil alan düşerken, nüfusun iki kat artmasına rağmen bu oranın bugün 15 metrekareye çıktığını belirtti. Gökçek, "Bu gerçekler ortadayken siz nasıl kalkar da `yeşil alanları betonlaştıran` dersiniz. Soruşturma açılması gereken birisi varsa o da yanlış ve iftira dolu suçlamaları dolayısıyla Yaşar Ağyüz olmalıdır" ifadelerini kullandı. Gökçek`in kendisine faksladığı cevap metni üzerine Ağyüz yazılı bir basın açıklaması ile `imzasız, etik kurallara aykırı, ciddiyetsiz, içi boş` olarak nitelendirdiği cevabı kınadı ve Gökçek`in makamlara ve yargı kararlarına saygıya, oturduğu makama yaraşır ciddiyete davet etti. Ağyüz, Gökçek`e de bir yazı göndererek milletvekillerinin TBMM`ye verdiği soru önergelerinin muhatabının ilgili bakan olduğunu ve cevaplandırmaların üslubu içinde yapıldığını her siyasetçinin bildiğini kaydetti. Ağyüz, Gökçek`e gönderdiği yazıda şunları belirtti: "Bu nedenle etik kurallara aykırı, yazım ve hitap özürlü faksınızı dikkate almıyorum. Ne şekilde soru soracağımı öğreneceğim kişi de siz değilsiniz. Çözüm bekleyen acil sorunlara çözüm bulmanız ve yargı kararlarına uymanız boş cevap vermekten daha önemlidir."