ANTALYA - Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğünce düzenlenen, "Geçmişten Günümüze Anadolu Coğrafyasında Ormancılık Çalıştayı" Antalya'da başladı.
Kemer ilçesinde bir otelde gerçekleştirilen çalıştayın açılışında konuşan Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, 184 yıldır Anadolu coğrafyasının ormanlarının korunması, geliştirilmesi için ter döken, emek veren köklü bir geleceğin ve güçlü bir mirasın bugünkü temsilcileri olduklarını söyledi.
Ormancılığın bilimsel bir konu olduğunu belirten Karacabey, bu kapsamda çalıştayı düzenlediklerini kaydetti.
Karacabey, çalışmaların doğru şekilde yürütülmesi ve yapılanların kamuoyuna doğru şekilde anlatılması gerektiğini dile getirdi.
Son yıllarda iklim değişikliğinin etkilerinin arttığını hatırlatan Karacabey, "2021 yılında son 140 yılın en sıcak temmuz ayını yaşadık. Muğla'da 28 Temmuz-13 Ağustos aralığında nem yüzde 5'e düştü. Ateş yanarak ilerlemiyordu, patlama şeklinde ilerliyordu. Öyle görünüyor ki önümüzdeki süreçte buna benzer ekstrem iklim şartları hep karşımızda olacak. Ormancılar olarak buna hazırlıklı olmamız gerekiyor." dedi.
Karacabey, ormanların yüklendiği fonksiyonların da her geçen gün çeşitlendiğini vurguladı.
Ormanın bir ekosistem olduğunu belirten Karacabey, ekosistem tabanlı biyoçeşitliliği ön plana çıkararak çalışmalar yürüttüklerini aktardı.
- Söylenen şeylerin bilimsel temele dayanması gerekiyor"
Karacabey, bugünkü ormancılığın yüzyıllardır emek sarf edilen bir kültürün devamı olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz herkesin fikrine açığız. Söylenecek her kıymetli fikir bizim için değerlidir. Ama söylenen şeylerin bilimsel temele dayanması gerekiyor. Futbol yorumcusu mantığıyla her isteyenin her aklına gelenin fütursuzca sarf ettiği ve bunca bilime, birikime, tecrübeye hak etmediği şekilde saygısızlık edilmesine müsaade etmememiz gerekiyor. Özellikle yangınlardan sonra bakıyorsunuz bir kimya mühendisi, iş güvenliği uzmanı, makine mühendisi kalkıyor orman yangınları konusunda uzman gibi, ormanı bilirmiş gibi maalesef ahkam kesebiliyor basının karşısında. Bu konuda hepimize önemli görevler düştüğünü düşünüyorum."
Karacabey, biyolojik çeşitliliği sürdürmek, yaban hayvanlarının beslenmesine katkıda bulunmak ve yangın riskini azaltmak için ağaçlandırma çalışmalarında en az yüzde 5 meyveli orman ağaçlarını tercih ettiklerini anlattı.
Her geçen gün sayıları azalan orman köylülerini desteklemek için gerekli çalışmaların yürütüldüğüne de değinen Karacabey, şunları kaydetti:
"Orman köylüsü ülke ekonomisine 8 milyar, bütçesine de 1,5 milyar liralık katkı sağlıyor. Dünya defne üretiminin yüzde 90'ını ülkemiz ormanlarından karşılar duruma geldik. Yaptığımız çok küçük müdahalelerle, kayın ve meşe ormanlarının altındaki defne bitkisine biraz daha yaşam hakkı tanıdığında, ulaşılabilir şekilde yolunu yaptığınızda orada ne gibi bir cevherin nimetin olduğunu da gördük. Bunu da orman köylümüzün ve ülkemizin ekonomisine kazandırmış olduk."
Alanında uzman isimlerin ve akademisyenlerin katıldığı çalıştay, 13 Aralık'ta sona erecek.