ASO Yönetim Kurulu Üyesi Özbozkurt: “Nükleer enerji santralleri, dünyanın ihtiyaç duyduğu temiz enerji için kaçınılmazdır”
Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Özbozkurt, Türkiye’nin enerjide dışa olan yükünü azaltacak olan Nükleer Enerji Güç Santrali ile ilgili, “Nükleer enerji santralleri, dünyanın ihtiyaç duyduğu temiz enerji için kaçınılmazdır“ dedi.
Ankara Sanayi Odası, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını önemli ölçüde azaltacak olan Akkuyu Nükleer Santrali’nde gelinen son noktayla ilgili seminer düzenledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile ASO iş birliğinde düzenlenen programda nükleer santralde gelinen son nokta ve santralin bakım onarım faaliyetlerine ilişkin bilgiler aktarıldı. Seminerde ASO’ya bağlı firmaların santralde nasıl faaliyet göstereceği ve hangi görevleri üstleneceği konusu tartışıldı. Bakım ve onarım sürecinde ihtiyaç duyulacak mal ve hizmetler ile teknik bilgiler konusunda irtibat sağlanabilecek noktalar seminerde öne çıkan başlıklar oldu.
“Rosatom Teknik Akademisi, Rusya’da üyelerimizin adaptasyonuna destek oldu”
Özbozkurt, nükleer enerji alanında dünyanın önde gelen Rusya, Fransa, İngiltere gibi ülkeleri ile iyi niyet anlaşmaları yaptıklarını söyleyerek, ASO Nükleer Sanayi Kümelenmesi NÜKSAK’ın önemli kazanımlar elde ettiğini söyledi. Özbozkurt, Rosatom Teknik Akademisi ile iş birliği içerisinde tamamlanan eğitim faaliyetlerinin Rusya’daki ASO üyelerinin faaliyetlerinde adaptasyon sağladığını belirterek, “Rosatom Teknik Akademisi ile iş birliği içerisinde tamamlanan eğitim faaliyetlerimiz, Rusya’da katılım sağlanan fuar ve heyet çalışmaları üyelerimizin tedarik süreçlerine adaptasyonunda büyük destek sağlamıştır” dedi.
“Nükleer enerji santralleri, dünyanın ihtiyaç duyduğu temiz enerji için kaçınılmazdır”
İklim değişikliğinin her zamankinden daha fazla sanayinin gündeminde olduğunu belirten Özbozkurt, “İklim değişikliği ile mücadelenin sanayinin gündeminde her zamankinden fazla anıldığı bir dönemdeyiz. Bu minvalde nükleer santraller ile güç üretiminin dünyanın ihtiyaç duyduğu temiz, karbonsuz ve sürdürülebilir enerji sistemleri arasındaki yeri kaçınılmazdır” dedi.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin 27 Nisan tarihinde Nükleer Güç Tesisi statüsüne kavuştuğunu hatırlatan Özbozkurt, Türkiye için bundan sonraki süreçte daha hızlı ilerlemeler yaşanacağını belirtti. Özbozkurt, “Ülkemizin ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu sahası 27 Nisan tarihi itibarıyla Nükleer Güç Tesisi statüsüne kavuştu. Biliyoruz ki bundan sonraki süreç çok daha hızlı ilerleyecek ve kamuoyunun dikkatini daha da üzerine çekecek. Santralin temelinin atılmasından bu yana ekipman tedariği ve inşaat süreci kadar önem verilen bir diğer başlık bugünkü gündemimiz olan onarım hizmetlerinin planlanmasıydı. (Enerji ve Tabii Kaynaklar) Bakanlığımız ile bu başlıkta birçok toplantıda birlikte yer aldık” açıklamalarında bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Altyapı Geliştirme Dairesi Başkanlığı’nda daire başkanı olan Salih Sarı ise gelecek yıl inşa edilen nükleer reaktörlerinden birinde elektrik üretilmeye başlanmasının hedeflendiğini söyleyerek, Türkiye’nin nükleer güçler ligine dahil olacağını ifade etti.
“Akkuyu Nükleer Santrali ile ülkemiz nükleer güçler liginde yerini almış oldu”
Sarı, santralin diğer ünitelerinin devreye alınmasıyla nükleer enerjide ilk 10 ülke arasına gireceklerini belirterek, “27 Nisan’da ülkemizin 60 yıllık nükleer serüveninde çok önemli bir adım daha geride bıraktık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in uzaktan erişim yoluyla katılım sağladıkları ilk nükleer yakıtın sahaya getirilmesi töreniyle Akkuyu Nükleer Santralimiz, nükleer tesis statüsünü kazandı. Bu sayede ülkemiz nükleer güçler liginde yerini almış oldu. Şu anda Akkuyu Santrali’nin dört ünitesi de inşaat halinde. Önümüzdeki yıl santralin tek ünitesinde elektrik üretmeye başlamayı hedefliyoruz. Santralin diğer ünitelerinin devreye alınmasıyla nükleer enerjide ilk 10 ülkenin arasına girmiş olacağız” diye konuştu.
Sarı, 2010’da nükleer santralin kurulması için Rusya ile antlaşma imzaladıklarını belirterek, milletler arası antlaşmalar ile normalde bir asır sürecek bir projeyi daha kısa sürede hayata geçireceklerini ifade etti. Sarı, “Yaklaşık bir asır sürecek böyle bir projeyi milletler arası anlaşma yoluyla hayata geçirmeye karar verdik. Bu çerçevede 12 Mayıs 2010 tarihinde Rusya Federasyonu’yla ilk nükleer santralinin kurulmasına imkan verecek milletler arası antlaşmayı imzalamış olduk” dedi.
Sarı, dünyada inşa edilen reaktör sayılarının arttığının altını çizdi. Nükleer reaktör sayıları hakkında bilgi de veren Sarı, önümüzdeki 10 yıllık süreçte dünyada 160’tan fazla nükleer reaktör inşa edileceğini söyledi. Sarı, 32 ülkede 420 nükleer reaktör olduğunu ve bu sayının artacağını belirterek, “Bugün dünyada 32 ülkede 420 nükleer reaktör işletilmekte, 9 ülkede ise 56 reaktör inşa edilmektedir. Dünyada ihtiyaç duyulan elektriğin yüzde 11’i, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ise yüzde 25’i nükleer reaktörlerden karşılanmakta. Önümüzdeki 10 yıllık süreçte de dünyada 160’dan fazla nükleer reaktör inşaatlarına başlanılması planlanmaktadır. Önümüzdeki süreçte nükleer enerjinin payının artacağı gözle görülmektedir” dedi.
Seminer, soru-cevap bölümü ile son buldu. ASO’da gerçekleştirilen seminere ASO Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Özbozkurt, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Altyapı Geliştirme Dairesi Başkanlığı’nda Daire Başkanı Salih Sarı ve bakanlık temsilcileri katıldı.