Aydın Buğra İlter, Egeli genç iş insanlarının gelecek vizyonunu paylaştı
Ege Bölgesinde faaliyet gösteren 7 derneğin üyesi olduğu Ege Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu (EGİFED), Olağan Genel Kurulunda 2018’den beri başkanlığı yürüten Aydın Buğra İlter, tek liste ile tekrar başkanlık görevini üstlendi.
Ege Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun (EGİFED) genel kurulu geniş bir katılımla yapıldı. İzmir’de gerçekleşen genel kurul toplantısına, Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD), Balıkesir Genç İş İnsanları Derneği (BAGİAD), Denizli Genç İş İnsanları Derneği (DEGİAD), Manisa Genç İşadamları Derneği (MAGİAD), Akhisar Genç İşadamları Derneği (AKGİAD), Nazilli Genç İşadamları Derneği (NAZGİAD) ve Bandırma Genç Girişimci İşadamları Derneği (BANGGİAD) başkan ve delegeleri katılım gösterdi.
Toplantıda konuşan EGİFED Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Buğra İlter, 7 dernek ile toplamda bin 300’ü aşkın üye ve her sektörden temsilcinin faaliyette bulunduğu büyük bir platform olarak çalıştıklarını ifade etti. Bağımsız ve gönüllü sivil toplumun gücüne inanan, örgütlü olmanın önemini anlamış, bölgesinin ve ülkesinin sorunlarını dert edinmiş, sorunların değil, çözümün bir parçası olmaya çalışan iş insanları olarak bir arada bulunduklarını dile getiren İlter, “Her derneğin kendi kentinde ortaya koyduğu enerjiyi birleştiren ve bölge çapında bir sinerji oluşturmayı hedefleyen bir kurum olarak EGİFED’in daha etkin çalışması ve üye derneklerin oluşturduğu güç birliğinin geliştirilmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Dernekler arası iş birliği ve dayanışmanın artması ve birlikteliği tesis edebilmek ve bunun gücünü yaşayabilmek adına federasyonumuz önemli bir rol üstleniyor” dedi.
Kentlerin kalkınmasına vurgu
Kentlerin önemine ve kalkınmasının oluşturduğu güce dikkat çeken Aydın Buğra İlter, “Global şehir ve bölgeler ön planda. ‘Urban Age’ olarak da adlandırılan 21. yüzyıl pek çok açıdan kentlerin dünyası haline geliyor. Kentler ve bölgeler, çevresinde oluşturduğu ekonomik, siyasi ve toplumsal dinamikler ile ortaya çıkan değerler bir ülkenin kaderini değiştirecek konuma gelebiliyorlar. Kentlerin kalkınması, öncelikle etki alanı içerisindeki bölgelerin ve devamla ülkemizin kalkınmasına pozitif bir ivme kazandıracaktır. Kentlerimiz ve bölgemiz ne kadar yüksek katma değer oluşturursa ülkemiz de bundan istifade ediyor. Oluşturacağımız katma değer, bölgeler arası gelir adaletsizliğinin giderilmesi, kapsayıcı bir ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınmanın temel taşları olacak. Federasyonumuz bünyesindeki kentler de ekonomik üretim alanları, farklı uzmanlıkları, birbirini tamamlayan ekonomik faaliyetleri, sosyal ve demografik yapıları ile yüksek bir sinerji ve rekabet gücüne sahip. Dernekler ve dernek üyelerimiz de bireysel ve kurumsal ilişkileri ile bu gücü desteklemektedir” diye konuştu.
Ekonomik değerlendirme
Ekonomik değerlendirmede de bulunan İlter; enflasyon, faiz, kur sarmalının tüm iş dünyasını cendere altına almış durumda olduğuna dikkat çekerek, “Faizleri azaltmak yerine, riskleri azaltmaya konsantre olmakta zorluk çekiyoruz. Döviz kuru artışı üretim maliyetlerini artırıyor. Finansmana erişimde birçok şirket zorluk çekiyor. Hammadde ve enerji fiyatlarındaki artış ve tedarik sıkıntısı üretimi zorluyor. Tüketim odaklı büyümenin bizi doğru bir noktaya götürmediğini hep beraber görüyoruz. Büyümenin sadece hızlı değil, istihdam oluşturan, adil ve yeşil olarak kurgulamamız gerekiyor. Tüm dünyanın sorunu olan gelir dağılımındaki adaletsizlik, ülkemizde de etkisini artırıyor. Orta sınıf dediğimiz tabaka giderek kayboluyor. Bunun sonucu olarak, maalesef insanlar ve gençlerimiz iyi bir eğitim, sıkı çalışma, ahlak ve erdem ile kendine yakışacak bir hayat idame ettirme, belki zengin olmak değil ama bir üst sınıfa atlayabilmek konusundaki inançlarını kaybetmek üzereler. Ekonomiler güven, öngörülebilirlik ve istikrar üzerine kuruludur. Bununla birlikte kalkınmanın da sadece ekonomik faaliyetler ile sağlanamadığının farkındayız” dedi.
“Ortak bir geleceğe bakmak istiyoruz”
İş dünyası temsilcilerinin sorumluluk ve beklentilerine de değinen İlter, şu şekilde konuştu: “Bizler iş dünyasının genç temsilcileri, kurumsal birer vatandaş olarak nitelendirdiğimiz şirketlerimizin sadece karını maksimize etmek değil, sürdürülebilir kar elde etmek ve sosyal fayda oluşturmak zorunda olduğunu biliyoruz. Çalışanından, tedarikçisine, bölgesine, devletine, halka, çevreye ve tüm diğer paydaşlarımıza karşı sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışıyoruz. Bununla birlikte tek başına bizlerin çabaları yetmiyor. Hepimizin bir siyasi görüşü var, ama iş dünyası olarak tüm siyasi aktörlerden, toplumun tüm kesimlerinden, siyaset üstü beklentilerimiz var. Herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekiyor; eğitim sistemimizin 21. yüzyılın yetkinlik ve becerilerine uygun olarak gözden geçirilmesi gerekiyor, aksi takdirde gün be gün medeniyet ve refah yarışının gerisinde kalacağız. Güçlü bir demokrasi olmadan güçlü bir ekonomi tesis edemiyoruz. Kalkınmamız için vazgeçilmez unsur, kurumlar ve kurallar bu nedenle güçlü bireylere değil, güçlü kurumlara ihtiyacımız var. Şeffaflık, liyakat, bağımsızlık, hesap verilebilirlik olmadığı sürece güçlü kurumlar tesis edemiyoruz. Güçler ayrılığı, çoğulcu demokrasi, denge ve denetim sistemlerinin tesis edilmesi, şeffaf, hesap verebilir bir kamu yönetimi, denetleyici ve düzenleyici kurumlar olmazsa da olur diyebileceğimiz şeyler değil. Yönetişimde yaptım oldu değil, tüm ilgili aktörlerin fikrinin alındığı, yerel, kamu, özel sektör ve sivil toplumun birlikte karar aldığı, bir istişare kültürünün ve ikliminin oluşması zaruri halde. Hukukun üstünlüğü, hukuk sistemine olan inanç ve yargı bağımsızlığı her açıdan kaçınılmaz. Denge ve denetleme mekanizmalarının olmadığı, güçler ayrılığı tesis edilmemiş, yasama, yargı ve yürütmenin rol tanımlarının net ve demokratik olmadığı bir sistemde sorunlarımızın çözülemeyeceğini görüyoruz. Bu konulardaki hassasiyet ve zafiyetlerimizin giderilmesi için biz elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağımızı beyan ediyoruz bununla birlikte tüm siyasi aktörlerden ve toplumun farklı kesimlerinde de gereğini talep ediyoruz. Tüm ülke olarak biz olmak ve ortak bir geleceğe bakmak istiyoruz, ortak yaşama ve ortak bir geleceğe bakma iradesini güçlendiren demokrasi bir tercih değil, zarurettir.”
“Gelişmiş, adil ve çevreci bir Türkiye”
Arzu ettikleri vizyonu da dile getiren İlter, “Arzu ettiğimiz Türkiye vizyonu, Yeşil mutabakat ile uyumlu ve sürdürülebilir bir ekonomik atılımı sağlamış; Sosyal, laik ve demokratik hukuk devletini tam anlamı ile inşa etmiş, Güçler ayrılığı, denge ve denetleme mekanizmalarını inşa etmiş; Yargının tam bağımsızlığını tesis etmiş; Hukukun üstünlüğüne olan inancı artırmış; Onurlu yaşam hakkını kurumsallaştırmış ve garanti etmiş; Gelişmiş, saygın, adil, çevreci bir Türkiye’dir. Bu amaçlar doğrultusunda hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Şen: “Üyelerimize Türkiye çapında dostluk ve iş birliği imkanı tanıdık”
Toplantıda genç işadamlarına iş insanları derneklerinde çalışmanın önemine dikkat çeken EGİFED Danışma Kurulu Başkanı Temel Aycan Şen, “2000’li yılların başında Ege Genç İş Adamları Derneği ile başladığım üyeliğim sayesinde, tüm Türkiye çapında yüzlerce kişi ile tanışıp, onlarca dostluk edindim. Hiçbir maddi kazanç, bu dostlukların yerini tutamaz. EGİFED süresince de üyemiz olan her sivil toplum kuruluşunun beklenti ve sorunlarını meclis dahil tüm üst makamlara iletmeyi, bölgemiz için yapılan her yararlı çalışmanın yanında olmayı istedik ve bunu başardık. Yeni yönetim de eminim çok başarılı işlere imza atarak, genç iş dünyasını en iyi şekilde temsil edecek, gençliğin dinamizmini ve farklı bakış açısını yansıtacaktır” diye konuştu.
TÜGİK Yönetim Kurulu üyesi İsmail Çoban da EGİFED’in federasyonlar içinde birbirine en bağlı kurum olduğunu belirterek, “Birbirinize sarılın, EGİFED’e sarılın” diyerek Federasyonlaşmanın önemini belirtti.
EGEV Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Susam ise yerelden kalkınmanın ve yerelden planlamanın önemine dikkat çekerek kalkınma ajanslarının öneminden bahsederek, “Türkiye’deki sorunları da çözümleri de biliyorsunuz. Hem yerelde hem de genelde kalkınmanın üstün unsurları olarak burada varsınız. Ülkenin geleceğini genç insanlar değiştirmeye yakınlar. Karabasan gibi gelen bir sürü sorunu aşabilecek güçteyiz. EGEV’de 2017’den bu yana tekrar birlikte çalışıyoruz. Küresel ısınma, iklim krizi, suyu ve toprağı neden korumamızın altını uluslararası katılımcılarla bir kez daha altını çizeceğiz” dedi.
Özgener’den gençlik ve dijitalleşme vurgusu
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamanda EGİAD Danışma Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de İzmirli kurum ve kuruluşların ortak iradesi ile yürütülen projelerin ortak akıl sonucu çok ciddi yol kat ettiğini belirterek, “Ege Bölgesi’nin şehirleri arasında da ortak projeler yapabiliriz. Ege Bölgemizin tarım, turizm, teknoloji, sanayi ve ticaret potansiyeli çok yüksek. Tarihte ilk paranın kullanıldığı topraklarda yaşıyor, dünyanın en iyi üzüm, incir, zeytinyağı ve tütün gibi ürünlerini yetiştiriyoruz. Bu zenginliği değerlendirmek ve kentlerimizin ekonomilerine artı değer olarak dönüştürmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Gençlerin dinamizmine ve fikirlerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan bir dönemden geçildiğini dile getiren Özgener, “Dünyamız pek çok alanda dijitalleşme ve iklim değişikliğine uyum odaklı bir dönüşüm süreci yaşıyor. Eski dünyanın iş modellerini artan bir süratle geride bırakıyoruz. Dijitalleşme, bilgi çağını başlatarak gündemimizin ilk sıralarına oturmuştu. Bugün pandemi sürecinin de tetiklediği bir hızla eskinin yerini alıyor. Aşının etkin bir şekilde uygulanması normal tempomuza dönmemizi sağladı. Hem aşı öncesi hem aşı sonrası dönemde iş kayıplarımızı en çok azaltan unsur, dijital olanaklar oldu. Genç zihinlerin değişime ayak uydurması ve yeni vizyonlar geliştirmesi eski kuşaklardan daha çabuk ve etkin bir şekilde gerçekleşecek. Yeni kuşaklar yeni teknolojilerle erken tanışıyor. Ayrıca, çevresel konularda eskiye oranla çok daha hassas bir yaklaşımla yetişiyorlar. Dünyamızın geldiği noktada sağlıklı bir dönüşüm süreci yönetebilmek için bunlar büyük avantajlar. Bu süreçte, siz genç iş insanlarımıza, ekonomiyi, ticareti ve sosyal hayatımızı yönlendirmek adına önemli görevler düşüyor” dedi.
Bekir Ağırdır: “Artık kasırganın gözündeyiz”
Konda Araştırma ve Danışmanlık Genel Müdürü Bekir Ağırdır, ülke alarak yaşanılan süreçlerin sadece pandemiye bağlanılmasının doğru olmadığını belirtti. Küresel dönüşüm kavgasının şiddetlendiğini ifade eden Ağırdır, “Hepimiz pandemi denilen melanet ile boğuşuyoruz. Pandemi sonrasında ne olacak diye sonrasına dair kehanetle meşgulüz. Bu konuda müjde vermek istiyorum. Artık kasırganın gözündeyiz. 2014’ten beri iş insanlarına kasırga geliyor diye anlatıyordum. Artık o kasırganın gözünde olduğumuz için nereden nasıl çıkacağız kısmını düşünmeye vakit geldi” şeklinde konuştu.
Ağırdır’ın konuşmasının ardından tek listeyle gidilen genel kurulda yeni dönemde yönetim kurulu başkanlığını yine Aydın Buğra İlter devam ettirecek. İlter başkanlığındaki yönetim kurulunda şu isimler yer aldı: Alp Avni Yelkenbiçer, Cem Demirci, Emrah Bilcanlı, İbrahim Onur, Hakan Urhan, Emin Terzioğlu, Cahide Fenli Akman, Halil Ağırbaşlı, Hüseyin Alp İlker, Erhan Yılmaz, Erol Karakuş, Efecan Akgün.
Genel Kurul sonrasında iş dünyasının hızlı tanışması olarak gerçekleşen Ticaret Köprüsüne geçildi.