Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer Türk Konseyi Eğitim Bakanları 6. Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Orhun Değişim Programıyla öğrencilerimizle öğretim personelimiz arasında sadece bilgi ve deneyim paylaşılmayacak aynı zamanda halklarımız arasında kültürel bağlar da geliştirilecek ve güçlendirilecektir” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer Türk Konseyi Eğitim Bakanları 6. Toplantısına katıldı. Toplantıya Bakan Özer’in yanı sıra Kazakistan Eğitim ve Bilim Bakanı Askhat Aimagambetov, Azerbaycan Eğitim Bakanı Emin Amrullayev, Kırgızistan Eğitim ve Bilim Bakanı Bolotbek Kupeshev, Özbekistan Halk Eğitim Bakan Yardımcısı Temurjon Komilov, Türk Konseyi Genel Sekreteri Baghdad Amreyev, Uluslararası Türk Akademisi Başkanı Darkhan Kydyrali ve Macaristan İstanbul Başkonsolosu Laszlo Keller, YÖK Başkanı Erol Özvar ile davetliler katıldı.
Toplantıda konuşan Bakan Özer, “Bizler ortak bir dili zengin bir kültürü şanlı bir geçmişi paylaşıyoruz. Sürdürülebilir kalkınmanın en başta gelen şartı kaliteli eğitime erişimdir ve beşeri sermayenin niteliğinin sürekli arttırılmasıdır. Kaliteli eğitim sadece istihdam üretim ve ekonomik kalkınma için değil aynı zamanda toplumsal huzur ver barış için de gereklidir. Bu doğrultuda gençlerimizi en iyi şekilde yetiştirmek gelişen teknoloji ve iş dünyasına katkı verecek şekilde donatmak, onlara ortak değerlerimizi ve kültürümüzü tam olarak kazandırmak için çalışmalıyız” dedi.
“Bu doğrultuda Türk konseyinin diğer alanlarında da olduğu gibi eğitim alanında da ülkelerimiz arası işbirliğine büyük önem veriyoruz” diyen Özer, “Mart 2019 da düzenlenen 5. Eğitim bakanları toplantısından bu yana konsey ülkelerinde çeşitli olumlu gelişmeler yaşandı. Bir önceki toplantıda Kırgızistan Kazakistan Azerbaycan ve Türkiye üye ülke Macaristan ise gözlemci ülke olarak katılmıştı. Ancak bu toplantıya Özbekistan’da üye olarak iştirak etmektedir. Bu nedenle sayın bakan yardımcısı Temurjon Komilov’a nezdinde Özbekistan’ı tebrik ediyorum ve kendilerine Türk konseyine hoş geldiniz diyorum” ifadelerini kullandı.

“Macaristan’daki Türk Konseyi ofisi Avrupa halkları arasındaki bağları güçlendirecek”
Bakan Mahmut Özer konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir diğer gelişme ise Eylül 2019 da Türk konseyi Avrupa ofisinin Macaristan’da açılmasıdır. Bu ofis sadece Türk devletleri ile Macaristan arasındaki bağları güçlendirmek durumunda kalmayacak aynı zamanda Türk dünyası ile Avrupa halkları ve kurumları arasındaki ilişkilerin gelişmesine çok önemli katkı sağlayacaktır. Bu vesileyle Macaristan İstanbul Başkonsolosu Laszlo Keller nezdinde Macaristan’a teşekkürlerimi sunuyorum. Bildiğiniz üzere Azerbaycan 21 Eylül 2020 tarihinde başlayan ve 44 gün süren mücadelesi sonrasında artık işgal altındaki topraklarını geri almayı başarmıştır. Mevkidaşım Emin Amrullayev nezdinde tüm Azerbaycan Türklerini kutlarım. Umut ederiz ki bölgede artık barış ve istikrar hakim olur. Barış ve istikrar tüm komşu ülkelerin yararlarına olacaktır. Bu vesileyle Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızıstan ve Türkmenistan’ın bağımsızlıklarının 30. Yılını en içten dileklerimle kutluyorum. Bu cumhuriyetler arası kardeşlik ilişkileri tüm dünyaya örnek olacak emsaldedir.”

“Orhun Değişim Programıyla kültürel bağlar geliştirilecek”
Bakan Özer, “Ortak çaba ortak vizyon ve ortak hayallerin eseri olan Türk konseyi aynı zamanda müşterek bir idealin de sembolüdür. Bugün bizleri bir araya getiren sadece dilimiz, tarihimiz, coğrafyamız, kültürümüz değil aynı zamanda müreffeh bir geleceği hep birlikte inşa etme arzusu ve irademizdir. 2009 yılında Nahçıvan’da kurulan Türk Konseyi aradan geçen sürede kurumsal anlamda önemli gelişmeler göstermiştir. Türk Konseyi bünyesinde gerçekleştirilen öğrenci değişim programı, kardeş okul programı, öğretmen uzman değişim programı ve yükseköğretime yönelik Orhun Değişim Programıyla öğrencilerimizle öğretim personelimiz arasında sadece bilgi ve deneyim paylaşılmayacak aynı zamanda halklarımız arasında kültürel bağlar da geliştirilecek ve güçlendirilecektir” şeklinde konuştu.
Bakan Mahmut Özer, “Türk akademisi ofisinde hazırlanan ortak Türk tarihi kitabı ve hazırlık çalışmaları devam eden ortak Türk edebiyatı ve Türk dünyası coğrafyası kitapları gençlerimizin tarihini daha iyi tanımalarına anlamalarına ve kültürel bağlar oluşturmalarına fayda sağlayacaktır. Bu vesileyle üye ülkeler arasında bilim ve eğitim alanlarında koordinasyon işbirliği ve araştırma faaliyetlerini sürdüren bilimsel yayınlar yapan ve uluslararası ortaklıklarla konferanslar sayesinde Türk dünyasının bilimsel hazinesinin dünya çapında tanıtımına katkıda bulunan Türk akademisini tebrik ediyorum” diye konuştu.

“İlk ve ortaokulda da çocuklarımıza kültürümüzü kazandırmalıyız”
Bakan Özer, “Yükseköğretim alanında işbirliği gerçekleştirmek adına 2013 yılında kurulan Türkiye Üniversiteler Birliğine üye olan ülkelerin sayısı 30’a yükselmiş bulunmaktadır. Birliğe üye üniversite sayısının artması üniversiteler arasında işbirliği olanaklarının artması, çeşitlendirilmesi ve işbirliklerinin kapsamının genişletilmesini temenni ediyorum. Sadece Ortaöğretim ve yükseköğretim kademesinde değil, ilköğretim ve okul öncesi eğitim döneminde de çocuklarımıza kültürümüzü, ve değerlerimizi kazandırmalıyız. Umut ediyorum ki eğitim alanındaki işbirliğimiz gençlerimizi öz kimliğini bilen kültür değerlerinin farkında olan geleneklerine ve tarihlerine bağlı bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunacaktır” dedi.