Bakan Soylu’dan FATF’a gri liste tepkisi: "Bir eksiğimiz vardı, Osman Kavala’yı, Demirtaş’ı serbest bırakmadık"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’nin OECD’ye bağlı Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından gri listeye alınmasına sert tepki göstererek, "Bir eksiğimiz vardı. Osman Kavala’yı serbest bırakmadık, Demirtaş’ı serbest bırakmadık, PKK ve FETÖ ile mücadelede kimseden talimat almadık. Onların PKK, PYD’sine Suriye’de fırsat tanımadık, eksiğimiz bu" dedi.
HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanlar Kurulu, konfederasyonun 46’ıncı kuruluş yıl dönümü dolayısıyla toplandı. Toplantıya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Bakan Soylu, “Taliban ilk göreve geldiği zaman göç konusunda bir durgunluk vardı. Şimdi size bir rakam vereyim. Günde 5 bin kişi Afganistan-İran sınırını zorluyor. 3 binini
durduruyorlar, 2 bini İran sınırı içerisine giriyor. Çok uzun zamandır kamuoyuyla paylaştığımız bir rakam, 3,5 milyonun üzerinde İran’da Afgan var. Bunların 2 milyonu hareket etmeye hazır. Her gün gelen 2 bin kişiyi bunun üzerine ilave ederseniz aslında çok önemli bir göç dalgasıyla karşı karşıya kaldığımızı da buradan bir kez daha ifade etmek isterim. İran da bizim gibi bu göç dalgasını engellemek için elinden geleni yapıyor. İlk kez sınırlarında bir kamp kurmaya başladılar” dedi.
Son 5 yılda sadece 2 milyon 350 bin kişinin doğu ve güneydoğu sınırlarından Türkiye’ye girişinin engellediğini söyleyen Bakan Soylu, “1 milyon 150 bin kaçak göçmen yakaladık. Burada sınırlarda bu mücadeleyi yapmazsak, sınırlarımızda kaçak göçle mücadele etmezsek 3,5 milyon olan bu rakam belki de bunun iki katına, üç katına çıkacak. Bizim yaptığımız mücadele kaçak göçte büyük bir caydırıcılık ortaya koyuyor. Yaklaşık 300 bin göçmeni kendi ülkelerine gönderdik gönüllü olarak” açıklamasında bulundu.
466 bin Suriyeli’nin güvenli bölgelere geri gönderildiğini bildiren Bakan Soylu, “Yaklaşık 650 bin kişi hem deniz hem de kara sınırlarından Avrupa’ya geçti. Türkiye içerisinde yakaladığımız göçmenlerin önemli bölümünü ya yurt dışına gönderdik, kendi ülkelerine ya da Avrupa’ya geçtiler. Bu göç dalgasının durabileceğini kimse düşünmesin. Bu göç dalgasının durabilmesi için kaynağıyla mücadeleye, müdahaleye, iyileştirmeye ihtiyaç var. Afganistan’dan Pakistan’a, Afrika’ya kadar Türkiye’nin ortaya koyduğu samimiyet, gayret, iyi niyet ve bu ülkelere desteğin dışında Batı’nın Avrupa’nın ‘mış’ gibi yapmasının herhangi bir faydası olmuyor. Batı şu anda bir tiyatro oynuyor, figüranı da Avrupa’dır” ifadelerini kullandı.
"Türkiye’de de 180’in altına düştü teröristler"
Tunceli bölgesinde önceden 570 terörist bulunduğunu aktaran Bakan Soylu, “Geçen hafta gittiğimizde 21 terörist kalmış. 3’ü sakat, kiminin kolu yok, kiminin bacağı yok, 1’i kalp rahatsızı, kaldı 18. Bunları bedeli ve maliyeti ne olursa olsun bu bölgede yaşatmamamız lazım. Şimdi Türkiye’de de 180 sayısının altına düştü teröristler” diye konuştu.
10 büyükelçiliğin Osman Kavala hakkında yaptığı açıklamayı değerlendiren Bakan Soylu, şunları söyledi:
“Hukukun üstünlüğünden bahsedenler bunlar, dönem dönem bizi eleştirenler de bunlar. Siz ne pervasız, ne edepsiz insanlarsınız. Türkiye’ye 10 tane büyükelçi çıkacak diyecek ki ‘Şu adamı çıkartın, şu adamı şöyle yapın.’ Yarın bizden Abdullah Öcalan’ı da çıkartmamızı isterler. 6-8 Ekim olaylarının faili, yönlendiricisi PKK’nın oyuncağı, gurur duyduğu Selahattin Demirtaş’ı da çıkarmamızı isteyebilirler. Türkiye’nin coğrafyaya etkisinden, ilgi alanlarını etki alanına dönüştürmesine çare aradıklarını hepimiz biliyoruz. İşini gördürmeye gelince ‘Türkiye bizim müttefikimiz.’ Öte yandan 10 tane büyükelçiye bildiri yayınlatıp müstemleke muamelesi yapmak 21’inci yüzyıla hala 20’inci yüzyılın o çarpık kafasıyla baktıklarının bir ifadesidir.”
Mali Eylem Görev Gücü’ne sert tepki
Merkezi Fransa’nın başkenti Paris’te bulunan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) bağlı Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından Türkiye’nin gri listeye alınması hakkında da konuşan Bakan Soylu, “Suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanında etkinliğin artırılmasına ilişkin ulusal strateji belgesini yürürlüğe aldık. Kitle imha silahlarının yayılmasının, finansmanının önlenmesine ilişkin kanunu geçen yıl kasım ayında çıkardık. Yine aynı tarihte Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’u çıkardık ve 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nda bu konuda bazı değişiklikler yaptık. Kolluk birimlerimizde ’Terörizmin Finansmanıyla Mücadele Şube Müdürlükleri’ kurduk. 81 ilde de ‘Terörizmin Finansmanıyla Mücadele Büro Amirliği’ kurduk” dedi.
Terörü finanse edenin Avrupa olduğunun altını çizen Soylu, bunun maliyetini Türkiye’nin yaşadığını anlattı. Ayrıca terör konusunda daha pek çok tedbir aldıklarına da değinen Bakan Soylu, “Ama bir eksiğimiz vardı. Osman Kavala’yı serbest bırakmadık, Demirtaş’ı serbest bırakmadık, PKK ve FETÖ ile mücadelede kimseden talimat almadık. Onların PKK, PYD’sine Suriye’de fırsat tanımadık, eksiğimiz bu. LGBT’yi aile yapımızı bozmasın, çocuklarımızı ahlaksızlığa sevk etmesin diye engelledik. Siz her türlü sapkınlığın içerisinde oluyorsunuz. Biz ona girmek durumunda değiliz, biz Müslüman bir devletiz” şeklinde konuştu.