Başkan Erdem: “Kaçak yapıyla topyekun mücadele edilmeli”

Kaçak yapılarla mücadele, Nilüfer Belediye Meclisinde bir kez daha gündeme geldi. Kaçak yapılarla mücadelenin topyekun olması gerektiğini vurgulayan Başkan Turgay Erdem, “Bursa’daki bütün belediyeler, kaçak yapı sorunuyla karşılaşıyor. Valilik, büyükşehir, kurumlar ve ilçe belediyeleri, bu konuda iş birliği içinde olmalı” dedi.
Nilüfer Belediye Meclisi, temmuz ayı ilk toplantısını Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem başkanlığında gerçekleştirdi. Gündem maddelerinin görüşülerek karara bağlandığı toplantıda, kaçak yapılaşma ve katı atık bedelleri konusu yeniden gündeme geldi. Nilüfer Belediye Meclisi, 2017 yılında aldığı bir kararı da iptal etti. Belirli bölgelerde kırmızı çizgiler oluşturarak tarım amaçlı depolar, hayvancılık tesisleri gibi yapıların yapılmasını engelleyen madde, yönetmelik değişikliği nedeniyle, kullanım amacına uygun düzenlenmesinin ve ruhsata esas kullanımına ilişkin denetimlerinin sıklıkla yapılması ve ruhsat dışı imalatlarda ve amaç dışı kullanımlarda ivedilikle müdahale edilmesi kaydıyla oy birliğiyle iptal edildi.
2017 yılında alınan kararla belirlenen tarım alanlarında tarımsal amaçlı depo ve hayvancılık tesisi yapılmasını engellediklerini belirten Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, artık bu tür izinlerin Tarım İl Müdürlüğü’nden alındığını, bunun da amaç dışı kullanım ve kaçak yapıyı artırdığını söyledi. Başkan Turgay Erdem, “O dönem aldığımız kararla, Ürünlü ve Alaaddinbey gibi tarım alanlarının daha yoğun olduğu alanlarda, bu tür yapıların yapılmaması için kırmızı çizgi oluşturmuştuk. Artık bunun için izinler, Tarım İl Müdürlüğü’nden alınıyor. Belediyelerin bu konuyla ilgili tasarrufu ortadan kalktı. Biz de, aldığımız bu iptal kararıyla Ürünlü ve Alaaddinbey ovasını, yeniden hayvancılık tesisleri gibi yapılara açmış oluyoruz. Bir dönem bunu engelleyerek orada yapılmamasını sağladık ama ne kadar engelledik derseniz orasını biliyorsunuz. Kaçak inşaatlarla, fabrikalarla, depolarla mücadele etmeye devam ediyoruz. Bu karar, onun önünü açar mı, açmaz mı bilemiyorum ama bu vatandaşın talebi. Tarım İl Müdürlüğü’nün olumlu görüşü sonrasında, oralarda bu tür tesisleri yapabilirler. Tarım il müdürlükleri keşke bu tür alanlarda, böyle tesislerin yapılmasına izin veriyor musunuz diye bize sorsa. Köylü kiraya veriyor, vatandaş alanı toprak dolduruyor ve inşaata başlıyor. Kaçak yapılaşmayla mücadelenin yasalarda bu şekilde olmamasıyla ilgili bir süreci maalesef bütün belediyeler yaşıyorlar. Bursa’daki bütün belediyeler, bu tür sorunları yaşıyor. Mücadele ederken zorlandığımızı ifade ediyoruz. Valilik, büyükşehir belediyeleri, diğer kurumlar ve ilçe belediyeleri, kaçak yapılaşmayla topyekun bir mücadele etmek gerekiyor” diye konuştu.
Nilüfer Belediye Meclisi’nin görüştüğü bir diğer konu da, temizlik işleri için araç kiralama maddesi oldu. Katı atık bedellerini alamadıkları için araç kiralamasına gitmek zorunda kaldıklarını belirten Başkan Turgay Erdem, yatırım için harcayacakları paraları, kiralamalara verdiklerini söyledi. Politik girişimlerin yerel yönetimlerde ciddi anlamda sorunlara sebep olduğunu vurgulayan Başkan Turgay Erdem, yerel yöneticilerin siyasi kimliklerini bırakıp, hizmetle uğraşması gerektiğine dikkat çekti. Başkan Erdem şu ifadeleri kullandı: “Katı atık bedellerini alabilseydik, kendi araçlarımızı alacaktık. Katı atık bedellerini toplayamadığımız için bu bedelleri karşılayamıyoruz maalesef. Şu anda Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden yaklaşık 150 milyon alacağımız var. Hukuki yollardan isteyeceğiz. Almamız gereken bir bedel. Ancak bir Meclis kararıyla, alınamaz hale geliyor. Bunun sıkıntısını çeken sadece biz değiliz, bir çok belediye var. Yatırım için harcayacağımız paraları, maalesef bu işler için harcıyoruz. Keşke biraz daha paramız olsa da, bu araçları alsak. Bu araçları almak için de yaklaşık 200 milyona yakın bir paraya ihtiyacımız var. 150 milyon param olsaydı, şimdi ben o parayla bu araçların hepsini alır, paşalar gibi çöpümüzü toplardık. O zaman vatandaştan da para isteemek zorunda kalmazdık. Bazen politik girişimler, yerel yönetimlerde ya da hizmetlerde ciddi anlamda sorunlar oluşturuyor. Yerel yönetimlere gelince politik davranmamak lazım. Seçim döneminde siyaset yapılabilir ama seçim bittikten sonra artık yerel yöneticiler, siyasi kimliklerini bırakıp hizmetle uğraşmak zorundalar. Ama siyaset işin içine girince, bugün olduğu gibi bu tür zorluklarla karşı karşıya kalıyoruz.”