Beş yıllık araştırmanın sonunda Yunus Emre’nin makamıyla ilgili çarpıcı açıklama
Beş yıllık araştırmanın sonunda Yunus Emre’nin makamıyla ilgili çarpıcı açıklama
Manisalı araştırmacı yazar Naci Yengin 5 yıllık kapsamlı araştırmasının sonunda Türkiye ve Azerbaycan’ın farklı şehirlerinde olduğuna inanılan Yunus Emre’ye ait mezar ve makamlar içinde hem mimarisi hem de döneme ait belgeler doğrultusunda gerçek makamın en kuvvetli ihtimalle Manisa’nın Kula ilçesine bağlı Emre Köyündeki Tapduk Emre Türbesi olduğunu söyledi.
Türkiye ve Azerbaycan’da farklı şehirlerde makamı ve mezarı olduğuna inanılan Yunus Emre’nin gerçek makamıyla ilgili yapılan 5 yıllık bir çalışma kitap haline getirilerek yayımlandı. Manisalı araştırmacı yazar Naci Yengin, Yunus Emre yılı ilan edilen 2021 yılında, 5 yıllık araştırmasının sonunda çıkardığı Yunus Emre’nin izinde kitabında araştırma sonuçlarını ve dönemin kaynaklarına dayanarak gerçek mezarın en kuvvetli ihtimalle Manisa’nın Kula ilçesinde bağlı Emre Köyündeki Tapduk Emre Türbesi olduğunu söyledi.
“Vasiyeti bu doğrultuda”
Uzun bir araştırmanın sonunda önemli bilgilere ulaştığını kaydeden Yengin, “2021 yılı Yunus Emre ve Türkçe yılı ilan edildi. Biz de bu çerçevede Yunus Emre’nin Türkiye ve Azerbaycan’daki makam veya mezarlarına dair bir araştırma ihtiyacı duyduk. 5 yılın sonunda bu eser ortaya çıktı ve 2021 yılına nasip oldu. Bizim araştırmalarımız çerçevesinde şunu gördük ki Yunus Emre’nin makamı veya mezarı olarak bildiğimiz yer en kuvvetli ihtimalle onun kendi vasiyeti çerçevesinde ‘Ko beni yatayım, Şeyh eşiğinde, dönmesin şeyhimden yana döneyim’ vasiyeti çerçevesinde Manisa sınırları içerisinde kula Emre Köyündedir. Çünkü Emre Köyünde Yunus Emre ve Tapduk Emre’nin mezarları bulunmaktadır. Yunus Emre 40 yıl boyunca görevi icabı Anadolu’yu, Türk illerinin dolaşmış, tekrar hocasına gelmiş, Tapduk Emre’den sonra o dergahı yönetmiş bizim velilerimizden biridir. Biz de o çerçevede Yunus Emre’nin izini takip ederek bu anlamda 2021 Yunus Emre Yılına hizmet olması için Yunus Emre kitabını çıkardık.” dedi.
“Sarıköy ve Karaman’da olmasına imkan yok”
Daha önceki bilgilere göre Türkiye’de Yunusemre’nin türbesinin Sarıköy’de olduğu iddialarına değinen Yengin, “Bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını kitabımızda ortaya koyduk. Bir başka iddia Yunus Emre’nin gerçek mezarının Karaman’da olduğu iddiaları vardı. Karaman’da olduğu iddia edilen Yunus Emre değil, Yunus Emir Beydir. Karamanoğlu sülalesinden gelir. Kellesi alınarak idam edilerek hayatına son verilmiştir. Bu Yunus Emre olmaz diye düşündük. Bu konuda Türkiye’de gerçekten çok önemli çalışmalar var. Bu çalışmalar içerisinde Yunus Emre’nin gerçek mezarının, makamının Kula Emre Köyünde olduğuna dair mimari çalışmalar, tarihi vesikalar ve o dönemde Fuat Köprülü’nü çalışmalarından yola çıkarak ortaya koymak mümkündür. Yunus Emre gönüllere hitap eden, Yunus’un belli makam mevkiine gerek olmadığını düşünürsek Yunus gönüllere hitap eden bir insandır. Gerçek mezarı konusunda kimse şuaradadır diyemez. Bizim yaptığımız araştırmalar çerçevesinde gerçek mezarının niçin Emre Köyünde olmasın düşüncesiyle böyle bir çalışma ortaya koyduk. Bu çalışmalar devam edecektir. Bu konuda değişik üniversitede doktora tezleri hazırlanmaktadır. Bu tezler ortaya çıktığında görülecektir ki şimdiye kadar hiç gündeme getirilmeyen veya getirilmek istenmeyen Kula Emre Köyü ön plana çıkacaktır. Gerek manevi turizm gerek iç turizm anlamında gerekse Yunus Emre’nin gönüllere hitap etmesi anlamında Kula Emre Köyü zaten şu anda her gün binlerce insanın ziyaret ettiği bir türbedir. Tapduk Emre ile birlikte daha çok ilgi görecek ve bilimsel çalışmalar daha da hızlanacaktır diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Yunus Emre ve Tapduk Emre Türbesi
Kula’ya bağlı Emre Köyü’nde H.954 yılına tarihlenen bir çeşme, iki hamam kalıntısı ve medrese temeli günümüze kadar ulaşabilmiştir. Tapduk Emre Türbesi olarak anılan yapı mimari unsurlar bakımından Manisa merkezde 13. yüzyılda yapılan Saruhan Bey Türbesi ile büyük benzerlikler taşımaktadır. Türbe içinde ortadaki Tapduk Emre’ye diğerleri ise aile fertlerine ait olduğu söylenen on mezar bulunmaktadır. Türbe kapısının hemen önünde, taşında balta tasviri bulunan mezarın ise Yunus Emre’ye ait olduğuna inanılmakta ve her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilmektedir.