Anadolu Üniversitesine bağlı olarak Radyo A’da program ve sanat direktörü olarak görev yapan Elif Yılmaz, "Bireysel radyoculuğa olan merak, gün geçtikçe artıyor ve iyi bir radyo programcısı olmak isteyen kişilerinse dijital değişime ve dönüşüme ayak uydurması gerekiyor" dedi.
Teknolojik imkânlar, dijitalleşme ve sosyal medyanın etkisi, birçok kitle iletişim aracı ile beraber radyo kültürünü de etkilemeye devam ediyor. Dinlenildiği ortamın ve araçların değişmesine rağmen radyonun, insanların hayatlarına bir şekilde dokunduğunu söyleyen radyo programcısı Elif Yılmaz, internete kolayca erişmenin bireysel radyo yayıncılığına olan ilgiyi arttığından bahsetti. Yılmaz ayrıca, “İyi bir radyo dinleyicisi olmak tercih edilebilir bir durumken, iyi bir radyo programcısı olmak ise radyonun var olma sürecinde yaşanan gelişmelerle birlikte değişimi ve dönüşümü benimsemekten geçiyor” şeklinde konuştu.

"Etkili konuşmak radyoda dinlenilirliği arttırıyor"
İyi bir radyo programcısında bulunması gereken özellikleri sıralayan Elif Yılmaz, yayın stüdyolarında kullanılan teknoloji bilgisine sahip olmanın ve programcılığın yanı sıra prodüksiyon yapabilmenin radyo programcısını bir adım öne çıkardığından söz ederek, cümlelerini şu şekilde sürdürdü:
“Etkili konuşma becerisine sahip olmak, dili çok iyi kullanmak yani fonetik-diksiyon eğitimi almış olmak, sunacağınız programa önceden hazırlanmak, dinleyiciyi tanımak ve bu sayede de programı daha iyi desenlemek, radyoda paylaşacağınız konuyu radyo dilinde nasıl ifade edilebileceğinizin bilgisine sahip olmak, araştırmacı olmak, ilgi çekici bir şekilde konuyu anlatabilmek ama daha da önemlisi dakik olabilmektedir maharet.”

“Radyo programları, hazırlık açısından podcastten farklı bir disipline sahiptir”
“Radyo programları, hazırlık açısından podcastten farklı bir disipline sahiptir” diyen Program ve Kültür Sanat Direktörü Elif Yılmaz, “Radyo programları çoğunlukla stüdyolarda yapılıyor ve öncesinde programlar için araştırma yapmak, metin yazmak ve belki konuk ayarlamak gerekiyor. Fakat podcast için bir mikrofon ve gerekirse alanında uzman bir kişi yeterli oluyor. Yani farklı disiplinlere sahipler. Radyo tiyatrosuna değinecek olursam da bu işin radyoda yapılması çok fazla emek isteyen bir uğraş. Ama tabi ki dinlemesi de bir o kadar keyifli. İçinde bulunduğumuz görüntü çağında eski popülerliğine sahip olmasa da bence o da dönüşüyor ve zamanla kendisini güncelleyip farklı bir kabuğa bürünecektir” dedi.

“İnsanlar radyoda çalacak bir sonraki şarkının ne olacağını merak etmeye devam edecekler”
İnternetle birlikte radyo dinleyicisine ulaşabilmenin daha kolay olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Programcı ile dinleyici arasındaki bağ da bu sayede güçleniyor. Radyo A’nın dinleyicisi mesela, birçoğu Eskişehir’den gitmiş olsa da internet sayesinde Radyo A dinlemeye ve bize ulaşmaya devam ediyor. Yani sıradaki şarkı heyecanı hiç eksilmiyor ve eskimiyor.