Bisiklet kullanımının artması altyapı eksikliklerini açığa çıkardı
Virüsten korunmak için toplu taşımayı kullanmak yerine bisiklete yönelen vatandaşların artması, şehirlerde bu konudaki mevcut altyapı eksikliklerini gün yüzüne çıkartınca bunların giderilmesinin önemi de arttı.
Vatandaşlar, Koronavirüs vakalarının artışta olması nedeniyle toplu taşımayı kullanmamak için bisikletlere yönelmek zorunda kaldı. Eskişehir Bisiklet Derneği (Velesbid) Başkanı Rahime Çelen de gerekli düzenlemeler ve denetimlerin yapılmadığı taktirde yaralanma ve hatta ölümle sonuçlanabilecek kazaların artabileceğini anlatarak, “Bu konuda eksik olan altyapı hizmetleri tamamlanmalıdır. Bu doğrultuda bisiklet yolları, gerekli işaretlemeler, sinyalizasyon ve hız kontrolleri yapılmalıdır. İçişleri Bakanlığı’nın gerekli yaptırımları uygulamasını bekliyoruz. Bunların eksikliği insanların kuralsız davranmasına ve dolayısıyla da kazalara sebebiyet veriyor” dedi.
“Bisikletli ölümleri arttı”
Eskişehir Bisiklet Derneği Başkanı Rahime Çelen, bisikletin çevreye zarar vermemesi ve vücudu çalıştırması sebebiyle oldukça yararlı bir ulaşım aracı olduğunu ifade etti. İnsanların pandemi nedeniyle toplu taşımayı kullanmamak için bisiklete yönelmesinin bir zorunluluk olduğunu belirten Çelen, “İnsanlar bisikletle ulaşımı tercih ediyorlar. Bununla birlikte bisikletli ölümlerinin ve kazalarının sayısı da arttı. Çünkü Türkiye’de bisikletli ulaşım için yeterli altyapı hizmetleri yok. Bunu söylerken güvenli ulaşım için bisiklet yolları, gerekli işaretlemeler ve sinyalizasyon, hız kontrolleri ve İçişleri Bakanlığı’nın gerekli yaptırımları uygulamasını bekliyoruz. Bunların eksikliği insanların kuralsız davranmasına ve dolayısıyla da kazalara sebebiyet veriyor” dedi.
“Şehirler insan odaklı düzenlenmeli”
Eskişehir Bisiklet Derneği Başkanı, şehir içi ulaşımda bisikletli ulaşımın sorunlarının nasıl çözülebileceğinden bahsederek sözlerine devam etti:
“Şehir içi ulaşımda bisikletli ulaşımın sorunlarını çözmek için öncelikle şehirlerin motorlu taşıt odaklı değil insan odaklı düzenlenmesi gerekir. Öncelik hep yayanın ve en masum ulaşım aracı olan bisikletin olmalıdır. Böyle olursa şehirde özellikle de merkezdeki araç trafiği azalır. Örneğin Eskişehir’de bisikletler için hiç kavşak bağlantıları yok. Avrupa’da hep örnek gösterdiğimiz Hollanda, Danimarka gibi bisiklet dostu ülkeler var. Bu yıl pandemi nedeniyle yoğunluk arttığı için oralarda bütün kavşaklarda düzenleme yapıldı. Bisikletli ulaşımın daha akıcı olması ve bisikletlilerin kavşaklardan daha güvenli geçebilmesi için düzenlemeler getirildi. Bunu yapmakla sorumlu olanlar Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) ve belediyelerdir. Umarım tüm sorunlar en kısa zamanda çözülür”.
“Bisikletliler de kurallara uymalı”
Bisiklet sürücülerinin de trafikteki tüm sürücüler ve yayalar gibi bütün trafik kurallarına uymakla yükümlü olduğunu belirten Çelen, bazı kuralların altını çizerek şunları söyledi:
“Kırmızı ışıkta geçmek, bisiklet sürerken telefon kullanmak veya başka bir şey taşımak, tek elle bisiklet sürmek, başkasını rahatsız etmek, trafiği aksatacak şekilde davranmak Bütün bunlar hatalı davranışlardır, yasaktır, bunların cezai yaptırımı vardır. Bisikletle ilgili yasalarımızda bilgi eksikliği ve yetersizliği var. Örneğin karayolları trafik kanununda bisiklet bir karayolu taşıtıdır ve istediği yerden kafasına göre gidemez. Eğer bisiklet yolu varsa onu kullanmak zorundadır. Yoksa karayolunda en sağ şeridi, en fazla iki bisikletli yan yana gelecek şekilde kullanabilir. Bunun dışındaki hareketler hatalıdır. Ayrıca bisiklet sürücüsü şehir içinde en fazla otuz kilometre hızla gidebilir, daha fazla gidemez. Şehirlerarası yolda bu sınır 45 kilometredir. Bunun dışında aksi davranışlarda cezai yaptırım vardır”.
“Kaskınızı takın”
Yasalarda bisiklet sürerken kask takma zorunluluğu olmadığını belirten Rahime Çelen, “Bizim gibi bisikletle ilgili sivil toplum örgütleri, Türkiye gibi bisiklet kullanımı açısından riskli olan bir ülkede kask takmanın yasal bir zorunluluk haline getirilmesini talep ediyor. Bisiklet sürücüleri eğer trafikte kanunlara uymaz ise bunun cezai yaptırımı var. Kırmızı ışıkta geçmek, yaya yoluna girmek gibi ihlallerde bisikletler ile diğer taşıtlar eşdeğer tutuluyor. Yani bisiklet sürücüleri de bu kurallara uymak zorunda” diyerek uyarılarda bulundu.
“Otomobil ve bisiklet sürücüsünün sorumlulukları eşittir”
Otomobil sürücüsüyle bisiklet sürücüsünün aynı cezai yaptırımlarla karşılaştığını aktaran Çelen, “Ayrı bisiklet yolu olmasına rağmen otoyolda bisiklet sürmek, yaya yoluna girmek, otoyollarda ikiden fazla bisikleti yan yana sürmek, ellerini bırakarak bisiklet sürmek, fazla yük ve yolcu almak gibi suçların cezası 288 liradır. Ayrıca elinde telefonla otomobil kullanmanın cezası neyse bisikletliyken aynı suçu işlemenin cezası da aynıdır. Bu durum alkollü bisiklet sürmek, kırmızı ışıkta geçmek gibi davranışlarda da geçerlidir” ifadelerini kullandı.
“Sürücü kursları bisikletten bahsetmiyor”
Velesbid Başkanı Rahime Çelen, sürücü kurslarında verilen eğitimlerde bisikletlerden hiç söz edilmediğini iddia ederek Millî Eğitim Bakanlığı’nın bundan sorumlu olduğunu belirtti. Sürücü kurslarının eğitim içeriğinde bisikletli ulaşımın da yer alması gerektiğini aktaran Çelen, “Sınavlarda bisikletli ulaşım ile ilgili sorular sorulursa bu konular illaki eğitimin içinde ciddi yer alacaktır. Dolayısıyla insanlarda bu konuyu zorunlu olarak öğrenecek ve hayatlarında uygulayacaklardır” diyerek sözlerini noktaladı.