Çaman: “Kadınların dijital okuryazarlığa, teknolojiye ve internete erişimini arttırmalıyız”
Global Compact Türkiye Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çalışma Grubu’na bağlı Kadının Güçlenmesi Bursa Platformu’nun düzenlediği 3. Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi’nin konuğu Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Kıdemli Araştırmacısı Özge Karadağ Çaman oldu.
Kadının Güçlenmesi Bursa Platformu, 3. Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi’ni online platformda düzenlemeye devam ediyor. Platformun son konuşmacısı Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Kıdemli Araştırmacısı, Bilim İnsanı Doç. Dr. Özge Karadağ Çaman oldu.
Sadece platforma üye firmalarının temsilcilerine değil, tüm iş dünyasına açık olarak düzenlenen söyleşinin moderatörlüğünü Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Yeşim Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur yaptı. BUSİAD Başkanı Ergun Hadi Türkay, BUİKAD Başkan Yardımcısı Şeyda Şençayır ve KalDer Başkanı Emin Direkçi’nin de katıldığı söyleşinin açılışında konuşan Cesur, “Özge Karadağ Çaman, pandemiye karşı verilen küresel mücadelede önemli figürlerden biri oldu. Columbia Üniversitesi’ndeki görevinin yanı sıra Küresel Mutluluk Konseyi’nin (Global Happiness Council) uzmanlarından da biri olan Özge hanımı platformumuzda ağırlıyor olmaktan son derece mutluyuz” dedi.
“Normale dönüş çok yavaş olacak ama sonunda olacak”
ABD’de, tıp alanındaki öncü çalışmalarıyla bilinen Columbia Üniversitesi’nde Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi’nde Halk Sağlığı Doktoru olan ve The Lancet Covid-19 Uluslararası Komisyonu’nun üyesi olarak dünyadaki ve Türkiye’deki korona sürecini yakında takip eden Çaman, yeni normalimizin ne olacağına ilişkin önemli tespitlerde bulundu. Pandemide en zor dönemin içinde olduğumuza işaret eden Çaman, “Bu kış gerekli önlemler alınmadığı takdirde pek çok ülke için önümüzdeki ayların çok zor geçeceği öngörülüyor.
Özellikle aşıların uygulanmaya başlanması çok ümit verici ama unutmayalım ki aşıların yaygınlaşması uzun zaman alacak. Dünyada kontrolün sağlanması tüm ülkelerin kontrolü sağlaması ile mümkün olacak ama ülkeler kendi içinde hem aşıyı yaygınlaştırarak hem halk sağlığı önlemlerini bırakmayarak ülke içi kontrolü sağlayabilirler. Salgının kontrolünde politik kararlılık, toplum ile sağlıklı veri paylaşılması ve sektörler arası iş birliği çok önemli.” diye konuştu. Çaman şöyle devam etti: “Eğer vaka sayısı, yani virüsün toplum içinde dolaşımı çok yüksekse, kısmi kısıtlamaların etkisi düşük olur. Bu durum ise hem sağlık sistemini hem toplumsal işleyişi çok zorlar. Şu anda Türkiye’nin içinde bulunduğu durumda ben de dahil pek çok uzman en az iki haftalık tam kapanma gerektiğini söylüyor. Kısa süreli tam kapanmanın etkisi aylarca süren kısmi kısıtlamalara göre çok daha büyük olacaktır. Önümüzdeki 4-5 ayı daha kısıtlamalarla geçireceğiz gibi görünüyor. Normale dönüş çok yavaş olacak ama sonunda olacak, bunu biliyoruz.”
Genel olarak koronaya bağlı enfeksiyonun biyolojik olarak erkekleri kadınlardan daha fazla etkilediğine dikkat çeken Çaman, pandeminin sosyal ve ekonomik açıdan ise kadınları daha etkilediğinin altını çizdi. Çaman bu süreçte kadınların evdeki yükümlülüklerinin arttığını ve ev işlerinin daha çok kadınların omuzlarına yüklendiğini belirterek, “Kadınların erkeklere göre maaşlı işini daha fazla bırakmak zorunda kaldığını, ekonomik açıdan daha zor durumda kaldığını görüyoruz. Dünya çapında özellikle kız çocuklarının eğitimden uzakta kaldığı ve pandemi sonrasında pek çoğunun eğitime geri dönemeyeceği tartışılıyor. Dünyanın pek çok yerinde kadına yönelik şiddetin arttığını biliyoruz. Pek çok ülkede istenmeyen gebelikler ve adölesan yaşta gebelikler de arttı maalesef. Tüm bunlar, kadınların sağlık hizmetlerine, sosyal hizmetlere ve diğer destek mekanizmalarına erişiminin azalması ile de ilintili ve hizmete erişimin sağlanması için daha yenilikçi çözümlere ihtiyacımız var. Hizmete erişimde teknolojinin imkanlarından daha fazla yararlanmalı ama bu süreçte kadınların dijital okuryazarlığa, teknolojiye ve internete erişimini de arttırmalıyız. Pandeminin etkilerine toplumsal cinsiyet bakış açısı ile bakabilmek çok önemli.” diye konuştu.