Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Hedefimiz, sahadaki zorluklara rağmen yakalanan ivmeyi devam ettirerek bir an önce akan kanın durmasını sağlamaktır"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Astana’da düzenlenen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı’nda, "Savaşın olumsuz etkilerinin giderilmesi için BM ve taraflarla sarf ettiğimiz yoğun çabalar, tüm dünyanın takdirini kazanmıştır. Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracına yönelik İstanbul Mutabakatı ve geçen ay gerçekleştirilen esir takası bu yönde kaydedilmiş somut birer başarıdır. Hedefimiz, sahadaki zorluklara rağmen yakalanan ivmeyi devam ettirerek bir an önce akan kanın durmasını sağlamaktır" dedi. Erdoğan, "Bugünkü Astana Zirvesi de konferansın, uluslararası teşkilata dönüşümü sürecinin ilan edildiği zirve olarak tarihe geçecektir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Astana’daki Bağımsızlık Sarayı’nda Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in ev sahipliğinde düzenlenen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı’nın (CICA) 6. Zirvesi Genel Oturumu’na katıldı. CICA6. Zirvesi’ne katılmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Erdoğan, zirveye ev sahipliğinden dolayı Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokoyev’in şahsında tüm Kazakları tebrik etti. "Üyeliğe yeni kabul edilen Kuveyt’e aramıza hoş geldiniz diyorum" ifadesini kullanan Erdoğan, Kazakistan’ın önerisi doğrultusunda temelleri atılan bu konferansın 30’uncu kuruluş yıldönümünü yine Kazakistan tarafından düzenlenen bu zirvede kutlamanın mutluluğunu yaşadığını belirtti.
Erdoğan, "Zirvemizin ve yapacağımız istişarelerin ülkelerimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. 2019’dailan ettiğimiz Yeniden Asya Girişimi’mizin temel hedefi, kıta ülkeleriyle ikili ve bölgesel platformlarda iş birliğimizin derinleştirilmesidir. Kurucularından olduğumuz konferansın genişlemesine ve kurumsal kapasitenin genişletilmesine başından beri güçlü destek verdik" dedi. Erdoğan, 2010-2014yılları arasındaki Türkiye’nin dönem başkanlığı sırasında da aynı doğrultuda hareket edildiğini vurgulayarak, "Bugünkü Astana Zirvesi de konferansın, uluslararası teşkilata dönüşümü sürecinin ilan edildiği zirve olarak tarihe geçecektir" şeklinde konuştu.
"Terörizm, ırkçılık, göç gibi aşina olduğumuz sorunlara iklim değişikliği, İslam ve yabancı düşmanlığı gibi yenileri ekleniyor"
İnsanlık olarak güç dengelerinin değiştiği, tedarik zincirlerinde kırılmaların yaşandığı, ekonomiden gıda güvenliğine, enerjiden uluslararası ilişkilere pek çok alanda ciddi imkanlarla karşılaşılan bir dönemden geçildiğine dikkat çeken Erdoğan, "Terörizm, ırkçılık, göç gibi aşina olduğumuz sorunlara iklim değişikliği, İslam ve yabancı düşmanlığı gibi yenileri ekleniyor. Bir elin beş parmağını geçmeyen ülkelerin çıkarlarını gözeten, ancak dünya nüfusunun kahir ekseriyetini görmezden gelen mevcut sistemin yapısal sorunları giderek kendisini daha fazla hissettiriyor. Türkiye olarak uzun bir süredir ’Dünya 5’ten büyüktür’ diyerek bu duruma dikkat çekiyoruz. Küresel güvenlik mimarisinin daha adaletli, hakkaniyetli, temsil kabiliyeti yüksek yeni bir anlayışla şekillendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Dünyanın neresinde olursak olalım, büyük insanlık ailesinin üyeleri olarak hepimiz aynı kaderi paylaşıyoruz. Salgın sürecinde yaşadıklarımız bu gerçeği bize tekrar hatırlatmıştır. Sorunlarımız nasıl müşterekse, çözüm yollarını da ortak akılla beraber aramalı, beraber bulmalıyız" ifadelerini kullandı.
"Terör örgütlerine yardım eden oluşumların hiçbir ayrıma gidilmeksizin engellenmesi gerekiyor"
Erdoğan, Türkiye olarak dostların fikirlerine büyük kıymet verirken, tecrübe ve birikimlerini paylaşmaya da hassasiyet gösterdiklerini kaydetti. Konferans bünyesinde "Yeni Sınamalar ve Tehditler Öncelik Alanının" koordinatörlüğünü bu anlayışla yürüttüklerini belirten Erdoğan, "Öte yandan terör örgütleri, terörle mücadele tedbirleri karşısında asimetrik tehdit unsurlarını geliştirme çabalarını sürdürüyorlar. FETÖ, DEAŞ, PKK gibi terör örgütleri eylemlerini organize suç faaliyetleriyle destekliyorlar. Bu terör örgütlerine yardım eden, propaganda, finansman ve eleman devşirme faaliyetlerine katılan oluşumların hiçbir ayrıma gidilmeksizin engellenmesi gerekiyor. Bugün kabul edeceğimiz Konferans’ın, ’BM Küresel Terörizmle Mücadele Stratejisinin Uygulanmasına İlişkin Eylem Planı’nı da bu açıdan önemli bir kazanım olarak görüyorum" şeklinde konuştu.
"5.6 milyar dolarlık insani yardımla bu alanda dünyada milli gelire oranla ilk sıradayız"
Afganistan’da barış ve istikrarın tesisinin, Afganlara karşı insani görevin yanı sıra düzensiz göç hareketleri ve artan terör faaliyetlerinin önlenmesi bakımından da büyük önem taşıdığının altını çizen Erdoğan, Afganistan’ın kendi kaderine terk edilmemesi, insani yardım konusunda uluslararası camia olarak desteğin sürdürülmesi çağrısı yaptı. Erdoğan, "Türkiye olarak dış politikamızda öncelik verdiğimiz insani yardımları, 2021 yılında 122 ülkeye ulaştırdık. Toplam 5.6 milyar dolarlık insani yardımla bu alanda dünyada milli gelire oranla ilk sıradayız. 3.7 milyonu geçici koruma altındaki Suriyeliler olmak üzere 4 milyondan fazla yerinden edilmiş kişiye ev sahipliği yapmayı sürdürüyoruz" dedi.
"Savaşın olumsuz etkilerinin giderilmesi için BM ve diğer taraflarla sarf ettiğimiz yoğun çabalar tüm dünyanın takdirini kazanmıştır"
Ukrayna’daki krizin bölgesel ve küresel ölçekteki etkilerinin herkes tarafından yakından hissedildiğini ifade eden Erdoğan, "Adil bir barışın diplomasi yoluyla sağlanabileceğini, savaşın kazananı, adil bir barışın ise kaybedeni olmayacağını hep söylüyorum. Diğer yandan savaşın olumsuz etkilerinin giderilmesi için Birleşmiş Milletler ve taraflarla sarf ettiğimiz yoğun çabalar tüm dünyanın takdirini kazanmıştır. Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracına yönelik İstanbul Mutabakatı ve geçen ay gerçekleştirilen esir takası bu yönde kaydedilmiş somut birer başarıdır. Hedefimiz, sahadaki zorluklara rağmen yakalanan ivmeyi devam ettirerek bir an önce akan kanın durmasını sağlamaktır" şeklinde konuştu.
"Asya’yla Avrupa’yı birbirine bağlayan modern İpek Yolu’nun canlandırılmasını destekliyoruz"
Orta Asya ülkelerinin çevre coğrafyalarla ulaşım bağlantılarının güçlendirilmesinin ortak menfaat olduğunu söyleyen Erdoğan, "Türkiye olarak çok modlu ulaştırma koridorlarını teşvik ediyor, Asya’yla Avrupa’yı birbirine bağlayan modern İpek Yolu’nun canlandırılmasını destekliyoruz. Bu bağlamda Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridor Girişimimize ve Orta Koridorun belkemiği olan Bakü-Tiflis-Kars Demiryoluna büyük önem veriyorum. Uluslararası bağlantıları pekiştirmek amacıyla son 15 yılda 100 milyar dolar değerinde yüzden fazla büyük altyapı projesini hayata geçirdik. Bu yıl ayrıca konferansın Ticaret ve Yatırımlar Öncelik Alanı’nın eş koordinatörlüğünü de üstlendik" ifadelerini kullandı.
"Küresel ısınma, biyolojik çeşitliliğin yok olması, çölleşme, doğal afetler gibi çevre sorunları, yüzyılın en önemli sınamaları olarak karşımıza çıkıyor"
Sürdürülebilir enerji konusu ve enerji güvenliğinin temininin tüm dünyada yeniden gündemin üst sıralarına yerleştiğine dikkat çeken Erdoğan, kaynak ve güzergah çeşitlendirmesinin enerji politikalarının temel hedeflerinden olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bunun önemli bir diğer boyutu da yine hepimizin gündeminde olan temiz enerjiye geçiş sürecidir. Küresel ısınma, biyolojik çeşitliliğin yok olması, çölleşme, doğal afetler gibi çevre sorunları, yüzyılın en önemli sınamaları olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla Güven Artırıcı Önlemler kataloğunun çevre boyutunu konferansın en önemli faaliyet alanlarından biri olarak görüyorum" dedi.
Erdoğan, "Eşim Emine Erdoğan’la birlikte Genel Sekreter Sayın Guterres tarafından Eylül ayındaki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu vesilesiyle imzalanan küresel atık yönetimi konusundaki ’Niyet Beyanı’ uluslararası camia açısından adeta bir yol haritası niteliği taşımaktadır. Değerli dostlar, bugünkü zirvede konferansın uluslararası bir teşkilata dönüşümünün başlatılacak olmasından büyük bir memnuniyet duyuyorum. Dönem Başkanı Kazakistan’ı, bu dönüşüm sürecine yönelik yol gösterici ve kararlı yaklaşımı nedeniyle tebrik ediyorum. Tüm üye ülkelerin de dönüşüm sürecine azami destek vereceklerinden şüphe duymuyorum" diye konuştu.