Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yıkılan her şeyi daha iyisiyle yerine koymamız mümkündür, birçok depremde biz bunları ispatladık. Biz size inanıyoruz, siz de Cumhur İttifakı'na inanın” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremden en çok etkilenen şehirlerden biri olan Hatay’da, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Sahra Hastanesini ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Erdoğan’a, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Kocaeli Belediye Başkanı Tahir Büyükakın da eşlik etti. İncelemelerin ardından açıklama yapan Erdoğan, depremle birlikte Hatay’da büyük yıkım yaşandığını, ancak iktidarlarının yıkılan her şeyi daha iyi, daha güvenli bir şekilde yapmaya muktedir olduğunu belirtti. Erdoğan, Hataylı vatandaşların Cumhur İttifakı'na güvenmesini isteyerek, onları asla yalnız bırakmayacaklarını ifade etti.
Konuşmasına afette hayatını kaybedenler için Fatiha okuyarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatay, deprem afetinde en çok yıkımı yaşadığımız, en çok can kaybına uğradığımız yerdir. Tarih boyunca insanlığın en gözde yerleşim yerlerinden biri olan Defne'miz de bu afette büyük yara aldı. Kahramanmaraş merkezli afetlerden yaklaşık iki hafta sonra 20 Şubat'ta, Defne merkezde yaşanan 6.5 büyüklüğündeki deprem ilçemizdeki yıkımı daha da arttırdı. Depremin ilk günlerindeki kötü hava şartları, hasar gören altyapı, kapanan yollar ve diğer sebeplerle çalışmalar çok büyük zorlukla yürütülebildi. Önümüze çıkan engelleri azim ve kararlılıkla aşarak birkaç gün içinde Hatay’da arama kurtarmadan, yardım çalışmalarına kadar tüm faaliyetleri düzene koyduk. Biz de depremin üçüncü günü Hatay'a ilk ziyaretimizi yaparak durumu yerinde gördük ve gereken talimatları verdik. Bugün üçüncü defa Hatay'ı ziyaret ederek yürütülen çalışmaları adım adım takip ediyoruz ve Cumhur İttifakı olarak Sayın Bahçeli'yle birlikte tekrar buradayız” dedi.
“Yıkılan her şeyi daha iyisiyle yerine koymamız mümkündür, birçok depremde biz bunları ispatladık”
Depremle birlikte yıkılan her şeyi daha iyi bir şekilde yerine koymaya muktedir bir iktidar olduklarını aktaran Erdoğan, “Kalıcı konutları yapmaya başlarken gezici ve geçici barınma sorunlarını da ihmal etmiyoruz. İlk etapta çadırlarla bu sıkıntıyı çözme yoluna gittik. Şimdi konteyner kentler kuruyoruz. Ziyaret ettiğimiz sahra hastanemiz de konteyner sistemiyle yapılmıştır. İnşallah kısa bir süre içinde sadece Hatay'da 30 bin konteyneri hizmete alacağız. Bunların hepsini de inşa ve ihya faaliyetlerini yaparak bu büyük afetin şehirlerimizdeki izlerini tümüyle sileceğiz. Kaybettiğimiz insanlarımızı geri getiremeyiz. Ama yıkılan her şeyi daha iyisiyle, daha güvenlisiyle, daha gelişmişiyle yerine koymamız mümkündür. İktidarımız bunu yapmaya muktedirdir. Bugüne kadar birçok depremde biz bunları ispatladık. Bunu Van'da aynen ispatladık. Bunu Elazığ, Malatya, Bingöl, buralarda ispatladık. Hatta İzmir'de olan depremde ispatladık. Birçok sel afetinde, Antalya, Manavgat, Muğla, oralardaki sel afetlerinde yine bunları ispatlamış bir iktidarız. Bunlardan yılmıyoruz. Bunu da yine aynı şekilde İnşallah bir yıl içinde başaracağız. Bir yıl sonra kalıcı konutlarımıza geçmenizin sevincini de burada yine beraber yaşayacağız. Fitne ve fesat peşinde olanlara kulak asmayın. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirerek bizi deprem yaralarını sarma çabalarımızdan uzaklaştırmak isteyenlere fırsat vermeyin” diye konuştu.
“Biz size inanıyoruz, siz de Cumhur İttifakı'na inanın”
Erdoğan buradaki konuşmasına, “İskenderun'da kruvazör gemisi getirmek suretiyle vatandaşlarımızı oralarda insani bir şekilde ne yapıyoruz? Şu anda iskan sahibi yaptık. Onun yanında enerji üretimi yapan iki ayrı gemiyi yine o bölgeye çektik ve orada sadece kamara sistemi değil aynı zamanda eğitim öğretimi de yapmak suretiyle onu da hizmete aldık. Bütün mesele bir an önce vatandaşlarımızı şu endişelerden kurtaralım. En güzel şekilde yemesi, içmesi, yatması, kalkması her şeyiyle burada onlara da o imkanı sağlamış olduk. Biz size inanıyoruz, siz de Cumhur İttifakı'na inanın. Sizleri hiçbir zaman yalnız bırakmadık, yalnız bırakmayacağız” ifadeleri ile son verdi.