Sivas’ın Altınyayla ilçesinde yaşayan Atalay ailesi, dedelerinden kendilerine miras kalan tarihi değeri yüksek kitaplara gözleri gibi bakıyor.
Altınyayla ilçesi Altınyurt Mahallesinde yaşayan ve 1990 yılında 83 yaşındayken vefat eden Hacı Mehmet Taşdemir, torunlarına aralarında çok sayıda elyazması eserin de bulunduğu kitaplarını miras olarak bıraktı. Taşdemir’in torunları, el yazması eserleri Sivas’ta bulunan Ziya Bey Yazma Eser Kütüphanesi’ne bağışladı. Torunları, kalan tarihi değere sahip 200 kitaba sahip çıkıyor. Atalay ailesi, yıllara meydan okuyan kitapları özenle saklayarak gözü gibi bakıyorlar.

“Bu bize büyük bir vasiyet bu kitaplar, satılmayacak”
Taşdemir’in torunun oğlu olan Fevzi Atalay, dedesinin kendilerine kitapları satmamalarını vasiyet ettiğini belirterek, “Dedem 83 yaşındaydı, okumayı çok seviyordu gününün çoğunu okumakla geçiriyordu. Bazen kışları bizim buradaki mescidin olduğu yerde bir mağara vardı, oranın içine çekilip 40 gün boyunca gelmezdi. Orada sadece ufak yiyeceklerini alırdı ve kitaplarını okurdu. Bu bize büyük bir vasiyet bu kitaplar, satılmayacak. Yaklaşık 500 tane kitabı vardı, biz bu vasiyet üzerine 300 tanesini Sivas’taki Ziya Bey Kütüphanesine bağışladık. Dedemin adına. Bu kalan kitapları da torunlarına bıraktığı bir miras, biz elimizden geldiği kadarıyla bakmaya çalışıyoruz. Hocalardan anlayanlar, isteyenler oluyor ama vermiyoruz. Bazılarını veriyoruz okuduktan sonra geri alıyoruz, para teklifini de kesinlikle kabul etmiyoruz. Okumak isteyen alıyor, okuyor geri getiriyor. Ben dedemin ağızından duymuştum mesela sadece bir tane kitap ilk Müslüman olan bir köydeki kaç tane kişi var, kaç tane yaşlı var, kaç tane çocuk, kaç tane kadın ve o köydekiler neyle geçiniyor oradakiler kadar bilgisi varmış o kadar eski kitaplar” dedi.

“Kitapları parasıyla da istiyorlar ama vermiyoruz”
Taşdemir’in torunu Zübeyde Atalay, kitapları insanların parayla satın almak istediğini fakat kendilerinin satmadığını söyledi. Atalay, “Dedemden kalma bu kitaplar 30 senedir bizde. Kimseye vermiyoruz bu kitapları parasıyla da istiyorlar ama vermiyoruz. Çok kıymetli olduğundan istiyorlar, geliyorlar bakıyorlar, okuyorlar okuduktan sonra işitiyorlar ama önceki kitapları kütüphaneye vermişler” dedi.