Demirci: “Yenilenebilir enerji Türkiye’nin güçlü geleceğine sunulan temiz katkıdır”
ULUTEK Teknopark firmalarından TTC Techno Tradıng Company Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Demirci, yenilenebilir enerji kaynakları alanında ürettikleri sistemlerle Türkiye’nin enerji açığını kapatmaya yönelik çalışmaları ile güçlü Türkiye hedefine giden yolda temiz bir katkı sunmayı hedeflediklerini belirtti.
TTC- Techno Trading Company olarak 2002 yılında kurulduklarını belirten Mehmet Demirci, otomotiv, savunma sanayii, makine imalat sanayi, mühendislik danışmanlığı ve AR- GE danışmanlığı gibi farklı alanlarda hizmetler verdiklerini belirtti. Bu süreçte otomotiv sanayisine, savunma sanayisinin ana firmalarına ve makine imalat sanayisinin firmalarına, sektöre ve Kobilere mühendislik danışmanlık hizmetleri de sunduklarını anlatan Demirci, “Ağırlıklı olarak yurt dışı temsilciliklerimiz oldu. İngiltere’de MIRA otomotiv test merkezi var. 1947 yılında kuruldu. Bizler de 2002 yılından beri Türkiye temsilciliğini yaptık. Yenişehir’de yapılacak test merkezi konusunda İngiltere’den uzmanlar getirdik ve konu üzerinde çalışmalar gerçekleştirdik. Temsilcisi olduğumuz firmanın birikimlerini ve tecrübelerini buraya aktarmaya çalıştık” diyerek firma hakkında bilgiler verdi.
Programlanabilir bilgisayar kartları alanında PHYTEC / Almanya firmasının temsilcisi olduklarını belirten Demirci, aynı zamanda BTSO’ da 2015 yılında yenilenebilir küme enerjisini kurduklarını belirterek, yenilenebilir enerji alanındaki çalışmalarını anlattı. Demirci, “2014 yılından sonra firma olarak yenilenebilir enerji alanına girdik. Yenilenebilir enerjide de bildiğiniz gibi rüzgâr, güneş, biyogaz-biyokütle, dalga enerjisi ve jeotermal var. Bu enerjiler içinde de biz firma olarak rüzgârı tercih ettik. Böylelikle rüzgâr enerjisine çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Rüzgâr enerjisi konusunda bir KOSGEB projesini tamamladık. Projemizi 1-10 kilowat arası küçük işler için, küçük evler, küçük çiftlikler ve villalar tekil kullanım amaçlı olarak hayata geçirdik. Aynı zamanda TÜBİTAK için de bir proje hazırlayarak, 50 KW lık elektrik üreten Düşey Rüzgar Türbini sistemlerimizle sanayi işletmeleri, ticarethaneler, çiftlikler, maden ocakları, marinalar, büyük siteler, benzin istasyonları gibi yapılar için yenilenebilir enerji sağlamayı başardık. Şu anda bu endüstriyelleştirme aşamasındayız” diye konuştu.
Rüzgârın yanında güneş panellerini de kurduklarını söyleyen Demirci, yenilenebilir enerji kaynaklarının ülke ekonomisi açısından önemine vurgu yaptı. Demirci, “Ülke olarak dış ticaret açığımızın büyük bir kısmı enerji açığından kaynaklanıyor. Bu açığı yenilenebilir enerji kaynaklarımızı kullanarak kapatabiliriz. Rüzgâr potansiyelimizi geliştirmek için rüzgâr türbinleri konusuna girdik. Bu alanda yeterli potansiyelimiz var fakat henüz yeterince değerlendirilemiyor. Bunu değerlendirmek amaçlı bir de düşük rüzgârda çalışabilecek rüzgâr türbini sistemleri mevcut. Bizim sistemimiz düşey rüzgâr türbini diye geçiyor ve çok yüksek rüzgar hızı gerektirmeden elektrik üretebiliyor. Düşük enerji ihtiyaçları için kullanılıyor. Şehirden uzak az rüzgâr olan bölgelerde ihtiyacı karşılıyor. Bursamız için Karacabey’den batıya doğru olan bölgelerde bu enerjimizi rüzgârdan rahatlıkla sağlayabiliriz, o potansiyelimiz var” dedi.
Ordu’da bir de mikro HES sistemi hayata geçirdiklerini anlatan Mehmet Demirci, firma olarak temel amaçlarının bu ürünleri piyasaya sunarak, ülkenin enerji açığının kapatılmasına destek vererek ülke ekonomisine katkı sunmak olduğunu belirterek, hayata geçirdikleri sistemleri sayesinde boşa akan enerjiyi elektrik enerjisine çevirerek, Türkiye’nin güçlü geleceğine temiz bir kaynak oluşturmayı hedeflediklerini vurguladı.
