Tarih: 25.10.2016 05:54

"Demokrat Büyük Türkiye Bayrağı"

Facebook Twitter Linked-in

?Türkiye?de merkez sağ çizgi Demokrat Parti ile başlar. DP?den sonra merkez sağ çizgide yer alan Adalet Partisi, Anavatan Partisi ve Doğru Yol Partisi?nin de DP gibi, siyasi yaşamları boyunca halkın inançlarına, dinine, kültürüne, örf ve adetlerine saygı gösterdikleri görülmektedir. Millet iradesinin üstünlüğüne inanan merkez sağdaki partiler, milliyetçi, muhafazakâr, demokrat, laik, liberal ve serbest piyasa ekonomisi taraftarı olmuşlardır.? ?27 Mayıs sonrasında DP kitlesi AP? de toplandı. DP ve AP?nin hedefinde insan vardır. DP ve AP sosyal devletin kavgasını yapmıştır. DP ve AP halkın inançlarına, dinine, örf ve adetlerine saygı göstermiştir. DP direnme hareketi, ayağa kalkma hareketidir. Bu hareketin arkasında halk vardır. DP gibi AP de sosyal refah devletini gerçekleştirmeye koyulmuştur. Medeniyetin olanaklarının ülkenin en ücra köşesine kadar götüren AP?nin bu konuda anlayışı ?Şehirde ne varsa köyde ve kasabada da o olacaktır? şeklindedir. (Süleyman Demirel ile yapılan söyleşi, 1987: 2)? ?Menderes?ten sonra ikinci önemli kalkınma dalgası 1965?1971 yılları arasında Demirel iktidarı döneminde yaşanmıştı. Ereğli Demir Çelik, İskenderun Demir Çelik, Rafineriler, Keban Barajı, GAP Projesi ve Boğaz Köprüsü gibi önemli yatırımlara imza atılmıştı. Bu dönemde Türkiye?de enflasyon %5, kalkınma hızı %7 idi. Bu kalkınma hızı Japonya?dan sonra petrol ülkeleri dışında, dünyanın ikinci yüksek kalkınma hızıydı. Bu dönemde Türkiye, artan nüfusuna rağmen kendi yiyeceğini ve giyeceğini karşılayan az sayıda ülkelerden biri durumundaydı. Cumhuriyet döneminde, ülkemizde 7 adet su bendi bulunurken, ?Barajlar kralı? olarak adlandırılan Süleyman Demirel?in iktidarında, baraj sayısı 73?e çıkarken, 56 yeni barajın da projelendirilip inşaatına geçilmişti. (Sarıer, 1999: 16)? Bir akademisyenin (*) makalelerinden derlediğim yukarıdaki alıntılar aslında Merkez Sağ partilerin özelliklerinin özeti gibidir. Türkiye?de Merkez sağ denince eminim sizlerinde aklına DP, AP, ANAP, DYP ve yeniden DP gelmektedir. Bugünlerde 11Şubat 1961 de kurulan ve 16 Ekim 1981 de kapatılan AP?nin 51. kuruluş yılı kutlanmaktadır. Kutlayanların mesajlarına baktım da o günler ne güzeldi türküleri söylüyorlar.Hâlbuki AP?nin 2. ve son Genel Başkanı Süleyman Demirel?in eski bir mesajı bambaşka bir anlam taşımaktadır; ?Ülkenin her köşesini ve her kişisini kucaklayan, halkın inançlarına saygılı, Türkiye`nin bölünmez bütünlüğüne, Atatürk`ün kurduğu Cumhuriyet`e, demokrasiye, laikliğe, hukukun üstünlüğüne ve sosyal devlet ilkesine sadakatle bağlı olan Adalet Partisi, "Türkiye`nin çimentosu" idi. Milliyetçi- muhafazakâr çizgide, çağdaş bir kitle partisi idi. Türk siyasi hayatında en iyi teşkilatlanmış, kendi içinde demokrasiyi sağlamış bir parti idi.Adalet Partisi`nin ülkeye ve millete hizmete devamdan alıkonulmuş olması büyük kayıptır. Bugünkü sıkıntıların önemli sebeplerinden birisi de siyasete böylece getirilmiş istikrarsızlık ve parçalanmışlık olmuştur. Demokrat Parti çatısı altında yeniden derlenip toparlanma gayretlerini gönülden destekliyor ve takdirle takip ediyorum.? Özetle diyebiliriz ki,"Demokrat Büyük Türkiye Bayrağı"nı bugün elinde taşıyan, Demokrat Parti`nin değerli Genel Başkanı, dava ve mücadele adamı Sayın Namık Kemal Zeybek ve arkadaşlarına çok büyük işler düşüyor. Görelim Sayın Zeybek eski DP, AP, ANAP ve DYP?lileri yeni DP çatısı altında toplayabilecek mi? Aslında iddialı birisi. Bu demektir ki toparlayacaktır. Haydi, hayırlısı bakalım.* Hüseyin Çavuşoğlu Elazığ 2009 Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —