Depremzedeler yemek organizasyonunda buluştu
Kahramanmaraş depreminin ardından Erzurum’a getirilerek Kredi Yurtlar Kurumu’nda misafir edilen depremzedeler, yemek organizasyonunda bir araya geldi.
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünün organizasyonu ile depremzedelere cağ kebabı ikram edildi.
Nenehatun Yurt Müdürlüğüne bağlı personeller ve Gençlik ve Spor Bakanlığı katkılarıyla gerçekleştirilen organizasyonda depremzedelere cağ kebap ikramının yanı sıra, çocuklar için de etkinlikler yapıldı. Programda Kur’an-ı Kerim tilaveti ve okunan 20 hatmin duası yapıldı.
60 depremzedenin katıldığı organizasyonda programa gelemeyen afetzedeler için de paket yapılarak yurda götürüldü.
Depremi Kahramanmaraş Dulkadiroğlu’nda yaşayan Bekçi ailesi yaşadıkları zor süreçte kendilerine her konuda destek olunduğunu belirterek, “Allah böyle bir acıyı kimseye yaşatmasın. Devletimiz yanımızda çok şükür” diye konuştular.
Baba Rüstem Bekçi (62), anne Zahide Bekçi (56), kızları Sütçü İmam Üniversitesinde İktisadi İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencisi Hatice Bekçi (24) ile Hatice Bekçi’nin ablasının oğlu Ahmet Efe Kaba (11), yaşadıkları deprem afetini bir türlü unutamıyor.
Oğuzhan Yaşar ve Nurettin Topçu yurtlarında kalan depremzedelerden Zahide Bekçi, “Kahramanmaraş’tan buraya geldik. Çok zor bir süreç yaşadık. Deprem olduğunu hissettiğim andan itibaren dua ettim. Ayağımızda terliklerle dışarıya çıkabildik. O günleri biz yaşadık Allah o günleri hiç kimseye yaşatmasın. 12 gün boyunca arabada kaldık. Allah devletimizden razı olsun. Devletimiz ihtiyacımız olan her şeyi yetiştirdi. Kısmet buraya nasip oldu. Geldik Erzurum’dayız. Çok zor bir durum. KYK yurtlarında kalıyoruz. Çok güzel buradan çok memnunuz. A’dan Z’ye hiçbir şikayetimiz yok. İyi ki buraya geldik. İyi ki dadaşlara misafir olmuşuz. Çok rahatız. Şükür elhamdülillah. Ama buradan çıkarsak evimiz yok nereye gideceğiz. Allah bir kapı açar inşallah” diye konuştu.
Hatice Bekçi ise deprem gecesini anlatırken hala büyük bir şok yaşadığını ifade etti. Hatice Bekçi, “Deprem günü uyuyordum. Uyandığımda annem kelimeyi şehadet getiriyordu. Annemlere kalkın hemen çıkalım dedim. Aklıma su ile bisküvi almak geldi. Küçükken Deprem Dede’yi çok izlerdim oradan aklımda kalmış. Ev toz duman oldu. Evden çıkarken ikinci depremi yaşadık. 7-8 dakika sonra ikinci deprem oldu. Kimse onu konuşmuyor. 112’yi aradım hatlar kilitlendi. Herkes can havliyle koşturmaca içerisindeydi. Hastane anne baba günüydü. Yer kalmadı artık yerlere yatırdık hastaları. Hastane binası daha dayanıklıydı. Şehrin yarısından çoğu yok olmuştu. Burada bizi çok iyi karşıladılar. Eksiklerimizi karşılıyorlar. İnsanları da çok iyi” diye konuştu.