Doç Dr. Palabıyık: “Meral Akşener, 28 Şubat ve Susurluk süreçlerinin hesabını vermelidir, 28 Şubat’ta neden istifa etmedi”
Doç Dr. Palabıyık: “Meral Akşener, 28 Şubat ve Susurluk süreçlerinin hesabını vermelidir, 28 Şubat’ta neden istifa etmedi”
Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kültürel ve Sosyal Çalışmalar Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Adem Palabıyık, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 28 Şubat ve Susurluk süreçlerindeki İçişleri Bakanlığı göreviyle açıklamalarda bulundu.
Konuyla ilgili İHA’ya açıklamalarda bulunan Doç Dr. Adem Palabıyık, “Sayın Akşener, 28 Şubat sürecindeki samimiyetsiz duruşuyla ve Susurluk olayındaki tutumuyla ilgili izahatlar da bulunmalıdır” dedi.
Meral Akşener’in 28 Şubat ve Susurluk sürecindeki tutumuna ilişkin konuşan BEÜ Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Palabıyık, “Akşener, sürekli olarak temiz siyasetten bahsediyor. Hâlbuki kendisinin özellikle 28 Şubat dönemindeki tutumunu hepimiz iyi biliyoruz. Neden bir tepki olarak bakanlıktan istifa etmedi? Şimdilerde Saadet Partisi’nin ittifak anlayışını anlamak bu sebepten mümkün değildir. Sayın Akşener’in 28 Şubat tavrına rağmen yapılan bu ittifak rahmetli Erbakan hocaya ihanettir. Ayrıca Susurluk olayından beş gün sonra içişleri bakanı olması da tesadüf değildir. Bu meselenin mutlaka açığa kavuşturulması gerekir” dedi.
“İmamoğlu düz yolda otobüsleri yürütemiyor, Fatih karadan gemiler yürütmüştü. Bu benzetme Türk tarihine hakarettir”
Merak Akşener’in, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile alakalı açıklamalarını “büyük bir talihsizlik” olarak niteleyen Doç. Dr. Palabıyık, "Akşener’in Ekrem İmamoğlu’nu Fatih Sultan’a benzetmesi büyük bir talihsizliktir. Çünkü Fatih Sultan kendi dönemindeki imkânsızlıklara rağmen yüksek dehasıyla gemileri karadan yürütmüş ve denize indirmişti. İmamoğlu ise düz yolda otobüsleri yürütemiyor. Kendisi de iyi biliyor ki HDP’nin desteği olmazsa asla İmamoğlu asla kazanamazdı. PKK’nın siyasi uzantısı bir partinin desteği ile İstanbul seçimini kazanan bir ismin Fatih Sultan’a benzetilmesi büyü bir hayal kırıklığıdır. Türk tarihine bir hakarettir” diye konuştu.
“Meral Akşener, faili meçhulleri sahiplenmişti, şimdi meçhul olan kalmasın diyor”
Doç. Dr. Adem Palabıyık, Meral Akşener’in ifade ettiği bütün tezlerin çöktüğünü dile getirerek, “Akşener şimdilerde her şey şeffaf olsun, biz iktidara gelirsek şunu yapacağız, bunu yapacağız diyor ama Türkiye’nin en karanlık dönemindeki faili meçhuller ile alakalı ‘Meral Akşener MHP’ye genel başkan olmasın, faili meçhullerin sorumlusu O’dur’ diyorlar. Ne derseniz deyin hepsi kabulümdür. Bu ülke için, bu milletin birliği beraberliği için bir şey yapılması gerekiyorsa yapmışımdır, sorumluluğunu da sonuna kadar alıyorum’ sözleri ile sahip olduğu siyasal geçmişi bizlere yeniden hatırlatıyor. Keşke Sayın Akşener, tüm siyasi tarihi boyunca şeffaf kalabilseydi. Kürt seçmenin Sayın Akşener’e tek bir oy dahi vermemesi gerekiyor” diye konuştu.
“Sürekli olarak AK Parti’yi mafya ile eşleştirmeye çalışan Akşener’in, Susurluk olayından beş gün sonra içişleri bakanı olmasını, Susurluk olayındaki Mehmet Eymür’ün mektubunu, kendisine gelen telefonu ve Çakıcı’ya ‘yer değiştirsin’ mesajını açıklamalıdır” diyen Palabıyık şöyle devam etti:
"Kendi İçişleri Bakanlığı döneminde Susurluk olayı ile alakalı bugüne kadar gelen olayları neden açıklamadı? Susurluk dosyasında geçen ifadelere karşın herhangi bir açıklama neden yapmadı? Susurluk dosyası Sayın Akşener’in bakanlığı döneminde neden tamamlanamadı?"