Engelini çok sevdiği Kangallarla aştı, ömrünün kalanını onlara adadı
Engelini çok sevdiği Kangallarla aştı, ömrünün kalanını onlara adadı
Sivas’ta geçirdiği trafik kazasının ardından tekerlekli sandalyeye mahkum olan Cüneyt Çaylak, engelini beslediği Kangal köpekleriyle aşmayı başardı.
Sivas’ın kangal ilçesinde yaşayan 37 yaşındaki Cüneyt Çaylak 20 yıl önce geçirdiği trafik kazasıyla sonrası yürüme kabiliyetini kaybetti. Kazanın ardından hayata küsen ve evinden dışarıya çıkmak istemeyen Çaylak, beslemeye başladığı kangal köpekleriyle yeniden hayata tutundu. Çocukluğundan beri çok sevdiği Kangal köpekleriyle vakit geçirmeye başlayan Cüneyt Çaylak, ömrünün kalan kısmını onlara adadı. Kangal yetiştiriciliği zamanla tutkuya dönüşünce babasıyla birlikte üretim çiftliği kuran Cüneyt Çaylak, şimdi burada 30’a yakın köpeği hem eğitiyor hem de yetiştiriyor.
“Köpeklerimle daha çok zaman geçirmek istedim”
Cüneyt Çaylak geçirdiği trafik kazasından bahsederek, “Ben 2003 yılında trafik kazası geçirdim, kaza sorasında yürüme özelliğimi yitirdim. Ben o zamanlar 3-4 sene evden dışarıya çıkmadım, moralim alt üst olmuştu. Dışarıya çıkmak istemiyordum, bu sandalyeye oturmak bana zulüm gibi geliyordu. O süreç evde geçti ama belli bir süreden sonra böyle gitmeyeceğini fark ettim, çarşıya dahi inmiyordum. Benim o zaman 3-4 tane köpeğim vardı. Babama köpeklerimi görmek istediğimi söyledim. Babam beni bahçeye çıkardı, köpeklerimle bir zaman geçirdim ve daha sonra devamlı dışarıya çıkıp köpeklerimle daha çok zaman geçirmek istedim” dedi.
“Sadece ruhsal değil bedensel de iyileştirme sağladı”
Çaylak, kangal köpeklerinin kendisinde hem ruhsal hem de bedensel iyileştirme sağladığını belirterek, “Kangal köpeği sevdası bende vardı ama böyle daha da arttı. Köpeklerle uğraştıkça hem kafamdaki bütün düşüncelerden kurtuldum, sosyal hayata döndüm. Kangal köpekleri bana sadece ruhsal değil bedensel de iyileştirme sağladı. Çünkü tüm günüm benim burada bunlarla geçiyor. Geliyorum sabah buraya yemeklerini veremeye çalışıyorum, yavrular oluyor onlarla burada oyun oynuyorum. Köpeklerin bana hem ruhsal hem de bedensel faydası oldu ”diye konuştu.
“Ben kalan ömrümü onlara adadım”
Çaylak, ömrünün kalan kısmını köpeklerine adadığını ifade edip, “Kangal köpekleri içgüdüsel olarak davranıyor, sahibine karşı çok düşkün canlılar. Benimle çok büyük bir bağları var. Beni dışarıdan gelen her tehlikeye karşı koruyacak içgüdüye sahipler. Ben buraya geldiğimde onlar da mutlu oluyor, onlarla oynadığımda bende mutlu oluyorum. Köpeklerimle beraber bir ömür geçiriyoruz, ben kalan ömrümü onlara adadım. Burada bu ırkı, bu değerleri koruyup gelecek nesillere aktarmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.