Sivas’ta yaşayan ve mücadelesi ile herkese örnek olan DMD kas hastası Muhammed Gökkaya, boccia sporu müsabakalarında aldığı dereceleriyle adından söz ettiriyor.
Sivas’ta yaşayan ve DMD kas hastalığıyla mücadele eden 34 yaşındaki Muhammed Gökkaya azmi ve mücadelesi ile 7’den 70’e herkese örnek oluyor. 3 yaşından beri nadir görülen bu hastalıkla mücadele eden Gökkaya, engelini başarısına engel olarak görmüyor. Yazdığı şiirlerle hayata sımsıkı sarılan Muhammed Gökkaya iki tane de kitap çıkardı. Boccia sporuyla da ilgilenen Gökkaya milli sporcu unvanını taşıyor. Ülkemizde ve yurt dışında düzenlenen çeşitli müsabakalarda dereceler elde eden Muhammed Gökkaya, hiçbir zaman pes etmeden başarısına başarı katıyor. En büyük destekçisi olan annesi Leyla Gökkaya ise oğluna adeta bir bebek gibi bakıyor. Muhammed Gökkaya’nın bütün ihtiyaçlarıyla ilgilenen anne Gökkaya oğlu ile gurur duyduğunu söyledi.
"Hastalığımı bela olarak görmedim"
Kas hastalığıyla mücadele eden Milli Sporcu Muhammed Gökkaya, hastalığını hiçbir zaman bela olarak görmediğini söyleyerek, “Ben DMD kas hastasıyım. Bu hastalık 3 yaşında başlıyor yavaş yavaş ilerliyor. Ben 14 yaşıma kadar yürüyordum ama hastalık daha sonra hızlandı. Yavaş yavaş yürüyememeye başladım ve git gide de güç kaybı oluyor. Ben hastalığımı hiçbir zaman bir bela olarak ya da bir sıkıntı olarak görmedim. Şiirle uğraştım kitap okuyarak geçirdim günlerimi. Boccia sporuna 2014 yılında bu sporla uğraşan bir hocamız vardı onunla tanıştık. Yavaş yavaş sporu daha güzel şekilde yapmaya başladık. Bunun sonucunda da Bursa’da Türkiye birincisi olduk. 2015 yılı Haziran ayında da milli takıma seçildim. Polonya’da düzenlenen dünya kupasına katıldık. Daha sonra çeşitli aktivitelere katılarak dereceler elde ettik" dedi.
"İnsan azmettikten sonra her şeyi başarabilir"
Gökkaya, insanların azmettikten sonra her şeyi başarabileceğini belirterek, “Engelli veya hastalıklı olmak hiçbir şeye engel değildir. İnsan azmettikten sonra her şeyi başarabilir. Engelliler hiçbir zaman evine kapanmamalı ve kendinden utanmamalıdır. Anne babalar da çocuklarından utanmamalı ve hayata bakış açılarının güzel bir şekilde olup her zaman mutlu bir şekilde yaşayıp normal bir insan gibi kendilerini görüp her türlü başarıya odaklanmaları gerekiyor. Annemiz doğduğumuzdan itibaren bütün çocuklarını canını feda edecek düzede seviyordur. Anneler çocuklarının ne durumda olursa olsun en büyük destekçisi olmuştur. Annem beni yatağa yatırıyor döndürüyor, kaldırıyor üzerimi giydiriyor. Her türlü ihtiyacımı görüyor. Annemiz bize bir bebek gibi bakıyor" şeklinde konuştu.
"Oğlumla çok gurur duyuyorum"
Muhammed Gökkaya’nın annesi Leyla Gökkaya ise, “İki çocuğum vardı onlar da bu hastalıktan vefat etti. Çocuğumdan çok memnunum. Benim de şiirim var kitabının içerisinde. Antrenmandayken topunu ben veriyorum o atıyor. Öyle vakit geçiyor. Her insan engelli olabilir. Yolsa yürürken ayağına bir taş gelir düşüp engelli olabilirsin. Engellileri kınamak çok ayıp bir şey. Ben oğlumla çok gurur duyuyorum" diye konuştu.