Esrar ve uyuşturunun önlenemeyen yükselişi - 2

Esrar ve uyuşturunun önlenemeyen yükselişi - 2

Hanifi Dörtgöz Esrar ve uyuşturucu? Esasen bu kelimeleri anmak dahi istemiyoruz, ancak çağımızın adeta virüsü olan başta esrar, uyuşturucu ve bağımlılık yapan tüm zararlı maddeler dünya üzerinde ülkelerin korkulu rüyası olmasa gerek? Maddi manevi bir nesil yok olurken ülkeler olarak bu mücadelelerde yasalar çıkartılıp, ceza-i müeyyidelerin ötesinde tedavi ve rehabilite merkezleri kurularak milyarlarca dolarların da bu insanların yeniden kazanımı için harcandığına şahit olurken, terör örgütlerinin de şu anda bir numaralı gelir kaynakları olmuş ayrıca bu sektörden de rant kovalayanların iş adamı kılığında kara para akladıklarını basın yayın organlarından dahi takip edip, maalesef yaşantıları dizi ve sinemalara da özenti ve marifet gibi uyarlanıp, birazda süsletilip baba rolleri de oynatılarak bir neslin çöküşünü insanlık kendi elleri ile hazırlıyor gibi? Dünya üzerinde artık dev bir sektör haline gelen uyuşturucu trafiğini yönlendiren acımasız insan tacirleri, ahlak çöküntüsü başta olmak üzere bu sayede suç oranlarını arttırmış, hasta uyuşuk, rezil bir nesil ortaya çıkarmış, bu sektörü yönlendirenler, yeni Pazar yerlerine ihtiyaç duyarak gözlerini de ülkemize dikmişlerdir. Maalesef son yıllarda ülkemiz için de aynı sıkıntıları bizler yaşıyoruz değerli okurlar? Yapılan resmi araştırmalara göre ülkemizde uyuşturucu kullanım yaşının 14?lere kadar inmesi yani ilköğretim okullarına kadar inmesi bu illetin v ahamiyyetini bir kez daha gösterip, gençliğimizin ve neslimizin bu durumlara düşmesi aile terbiyesi ve maneviyattan da ne kadar uzak olduğumuzu göstermiş, sokaklar, parklar, karakollar ve hapishaneler evimiz olurken analar da dizlerine vurur hale gelmiştir. Mücadele diyoruz, acaba kolluk güçleri ne kadar daha mücadele edecek? Alttan bir uçlu nesil yetişiyor, sadece yakalamak ve ceza-i müeyyideler acaba nereye kadar? Bölgemiz açısından dahi bakacak olursak, bundan belki yaklaşık 20 yıl önce esrar, uyuşturucu madde satımını ve kullanımını çok az duyar, kamuoyunda da bu insanlar dışlanarak halk ortamlarında dahi yerleri olmazdı. Ancak şimdi neredeyse içmeyen hayıflanır hale gelirken adeta esrar içmek, bir bira içmek ya da bir sigara içmek gibi doğal karşılanır hale geldi maalesef? Geçtiğimiz yıl görüştüğümüz bazı okul müdürleri, aile birliği üyeleri, veliler ve öğrencilerin bu illetten ne kadar muzdarip olduklarını gözlemlemiştik. Gerçi en yetkili ağızlar da bunu söylüyor, yanılmıyorsam geçtiğimiz yıl bir ilköğretim okulunun öğrencileri bir savcımızı ziyaretlerinde esrar ve uyuşturucu ile ilgili sorular yönettiklerinde savcının bu illetin ilçede yaygın olduğunu, neden önlenemediği sorularına da ,polisin görevi olduğunu söylemesi talihsiz bir açıklama olarak görülse de, ilçemizde tehlikenin boyutlarının ne kadar hazin olduğunu işaret etmiş,aslında sayın savcı büyük bir yaraya da parmak basarken,bu açıklamaların okullarında çıkartmış oldukları dergide de yayınlanması öğrencilerin ötesinde velileri dahi tedirgin etmişti.Sayın savcı biraz eksik söylemiş,sadece polisin ve jandarmanın görevi değil bu mücadele; Başta kendilerinin olmak üzere insanlık suçu sayılan bu illetle mücadele hepimizin görevi?Ey insanlar NESİL GİDİYOR NESİL!. Bundan bir yıl önce iki yıl önce yine yazdık? Birçok tespitlerde bulunduk. Özellikle gasp, adam yaralama, cinayet, hırsızlık, fuhuş, intihar gibi etkenlerin altında esrar ve uyuşturucu kullanımının etkisinden bahsediyor uzmanlar? Aynı zamanda çocuklarımızı bu ortamlara iten sebeplerin başında bana necilik, aile içi şiddet, boşanmayla oluşan kopukluklar ve gelişme çağındaki çocuklarımızın bocalama dönemlerinde yapmış oldukları yanlış arkadaş grupları sebep olmakta, maalesef insan tacirlerinin de böylece ekmeklerine yağ sürülmektedir. Bir önceki jandarma bölük komutanı ALİ ÖZCAN ve önceki emniyet müdürleri BAYKAL YORULMAZ, ANDAÇ ÇELEBİ bu konuda çok hassas idi ve birçok başarılı çalışmalar da yaptılar. Hatta Sayın ÇELEBİ yaklaşık yedi ay önce bu konuda bir proje hazırlayarak sivil toplum örgütlerinin de destekleriyle başta öğrencilere, velilere, milli eğitim yetkililerine, sivil toplum kuruluşlarına, esrar, uyuşturucu başta olmak üzere bağımlılık yapan tüm zararlı maddelerle ilgili 12 gün boyunca bilinçlendirme ve bilgilendirme seminerleri vererek, binlerce kitap dağıtılmış bu sayede on binlerce kişilere ulaşılmış ve büyük ses getirmişti. Kolluk güçlerine gerçekten teşekkür ediyoruz. İmkânlar ve yasalar çerçevesinde görevlerini yapmaya gayret ediyorlar ancak ilçemizde biraz daha halkla iç içe olur, ihbarlara biraz daha duyarlı olunursa inanıyoruz ki çok daha başarılı sonuçlar elde edilecektir. İlçemizde kaçakçılık ve narkotik biriminin kurulması özellikle bu konulardaki çalışmaların verimini arttıracaktır. Eğer halk ve devlet olarak insanlığımızı kuşatan bu zehirli sarmaşıktan kurtulmak için elimizde gelenin üstünde bir mücadele vermez isek, daha boool bol HEY GİDİ NESİL HEY derken daha çok hapishaneler ziyaret edilip, mezarlıklarda çoook Fatihalar okunur. SAYGILARIMLA?



Güncel 25.10.2016 05:15:22 0