Genç ölümlerin sebebi kalp krizi değil, kalıtsal kalp hastalığı
Genç yaştaki insanlarda özellikle spor yaparken görülen ani ölümlerin kalp krizi ile karıştırılmaması gerektiğini ifade eden Kardiyoloji Uzmanı, Spor Kardiyoloğu Dr. Uğur Saygısunar, “35 yaş altı erişkinlerde ve ergenlerde görülen ani kardiyak ölümlerin sebebi ekseriyetle kalp krizi değil, kalıtsal kalp hastalıklarıdır. Bu hastalıklar genellikle genetik geçişlidir. Spor yaparken tetiklenebilir. Bu nedenle özellikle yoğun efor gerektiren sporlara başlamadan önce çocukların taramadan geçirilmesi önem taşıyor” dedi.
Son olarak Bodrum’da 19 yaşındaki Bulut Algül’ün spor yaparken aniden rahatsızlanarak yaşamını yitirmesi ile gündeme gelen, genç yaştaki kalp krizi kaynaklı ölümlerle ilgili, vatandaşların yanlış bir algıya sahip olduğunu dile getiren Medicana International İzmir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı ve Spor Kardiyoloğu Dr. Uğur Saygısunar, bu ölümlerin sebebiyle ilgili bilgi verdi.
Sebep kalp krizi değil
Ani kardiyat ölümlerin sebebinin yaşla birlikte değişkenlik gösterdiğini ifade eden Kardiyoloji Uzm. Dr. Uğur Saygısunar, “35 yaş altı genç erişkinler ve ergenlik çağındaki gençlerimiz için söylemek gerekirse bu grupta biz kalp krizini çok nadir görürüz. En sık gördüğümüz ani kardiyak ölümlerin sebebi kalıtsal kalp hastalıklarıdır. Örneğin, kardiyomiyopatiler dediğimiz, kalp kasını tutan ve daha sonrasında kalbin elektrik sistemini etkileyen ölümcül ritim bozukluklarına sebebiyet veren hastalıklar. Ya da kalp kasını tutmayan sadece kalbin elektrik sistemini tutan yine genetik bazı hastalıklar var ve onlar da ölümcül ritim bozukluklarına neden oluyor” diye konuştu.
Sporla tetiklenebilir
Özellikle genç yaştaki insanlarda kalıtsal kalp hastalıklarının sporla birlikte tetiklenebildiğini ifade eden Uzm. Dr. Uğur Saygısunar, “Ağır egzersizle birlikte altta yatan kalp hastalığı tetiklenerek ölümcül ritim bozuklukları oluşabilir. Ama sadece sporla birlikte düşünmemek gerekir. Bir genç, uyurken ya da ders çalışırken de bu ani kalp ölümleri görülebilir. Bu nedenle ailelere iş düşüyor. Aileler öncelikle kendilerine dönüp bakmalı. Ailede kalp hastalığı varsa, ani kardiyak ölümü varsa, özellikle de 50 yaş altında bu ölümler yaşanmışsa dikkat etmeli. Bu durumda aileyi de taramamız gerekiyor. Ve eğer altta yatan kalıtsal kalp hastalığı tespit edilirse tedavi etme yoluna gidiyoruz. Kişinin egzersiz ve spor şeklini yeniden güncelliyoruz. İkinci bir risk grubu da egzersiz yaparken şikayeti olan, örneğin göğüs ağrısı olan, nefes darlığı olan ya da bayılma şikayeti olan kişiler. Bu kişileri de ayrıca değerlendirmek gerekiyor” diye konuştu.
Yüzde 80 oranında semptom olmuyor
Uzm. Dr. Saygısunar, ani kardiyak ölümlerinin yüzde 80’inin hiçbir belirti vermediğine dikkat çekerek, o nedenle herhangi bir şikayeti olmasa bile kişinin altta yatan bir risk faktörünün varlığının tespiti açısından taramadan geçirilmesi önem arz ediyor. Çok kolay ulaşılabilen tarama yöntemleri var. Bu yöntemlerin duyarlılığı çok yüksek ve istediğimiz verimi alabiliyoruz. Yani ani bir kardiyak ölüm meydana gelmeden bunu tespit edebiliriz.