Görmeyen öğrencilerin gözleri oluyorlar
Sakarya’da görme engelli kızını üniversite sınavlarına hazırladıktan sonra psikoloji kazanmasına yardımcı olan fedakar anne, diğer görme engelli öğrenciler için seferber oldu. Yaklaşık 6 yıldır gönüllülerden oluşan ekiple öğrencilere destek veren anne kendilerine özel bir yer olması için yetkililerden yardım istedi.
Görme engelli kızına derslerinde destek olarak Sakarya Üniversitesi Psikoloji Bölümünü kazanmasını sağlayan Nilüfer Usuk, diğer görme engelli öğrenciler için seferber oldu. Yaklaşık 6 yıldır gönüllü öğrenciler, eğitmenler ve ebeveynlerle görme engelli öğrenciler etüt tarzında eğitim desteği görüyor. Kimi zaman gençlik merkezleri kimi zaman ise Yeni Atatürk Stadı’nın altında yer alan kütüphanede ek ders gören öğrenciler, sabit bir yerlerinin olmamasından dolayı yetkililerden yardım istedi. Kanser hastalığı sebebiyle iki gözünü de kaybeden yüzde yüz görme engelli olan 12. Sınıf öğrencisi İsmail Hamza Şirin, gözlerinde olan engelin derslerinde olan başarısını etkilemediğini dile getirdi. Şirin, farklı yerlerde ders işlediklerini belirterek yetkililerden kendisi gibi görme engelli öğrencilerin bu kurstan faydalanmaları için sabit bir yer istediğini aktardı. Stadın altında bulunan kütüphanede ders yaptıklarını belirten Sakarya Üniversitesi Psikoloji Bölümü birinci sınıf öğrencisi ve görme engelli Sudenaz Usuk ise maçların olduğu zamanlarda derslerin iptal olduğunu bu sebeple eğitimlerin aksadığını dile getirdi.
“Amacımız onların eğitimi ve toplumda varlıklarını daha çok hissettirmelerini sağlamak”
Yaklaşık 6 yıldır gönüllü öğrenciler, eğitmenler ve ebeveynlerle görme engelli öğrenciler etüt tarzında eğitim desteği veren Nilüfer Usuk, “Yaklaşık 6 yıldır gönüllü olarak görme engelli öğrencilere, toplum gönüllüleri ve üniversite öğrencileriyle birlikte etüt tarzında ders çalıştırıyoruz. Şuan stadın altında bulunan kütüphanede ders yapıyoruz kendi yerimiz olmadığı için. Buradaki amacımız, ne kadar görme engelli öğrenciye ulaşabilirsek onların hayatına ne kadar dokunup onlara destek olabilirsek o kadar mutlu olacağız. Amacımız öncelikle onların eğitimi aynı zamanda toplumda varlıklarını daha çok hissettirmelerini sağlamak. Çünkü engellileri toplum içinde çok fazla göremiyoruz, görmediğimiz içinde onlar da çekiniyorlar ve topluma giremiyorlar. Çünkü farklı gözlerle bakıldıklarını hissediyorlar, acındıklarını görüyoruz. Bizde bunları kırmak için uğraşıyoruz. Sakarya bu noktada görme engellilerle ilgili yapılan çok fazla bir şey maalesef yok. Olmadığı içinde biz özel anneler yani ebeveynlerle birlikte gönüllü olarak bu çocukların varlığını topluma göstermek istiyoruz. Biz varız, birlikte yaşıyoruz ve bizi görmelerini istiyoruz, biz görünmez değiliz” dedi.
“Biz anneyiz, anneler olarak çocuklara bir hayat sunmak istiyoruz”
Yer sıkıntısı yaşadıkları için sabit bir yer istediklerini belirten Usuk, “Yerel yönetimden özellikle büyük bir destek istiyoruz. Çünkü biz yer bulamadığımız için hafta içi bu dersleri yapamıyoruz. Yer istememizdeki en büyük ve tek sebep biz anneyiz, anneler olarak çocuklara bir hayat sunmak istiyoruz. O çocukların bağımsız yaşamalarını istiyoruz. Bunu yapabilmemiz içinde biz özel annelerin bir yere ihtiyacı var. Bizim başka bir şeye ihtiyacımız yok çünkü biz zaten bu işi yapıyoruz” diye konuştu.
“Biz onların derslerine ek olarak takviye yapıyoruz”
Görme engelli öğrencilere gönüllü olarak eğitim veren sosyal hizmet uzmanı Ebru Selçuk, “Görme engelli çocuklar maalesef okullarında yeterli desteği almıyorlar. Çok fazla ihmal ediliyorlar o yüzden bizde onların derslerine ek olarak takviye yapıyoruz. Burada gönüllü ihtiyacımız çok fazla ihtiyacımız olmuyor çünkü çok fazla gönüllü olmak isteyen insanlar var ve dört yıldır öğrenciler geliyorlar destek oluyorlar. Ancak bu sürede de hep yer konusunda sıkıntı yaşadık. Sürekli gençlik merkezi, kütüphane bir orada bir burada çalışıyoruz buda derslerin düzenini çok fazla etkiliyor” şeklinde konuştu.
“Herhangi bir teknolojinin kullanılması gerektiğinde ben devreye giriyorum”
Öğrencilere brail ile bilgisayar derslerin veren özel eğitim öğretmeni ve görme engelli İbrahim Bingül, “Ben özel eğitim öğretmeni olarak görev yapıyorum. Temel olarak uyarlama yapıyoruz derslerimizle ilgili aynın zamanda brail, bağımsız hareket ve bilgisayar derslerini ben doğrudan yürütüyorum. Onun dışında derslerle ilgili bir anlatımla alakalı güçlük yaşandığında o dersin uyarlanmasında eğitimci arkadaşlarıma destek sağlıyorum. Örneğin bir matematik derslerinin somutlaştırılması ya da onunla ilgili herhangi bir teknolojinin kullanılması gerektiğinde ben devreye giriyorum” ifadelerini kullandı.
“Gözlerimin engeli bana hiçbir sıkıntı yaşatmadı ve derslerimde de gayet başarılı bir öğrenciyim”
Görme engeline rağmen derslerinde başarılı olduğunu ve yer sıkıntısı yaşadıklarını belirten yüzde yüz görme engelli 12. Sınıf öğrencisi İsmail Hamza Şirin, “Ben yüzde yüz bir görme engelliyim, iki gözümde protez ve nereden baksanız 7-8 yıldır görme engelliyim. Bir kanser hastalığı sebebiyle gözlerimi kaybettim. Gözlerimin engeli bana hiçbir sıkıntı yaşatmadı ve derslerimde de gayet başarılı bir öğrenciyim. Bence bir insanın engeli olması onu hiçbir yolda zorlamaz sadece hayat farklılığı yaşatır. Burada eksik olduğum tüm derslerden gönüllü öğrenciler sayesinde yardım alıyorum ve derslerimi tamamlayabiliyorum. Burada ayrıca görme engelli eğitimlerimi de tamamlayabildim baston, bilgisayar gibi eğitimlerde aldım. Mekanımız olmadığı için sürekli sıkıntı yaşıyoruz. İnşallah bu konuşmam devlet nezdinde güçlü kişilere giderse ve kendimize özel bir mekan olursa çok daha güzel olur” ifadelerini kullandı.
“Aileler, engelli çocuklarından hiçbir zaman umutlarını kesmesinler”
Sakarya Üniversitesi Psikoloji Bölümü birinci sınıf öğrencisi ve görme engelli Sudenaz Usuk ise “Annem bana çok destek oldu. Yapamayacağımı söylediğimde yapabilirsin diyerek kendime olan inancımı arttırmamı sağladı. Okulumda öğretmenlerim, arkadaşlarım ve gönüllüler çok destek oldu hepsine teşekkür ediyorum. Öncelikler engellilere kendilerine inanmalarını söylemek istiyorum. Eğitimden hiçbir şekilde vazgeçmemeleri gerekiyor çünkü eğitimsiz bir toplum asla olmaz. Okula gidip ders çalışıp kendilerini sürekli geliştirsinler. Aileler, engelli çocuklarından hiçbir zaman umutlarını kesmesinler, onların okuya bileceklerine inansınlar, onların okumaları ve eğitimleri için ellerinden geleni yapsınlar. Yetkililere bu konuda daha duyarlı olmaları gerektiğini ve eşit erişim için ellerinden geleni yapmaları gerektiğini söylemek istiyorum. Şuanda bir yerimiz yok ve bunun sıkıntısını çok yaşıyoruz. Mesela statta maç olduğu zamanlarda ders yapamıyoruz ve öğrencilerimizin eğitimleri aksıyor” dedi.
