İSTANBUL - Medipol Üniversitesi Parkinson Hastalığı ve Hareket Bozuklukları Merkezi (PARMER) Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Zırh, "Bugünün özelliği 1.000'inci beyin pili takılması ameliyatı olması. Pilin takılma işlemi yaklaşık 3-3,5 saatlik bir işlem. Beyin pili ameliyatını hastalarımız uyanık gerçekleştiriyoruz. Bu operasyonu hastalarla konuşarak, karşılıklı sohbet ederek, yardımlaşarak yapıyoruz." dedi.
Türkiye'de tıpta tedavi alanında ilk Guinness Dünya Rekoru'nu kıran Doç. Dr. Ali Zırh, bugün Medipol Mega Hastanesi'nde 1.000'inci Parkinson ameliyatını gerçekleştirdi.
Erzincan'da yaşayan Uğur Bagav'ın titreme şikayetleri bundan 12 yıl kadar önce 20'li yaşlarında iken başladı. Hastalığını "esansiyel tremor" olarak bilen Bagav, Parkinson olduğunu Doç. Dr. Ali Zırh ile tanışınca öğrendi.
Hastalık bulguları giderek ilerleyen ve günlük yaşamı olumsuz etkilenen Bagav, son yıllarda bacaklarda titreme, yürüme güçlüğü ve denge problemleri de yaşamaya başladı. Bu durum onu sosyal hayattan kopardı ve toplumdan uzaklaşarak yaşamaya başladı.
Yaşlılık hastalığı olarak bilinen Parkinson'a çok genç yaşta yakalanan 34 yaşındaki Uğur Bagav'ın ameliyatı bugün Medipol Mega Hastanesi'nde Doç. Dr. Ali Zırh ve ekibi tarafından başarılı şekilde gerçekleştirildi.
Genç Parkinson hastası beyin pili tedavisi ile eski sağlıklı günlerine yeniden dönmek isterken, en büyük arzusunu ise 3 aylık bebeğini doya doya sevmek ve kucağına almak olarak açıkladı.
- "Beyin pili ameliyatını hastalarımız uyanık gerçekleştiriyoruz"
Ameliyat sürecine ilişkin bilgi veren Doç. Dr. Ali Zırh, gerçekleştirilen ameliyatın "beyin pili takılma ameliyatı" olarak açıklanabileceğini söyledi.
Tıptaki adıyla nöromodülasyon sürecinin detaylarından bahseden Zırh, şu bilgileri verdi:
"Bu sistem sayesinde pili programlayarak, beynin içine elektrik akımı verebiliyor ve bu akımın özelliklerini değiştirebiliyoruz. Böylelikle de özellikle başta Parkinson hastalığı gibi hareket bozuklukları olmak üzere, titremelerde, vücut kasılmalarında eğer hastalar tıbbi tedaviye yeterli yanıt vermiyorlarsa, önemli ölçüde klinik iyileşme sağlayabiliyoruz. Beyin pili ameliyatını hastalarımız uyanık gerçekleştiriyoruz. Bu operasyonu hastalarla konuşarak, karşılıklı sohbet ederek, yardımlaşarak yapıyoruz.
Ameliyat masasında kafatasına birer küçük delik deliyoruz ve içeriye ilerlettiğimiz elektrotlarla hem beyindeki hücrelerin sesini dinliyoruz, hem fizyolojik haritalama işlemini yapıyoruz. Böylelikle de hastalıktan sorumlu hücrelerin yerini bulabiliyoruz. Hastamız da hem beynin sesini dinlemekte bizimle birlikte oluyor, hem de hissettiklerini bizimle paylaşıyor. "
- "Pilin takılma işlemi yaklaşık 3-3,5 saatlik bir işlem"
Zırh, Parkinson hastalığının genellikle ileri yaşlarda görüldüğüne dikkati çekerek, 62-65 yaş üzeri her 200-300 kişiden birinde görüldüğünü dile getirdi.
"Ancak hastaların yüzde 5-10'unda 50 yaşın altında görülebiliyor." diyen Zırh, bugün ameliyatı gerçekleştirilen hastanın da bu hastalardan biri olduğunu anlattı. Zırh, 34 yaşındaki bu hastanın yakınmalarının yıllar içinde arttığını belirterek, şu bilgileri verdi:
"Öncelikle titremenin önde olduğu bulgular zaman içinde giderek ilerliyor. Her türlü tıbbi tedaviye yeterli yanıt vermediği için de bugün kendisine beyin pili ameliyatı yapıyoruz. Bugün hareket bozukluklarında 1.000'inci beyin pili takılması ameliyatını yapıyoruz. Uyguladığımız sadece beyin pili değil, lezyon cerrahisi dediğimiz, lazere benzeyen yakma yöntemiyle de yaptığımız ameliyatlar, eski yıllarda vardı.
Toplam vaka sayımız böylelikle 1.500'ü geçti ama bugünün özelliği 1.000'inci beyin pili takılması ameliyatı olması. Pilin takılma işlemi yaklaşık 3-3,5 saatlik bir işlem. Bu sürenin sonunda hasta odasına çıkacak ve önümüzdeki günlerde bu pilin programlanması işlemi başlıyor. Bu da yaklaşık 2-3 haftalık bir süreç."
- "Beyin pili ameliyatını, 'hastalığın saatini geri almak' olarak tanımlayabiliriz"
Beyin pili tedavisini, "hastalığın saatini geri almak" olarak tanımlayan Zırh, 10 yıllık bir hastanın ameliyatla, hastalığın birinci, ikinci senesine geri getirilebildiğini, bağımsız yaşayamayan, başkalarının desteği ile yaşayan hastaların, yeniden bağımsız olması, zaman zaman mesleklerine geri dönmeleri anlamına geldiğini söyledi.
Doç. Dr. Ali Zırh, Türkiye'nin hem jeopolitik özellikleri hem kültürel özellikleri hem de son zamanlarda tıptaki gelişmeleri ile giderek yükselen bir yıldız olma niteliği taşıdığını belirterek, "Uluslararası alanda çok fazla hastamız var. Medipol Üniversitesi PARMER'de deneyim, teknoloji, servis kalitesi, uluslararası referans gibi özellikleri ile giderek artan yabancı hastamız bulunuyor." ifadelerini kullandı.
