Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, kadınların çalışma hayatında yaşadığı sıkıntılara dikkat çekerek, “Kadının yaşadığı sıkıntılar, onu çalışma hayatından koparabliyor” dedi.
Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Arslan, Hak-İş Kadın Komitesi tarafından düzenlenen “Çalışma Hayatında ve Sendikal Hayatta Kadın” konulu eğitime katıldı. Emek Konukevi’nde gerçekleştirilen eğitim programında konuşan Arslan, kadının çalışma hayatındaki yaşadığı sıkıntılar ve çözümlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Arslan, çalışanlara karşı şiddet ve tacizin kabul edilemez olduğunu, kadınlara yönelik kötü muamelenin önlenmesi için ILO C190 sözleşmesi çerçevesinde şiddete sıfır tolerans belgesini imzaladıklarını ifade ederek, "Bizim örgütlü olduğumuz yerlerde bu konuda sendikada yaptığımız gibi ortak bir irade beyanına zorlamamız gerekiyor. Kadınların çalışma hayatına dahil oldukları kadar çalışma hayatında kalmalarını sağlamak için bunu söylüyorum. Çünkü çoğu kadın, belirli zamanlarda çalışma hayatına ihtiyaç hissederek dahil oluyor. Sonra bir kısım nedenler onun çalışma hayatından kopmasına sebep oluyor. Bunlardan bir tanesi de kendilerini güvende hissetmemeleridir. Çaresizlikten çalışmaya başlayan kadının yaşadığı sıkıntılar, kadını çalışma hayatından koparabiliyor” ifadelerini kullandı.

“Gençlerin evlenmeden birlikte yaşama anlayışının Türk aile yapısını nasıl tehdit ettiğinin farkındayız”
Kadının çalışma hayatında ayrımcılık, şiddet ve tacize karşı güvencesi olması gerektiğini belirten Arslan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Gençlerin evlenmeden birlikte yaşama anlayışının Türk aile yapısını nasıl tehdit ettiğinin farkındayız. Aile kavramımızı sarsmaması için evlenmelerini teşvik ediyoruz. Çocuk sahibi olan kadının çalışma hayatından kopmaması için ona her türlü desteğin sağlanmasını talep ediyoruz. Bütün bu taleplerimizin hayata geçirilmesi aslında bizim hedeflediğimiz kadın-erkek, çalışma hayatında birlikte güvenceli olarak hayatımızı devam ettirmeyi sağlayacaktır. O nedenle kadınların çalışma hayatında kendilerini güvenli hissetmeleri, gelecekleriyle ilgili güvenli hissetmeleri için sadece bu tedbirlerin alınması değil, aynı zamanda aile hayatını uyumlu hale getirecek tedbirleri de almamız gerekiyor.”

“Bir çocuğun kreşe bırakılmasının maliyeti asgari ücretin yarısı”
Arslan, memur çocukları için kreş hizmeti verildiğini ama işçi çocukları için kreş hizmetinin olmadığının altını çizerek, “En önemli sorunumuz kreş sorunu. Biz Hak-İş olarak konfederasyonumuzla ve Hizmet-İş sendikamızla özellikle çocuk sahibi olan kardeşlerimizin sadece kadın için değil, babaya da kreş yardımı çalışmamız var. Bunları ciddi şekilde de arttırıyoruz. Her çocuk için 6 yaşına kadar ciddi şekilde kreş yardımımızı yapıyoruz. Ama sendikalarımızın yaptığı sözleşmelerde ne yazık ki kamu kurumları dahil bu kreş yardımlarını kabul ettiremiyoruz. Belediyelerde memurların çocukları için kreş var, işçi çocukları için yok. Bir çocuğun kreşe bırakılmasının maliyeti asgari ücretin yarısı” diye konuştu.