"Hatay Devleti Resmi Gazetesi" kitabı Hatay’da tanıtıldı
"Hatay Devleti Resmi Gazetesi" kitabı Hatay’da gerçekleşen panelde tanıtıldı.
Basın İlan Kurumu (BİK), Fransız işgalinden sonra 2 Eylül 1938’de İskenderun sancağının bağımsızlığını ilan etmesi ile kurulan Hatay Devleti’nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne katılma kararı aldığı 29 Haziran 1939 tarihine kadar olan sürede aldığı kararları bir kitapta topladı. BİK yayınlarından çıkan ve Prof. Dr. Zakir Avşar ile Doç. Dr. Mücahit Küçükyılmaz imzasıyla yayımlanan "Hatay Devleti Resmi Gazetesi" kitabı Hatay’da gerçekleşen panelde tanıtıldı.
BİK Genel Müdürü Rıdvan Duran, “Birilerine Hatay’ın siyaset malzemesi yapılmayacağını, fitne meselesi yapılmayacağını resmi evraklarla birlikte göstermiş olduk” dedi.
Basın İlan Kurumu’nun 61 yıllık bir kurum olduğunu söyleyen BİK Genel Müdürü Rıdvan Duran, panelde yaptığı açılış konuşmasında “Zakir ve Mücahit beyin emekleriyle hazırlanmış Hatay Devleti’nin resmi gazetelerinin tıpkıbasımı ve Latinize edilmesini sağladık. Hocamızın değerli çalışmaları ile bunu kitap haline getirdik. Daha öncesinde de Ayasofya, 15 Temmuz gibi kitaplarımız oldu. Bunlar sadece gazetelerde kalmasın, biz bunları gün yüzüne çıkaralım, tarihe tanıklık etsinler istiyoruz. Hatay Devleti Resmi Gazetesi kitabının bu döneme gelmesi aslında iyi oldu. Bir takım fitne fesat tohumlarının ekildiği, bir dönemde Hatay’ın bir Türk devleti olduğunu, istiklalini kazanmış insanların anayurda bağlanmasının dönemini anlatan ve o dönemde bu mecliste alınan kararların resmi gazetede yayınlanmasıyla ilgili somut belgeleri yayınlamış olduk. Birilerine Hatay’ın siyaset malzemesi yapılmayacağını, fitne meselesi yapılmayacağını resmi evraklarla birlikte göstermiş olduk, bu konuda çok önemli bir çalışma oldu” dedi.
Hatay’ın çok stratejik bir coğrafya olduğunu ifade eden Hatay Valisi Rahmi Doğan ise, “Hatay bugün Türkiye’nin güneyinde Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde oluşturulmaya çalışılan terör koridorunun önüne bir set gibi durmakta. Bugün eğer PKK terör örgütünün Akdeniz bağlantısı kurulamamış ise, bunun tek sebebi Hatay’ın stratejik önemidir. Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, Tayfur Sökmen ve arkadaşları o gün bu durumu görerek Hatay’ın ne kadar önemli olduğunu ve Anavatan’a katılmasının ne kadar önemli olduğunu görmüşler ve bunun mücadelesini vermişler. Bu kapsamda Basın İlan Kurumu’nun yaptığı güzel bir çalışma, çok güzel bir eser ortaya çıktı. Bu eserde, o günkü Hatay ile ilgili, sosyal yapı, ekonomik, ticari yapıyla ilgili nelerin yapıldığı ne tür kararların alındığı ile ilgili güzel bilgiler veriyor. Emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum” dedi.
AK Parti Hatay Milletvekili ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman ise, Anavatan’a katılmadan önce kurulan Hatay Devleti Meclisi’nin 40 kişiden oluştuğunu belirterek, “Bu mecliste, 22 Sünni Türk, 9 Arap Alevi’si, 2 tane Sünni Arap, 5 tane Ermeni ve 2 tane de Rum Ortodoks milletvekilimiz vardı. 40 kişiden oluşan bu milletvekilleri, Hatay Devleti’nin Meclisi’nde, Hatay anavatana katılsın mı, katılmasın mı oylamasında oybirliğiyle ‘Evet biz Türkiye’ye, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e katılmak istiyoruz’ dedi. Hepsini minnetle ve şükranla anıyoruz. General Şükrü Kanatlı önderliğindeki kahraman Türk askerimiz bizim Kurtuluş Caddesi’nden Antakya’ya girdiğinde Hataylılar, onları bir tane pankartla karşıladılar. O pankartta ‘Sen ben yok biz varız’ yazıyordu. İşte Hatay’ı Anavatana kazandıran ruh ‘biz’ ruhudur. Bugün de bu ruha her şeyden çok ihtiyaç var. Hatay’ın mesajı çok nettir bir ve beraber olduğumuzda her zaman büyüyeceğiz ve inşallah Cumhuriyetimizi çok daha ileri noktaya getireceğiz” dedi.