Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi’den; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ konulu söyleşi
Eskişehir Türk Ocağı’nın ‘online’ yayınına canlı olarak Bağdat’tan katılan Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihi; ‘Irak Türklüğünün geleceği’ için tarihi önemi değer bir konuşma yaptı.
Salihi Osmanlı Cihan devletinin Irak bölgesinden çekilmesinden bugüne kadar Türkmenlerin çektiği ızdırapların, katliam ve mezalimin sebebinin, Türklük, Türkçülük yapmaları ve Milli Şuura dönük işlerde bulunmaları olduğunu anlatarak, "Mezhepsel bölünmelere taviz vererek dış devletlerin yardımlarıyla makamlar ve mevkiler kazanabilecekken buna fırsat vermedik. İlk defa mezhep ve parti ayrımlarını bir tarafa bırakarak 8 Türkmen milletvekili olarak Mustafa Kazımi ile hükümet kabinesi açıklandıktan sonra görüşme tertip ettik. ‘Neden kabinede Türkmen bir Bakana yer vermediniz’ sorusunu sorduk ve cevabı ise; ‘Kendisinin görüşünün, bakanlıklarda Türkmenlere de haklarının verilmesi olduğu, fakat diğer kabine üyelerinin, güçlerin kendi koltuklarından taviz vermemeleri sonucunda, Türkmenlerin bu haktan mahrum kaldılar’ cevabı oldu. Irak’ta yeni kurulmakta olan Mustafa Kazımi hükümetinde; 2003’ten bu tarafa olduğu gibi, yine Türkmenler yok sayıldı’’ dedi.
Irak Türkmen Cephesi lideri ve Kerkük Milletvekili Erşad Salihî, ‘’Devlet yönetecek olan Bakanlıklara mezhepsel olarak yaklaşan kesimler, kendi bakanlık koltuklarının sayıca eksilip, Türkmenlere gidecek olmasına rıza göstermediler ve bunu engellediler. Irak Türkleri 17 senedir Irak’ın bütünlüğüne hizmet etmişken, hükümet Türkmenleri görmezden gelmeye devam ettiği taktirde, bizleri istemediği anlamına gelir. Irak hükümeti ile ilişkilerimizi gözden geçireceğiz. Bağdat, biz Türkmenleri ayrıma tabi tutuyor. Şii Araplara 12 bakanlık, sünni Araplara 6 Bakanlık, Kürt’lere 3 bakanlığın, Hristiyan azınlıklara 1 Bakanlığın verildiği yerde; Irak’ın aslî unsuru olan biz Türklere, bir Bakanlığın dahi çeşitli ayak oyunlarıyla verilmemesini kabul etmemiz mümkün değildir. 2004’ten itibaren Telafer’in boşaltıldı. Orada yaşayan nüfusun Necef, Kerbela ve Türkiye’ye dağılmış vaziyettedir. Bu nüfusun tekrar toplanması için projeler geliştirdik. Bunları Bağdat’a ve Ankara’ya sunduk. (Covid-19) salgını sonrasında yeni adımlar atılabileceğinin müjdesini veriyorum. Telafer insanımız diğerlerinden farklıdır. Çalışkandır, üretkendir. İşi ve ticareti severler. Her yerde başarı kaydeden bir millettirler. Telafer’in yeniden inşası için en büyük yükün yine Telafer Türkmenlerine düşmektedir. Telaferlilerin memleketlerine döndükleri taktirde, Türkmen Cephesi olarak desteklerini esirgemeyeceklerinin taahhütünü veriyorum’’ dedi.