İş insanı Arıkan: "Tavuk ve yumurtada enflasyonu düşürmenin yolu ithal ham maddelerin azaltılmasıdır"
İş insanı Arıkan: "Tavuk ve yumurtada enflasyonu düşürmenin yolu ithal ham maddelerin azaltılmasıdır"
Türkiye’nin yağ sektörünün öncü kuruluşlarından İzmir merkezli Erim Arıkan Yağ Anonim Şirketinin kurucusu Erim Arıkan, "Soframızdaki yumurta ve tavuk fiyatlarındaki artışın en büyük sebebi, yem maliyetlerindeki ithalata bağımlılığın fazlalığıdır" dedi.
Erim Arıkan Yağ A.Ş. kurucusu Erim Arıkan, İzmir ve Gaziantep’te bulunan fabrikalarında hayvanlar için yemlik bitkisel asit yağı ürettiklerini söyledi. Arıkan, “Türkiye’de hayvancılık sektörünün her geçen gün biraz daha büyümesiyle yemlik ham madde ihtiyaçları arttı. Biz, İzmir’de ve Gaziantep’in Nizip ilçesinde bulunan yemlik yağ üretim fabrikalarımızda yılda 20 bin tondan fazla ürettiğimiz yemlik bitkisel asit yağı ile her yıl milyonlarca tavuğun gelişmesine fayda sağlıyoruz. Bu ürünler tamamen organik olup ve yerli tohumlardan elde edilip GDO’lu soyanın en önemli alternatifidir. Yemlerde kullanılan yağlar hayvan yemine yüzde 5 oranınca katılıyor ve kanatlı hayvana enerji veriyor. Ülkemizde hala yemlerinde hiç asit yağı kullanmayıp ithal edilen GDO’lu soya yağı kullanan üreticiler var. İthal GDO’lu soya yağındaki enerji 9 bin kalori iken yerli ve organik üretilen asit yağında ise 7 bin 500 kalori seviyesindedir. GDO’lu soya yağı döviz bazlı olup asit yağı ise tamamen ülkemizde üretilen organik bir enerji kaynağıdır. Soya yağına göre yüzde 20 enerji verimi daha az ancak maliyeti ise yüzde 40 daha uygundur. Yem üreticileri arasında hala tamamen GDO’lu soya yağı kullanıp asit yağı kullanmayan firmalar vardır. Bu firmalar ithal edilen GDO’lu soya yağları ile hem enflasyonun yükselmesine hem de ithalata bağımlılığımıza sebep olmaktadır. Ayrıca GDO’lu ürünlerin insan ve hayvan gıdasına zararlı olduğuna dair çok önemli çalışmalar mevcuttur" dedi.
"Tavuk kaliteli ve ucuz yem yerse, biz de kaliteli ve ucuz et-yumurta tüketiriz"
Tavuğun en önemli enerji kaynağının yemin içine eklenen yemlik yağlar olduğunu belirten Erim Arıkan, bu yağ sayesinde tavuğun yüksek protein elde ettiğini ve hızlı üremesine katkı sağlandığını dile getirdi. Arıkan, “Ayçiçek yağlarının rafinasyonu aşamasında elde edilen asit yağları, hayvan yemine katılarak tavuğa veriliyor. Tavuğa ne kadar kaliteli yem yedirirsek, biz de soframızda o kalite ölçüsünde tavuk eti ve yumurta tüketiriz. Ancak hem kaliteli hem ucuz yumurta ve tavuk tüketmemizin yolu ithal yemlik yağlara olan talebin azaltılmasıdır” diye konuştu
Erim Arıkan Yağ A.Ş.’nin her yıl Türkiye’nin dört bir yanındaki öncü tavuk üreticilerine 20 bin tondan fazla yemlik asit yağı tedariği sağladığını açıklayan Arıkan, şöyle konuştu:
“Bizler ülkemizde ürettiğimiz bu yağların bir kısmını Türkiye’deki büyük üreticilere satarken bir kısmını ise ihraç ediyoruz. Ürettiğimiz asit yağlarını kullanmayan yem üreticileri GDO’lu soya yağı ithal ederek hem maliyetlerini yükseltip enflasyonun yükselmesine sebep oluyor hem de ithalata olan bağımlılığımızı arttırıyor. Türkiye’de son yıllarda enflasyonun arttığı en önemli gıda ürünleri tavuk eti ve yumurtadır. Yem maliyetlerinden şikayetçi olan orta düzey tavuk ve yumurta üreticileri çözümü ülkemizde üretilen yerli ve organik asit yağlarında aramamaktadır. Üreticiler GDO’lu soya yağının yüzde 40 ek fiyat maliyetini günlük ürettikleri milyonlarca tavuğa kıyasladığında yumurta başı maliyetin çok gülünç seviyelerde kaldığını düşünüyorlar. Çünkü kendi elde ettikleri sabit kâra odaklanmış durumdalar. Buna engel olmak için biz ürün kapasitemizi ve ürünlerimizdeki enerji kalorisini arttırmak için çabalıyoruz. Ancak yerli yem üreticilerimizden aynı hassasiyeti göremiyoruz. İsrail’deki yemciler Türkiye’den asit yağı ithal ederken yerli üreticilerimizden hala ithal ürünü tercih edenler çok yüksek seviyededir".
Türkiye’de üretilen 1 adet yumurtanın yaklaşık 220 gram yemden elde edildiğini ve bu yemin içerisinde 10 gram yemlik yağ bulunduğunu belirten Arıkan, "Türkiye’deki yumurta üretimi kıyaslandığında yerli soya ekiminin uzun vadede çiftçiye verilecek sürdürülebilir desteklerle arttırılması gerek. Bu vadede ise illa ki ithal soya yağına ihtiyaç duyulacak ancak bunun minimum ihtiyaç seviyelerine indirgenmesi için yerli asit yağı kullanımının arttırılması gerekir" dedi.