Yıllar önce (1994) Ereğli?de Engelliler ile ilgili bir toplantıya katılmıştım. Toplantıdan sonra ise bir arkadaş İvriz Kaya Kabartmasını görmeden gitmenin yanlışlığını anlatmaya çalışıyordu. Kendisi de bir zamanlar adı İvriz Köy Enstitüsü olan Öğretmen Okulu mezunuydu. Bizler Kaya Anıtı bahane eski okulunu görmek istiyor, diye arkadaşa takılmıştık. Aslında bizlerde görmek istiyorduk. Onun için Beyaz Kiraz bahçelerinin arasından geçerek Ereğli?ye yaklaşık 17km uzaklıktaki İvriz köyüne doğru yola çıktık. Yola taşan yeşillikler içerisinde ilerlerken zaten her içinden geçişte Osmaniye?ye benzettiğim Ereğli?nin güzelliğine bir kez daha şahit oldum.Toros Dağlarının eteğinde kurulmuş olan İvriz?e doğru yaklaşırken sağ tarafınızda Osmaniye?nin Kel Daz Tepesi gibi ağaçsız kayalık yerleri görüyorsunuz. Zannedersiniz o dağlarda ağaç yetişmiyor. Sol tarafınızda ise alabildiğince yeşil İvriz vadisini ve Barajını görüyorsunuz.Tek gidiş geliş yoldan adı Aydın Kent olarak değiştirilmiş olan İvriz Köyüne ulaşıyorsunuz. Sizi zaten Alabalık lokantaları hemen karşılıyor. Az daha yukarılara çıktığınızda sol tarafa ok işareti Halkapınar (Zanapa) İlçesini sağ taraf ise Kaya anıtını gösteriyor.Kaya Kabartması istikametine doğru gittiğinizde mesire alanları görüyorsunuz. Terk edilmiş tabelasında Aydın Kent İlk Öğretim Okulu yazan küçük bir binanın önündeki bahçeye arabanızı park ediyorsunuz.İlk gördüğümde çok ilginç gelmişti. Dağın kayalıklarla kaplı kısmından birden bir çay oluşturacak kadar su çıkıyordu. Biraz bizim Osmaniye?nin Zorkun yaylasındaki Küçük ve Büyük Karanlık Derelerine benziyordu.Tek fark Karanlık Dere dediğimiz su kaynaklarının etrafı çam ağaçlarıyla kaplı iken İvriz su kaynağında sadece Kayalıkları görüyorsunuz. Hemen suyun çıktığı yerde büyük bir kaya üzerinde Kabartma yer alıyor. Kitabesine göre ta Hitit döneminden kalma tarihi bir anıt.Aynı yıl (1994) çocuklarla orada piknik yapmayı planladım. Osmaniye?den Konya?ya gelirken İvriz?e uğradık ve Suyun Gözünde Kabartma anıtı yanında piknik yaptık.Neden kabartma Anıtı hakkında daha fazla bilgi vermedim? Yahut Halkapınar ve İvriz hakkında internet vasıtasıyla topladığım bilgileri sizlerle paylaşmadım? Çünkü birkaç gün önce yine İvriz?e gezmeye gittik. Aslında artık kocaman (29 yaşında) adam olmasına rağmen en büyük oğlumun yaş gününü İvriz de kutlayalım istedik. Her yıl Temmuz ayında hep Beyşehir de kutluyorduk bu sene değişiklik olsun dedik. Hem onun küçükleri de artık büyüdüler. Küçükken gördükleri kaya anıtını tekrar görsünler bakalım izlenimleri ne olacak diye düşündüm.Onların izlenimlerini bir tarafa bırakalım da ben hayal kırıklığına uğradım. Neden mi? Hiçbir değişiklik yok da ondan! Önce Ereğli?den geçerken asfalt sıcaktan su gibi erimiş. Belediye Görevlileri Kamyondan kürekle erimiş ziftin üzerine toprak savuruyorlardı. Yollar dar trafik ışıkları, sürücüler, yayalar karma karışık!Ereğli?den çıkıp demiryolunu geçip İvriz?e doğru giderken eski tek gidiş geliş yolu aynen duruyor. Sağda solda yollara taşmış ağaçlar ve üreticilerin Kiraz satış noktaları var. Yine sağ tarafınızda okullar var. Ama benim kafama takılan o yol ne öyle? Kaldırımlı geniş, hatta çift yolu hak eden bir güzergâh değil mi orası diye düşündüm? Çünkü insanlar o yolun sonunda yüzlerce yıl öncesinden hatıra kalan bir Kaya Kabartma Anıtına ulaşacaklar. O yörenin hiç mi turistik değeri yok? Yerli ve yabancı turizme eminim açık olan o beldenin hali ne öyle?Hâlâ metruk Okul Binası orada duruyor! Yine Bahçesine araçları park ediyorsunuz! Ha birisi orada durmuş park parası kesiyor. Makbuz üzerinde Halkapınar Kaymakamlığı Aydın Kent Köyü Derneği yazıyordu. Çevre 16 yıl öncesi gibi aynen duruyor. Doğru düzgün bir çevre düzenlemesi yok! Ama yinede yolunuz düşerse mutlaka İvriz?i ziyaret edin!