İzmir Ekonomi’den ‘psikolojik’ merkez
Ege Bölgesinde klinik psikolog yetiştiren tek vakıf üniversitesi olan İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), psikolojik desteğe ihtiyaç duyan tüm İzmirlilerin birebir hizmet alabileceği Psikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezini (PUAM) hizmete açtı.
İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin Balçova’daki kampüsünün yanında faaliyete geçen Psikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi, yaklaşık 300 metrekarelik alanda hizmet verecek. 3 görüşme odası, seminer salonu ve özel bekleme alanlarının bulunduğu merkez, İEÜ Rektörlüğüne bağlı olacak. Yüksek lisans eğitimi gören 15 psikoloğun yanı sıra kadrolu klinik psikoloğun da yer aldığı merkezde, vatandaşların talep etmesi durumunda İEÜ’deki akademisyenler de danışanlarına hizmet verecek.
Psikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin tamamen üniversite imkanlarıyla kurulduğunu söyleyen İEÜ Mütevelli Heyet Başkanı Mahmut Özgener, “2019 yılında üniversitemizde, klinik psikoloji yüksek lisans programını açtık. Bununla birlikte, vatandaşların da yararlanabileceği böyle bir merkezin kurulmasını kararlaştırdık. Danışanlar için bağımsız ve özgür bir ortam oluşturma fikrinden yola çıkarak merkezin kampüs dışında bir yerde konumlanmasını istedik. Merkezimiz, yetkin ve alanında uzman klinik psikologlar yetiştirmemize büyük katkı sağlayacak, diğer yandan da halka nitelikli ve uygun koşullarda danışmanlık hizmeti sunulmasını sağlayacak” dedi.
“İzmir’e karşı sorumluluklarımız var”
Başkan Özgener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üniversite, sadece yol gösteren değil, aynı zamanda yol açan, proje üreten, bulunduğu şehre katkı sağlayan, dinamik ve daima yeniliğe açık bir anlayışta olmalı. Üniversitemizin misyonu ve ‘İzmir’in tamamı bizim kampüsümüzdür’ diyerek uygulamaya başladığımız Kampüsİzmir konseptinin temeli de budur. Şehrin her noktasında iz bırakan, kurumlarla iş birliği geliştiren, vatandaşların hayatına dokunan projeleri hayata geçiren bir üniversite olmak, bizim İzmir’e karşı sorumluluğumuzdur. İEÜ, Türkiye’de psikoloji eğitimini en iyi veren ve bu alanda en çok ilgi gören kurumların başında geliyor.”
“Etik değerlere bağlı, donanımlı klinisyenler”
İEÜ Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar ise son dönemde psikoloji alanına ilginin arttığını, iyi yetişmiş psikologların da alanda fark oluşturduğunu söyledi. Prof. Dr. Aşkar, “Psikologların klinik beceri açısından yeterli donanıma ve yetkinliğe ulaşması, klinik psikoloji alanında yüksek lisans programından alınan uzmanlık derecesine sahip olmaktan geçiyor. Üniversite olarak amacımız, üst düzeyde mesleki becerilere sahip, etik ilkelere dayalı çalışan, donanımlı klinisyenler yetiştirmek. Merkezimizi kurarak, bunun için çok değerli bir adım attık. Öte yandan, nitelikli psikolojik danışma hizmetlerinin kısıtlı ve oldukça maliyetli olduğunu düşünürsek, merkezimiz sayesinde vatandaşların yetkin bir psikolojik hizmetine kolaylıkla ulaşabileceğini de söyleyebiliriz. Bu noktada, ihtiyaç duyulan tüm desteği de bizzat rektörlük olarak sağlayacağız” diye konuştu.
“Toplum sağlığına büyük katkı”
İEÜ Psikoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Yasemin Meral Öğütçü de Covid-19 salgınına karşı merkezde tüm önlemlerin alındığını, randevu planı oluşturularak günlük görüşme sayısının 5 ile sınırlandırıldığını söyledi. Merkezde, temizlik ve havalandırma için tüm koşulların sağlandığını vurgulayan Öğütçü, binadaki bir görüşme odasının da salgın dolayısıyla şimdilik kullanıma açılmadığını ifade etti. Merkezin toplum sağlığına katkı sağlayacağını dile getiren Öğütçü, “Gündelik hayatta ve yakın ilişkilerde yaşanan sorunlar, huzursuzluk, kaygı ve takıntılar, duygusal sıkıntı ve zorluklar, kişiliğe bağlı problemler ve yas, kayıp gibi çeşitli nedenlerle yaşanan travmalar, hepimizin zaman zaman maruz kalabileceği durumlar. Psikolojik destek, kişinin psikolojik iyilik halini kazanmasını ve koruyarak sürdürmesini amaçlar. Merkezimizde, tüm bu süreçleri planlı ve sistemli bir şekilde uygulayacağız. Üniversitemizde, yüksek lisans yapan psikologlar, eğitimlerinin bir parçası olarak vatandaşlarla birebir görüşmeler yapacak. Alanında uzman akademisyenlerle, yaptıkları bu görüşmeler hakkında değerlendirmelerde ve fikir alışverişlerinde bulunacak. Bu eğitim süreci, klinik psikoloji alanında uzmanlığını alacak olan yüksek lisans öğrencilerimizin hem terapistlerin tecrübelerinden faydalanmalarını hem de psikolojik destek sürecinin uzman bir göz tarafından değerlendirilmesine katkı sağlayacak” dedi.