Tarih: 20.04.2022 14:20
Kanuni’nin Aydın’daki sefer rotasını hatırlattı; "Rodos Seferi rotası yeniden güncellenmelidir"
Aydın Çine’de yaşayan Gültekin Alp Akbay, Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın ordusuyla Çine’den geçerek düzenlediği Rodos Seferi’nin 500. yıl dönümünün ilçenin tanıtımı için bir fırsat olduğunu söyledi.
Aydın ve Çine siyasetinin bir dönem önde gelen isimlerinden olan Demokrat Parti (DP) Aydın İl Yönetim Kurulu Üyesi Gültekin Alp Akbay, Kanuni’nin düzenlediği Rodos Seferi’nin 500. yıl dönümünün Çine’de çeşitli etkinliklerle kutlanmasını istedi. Rodos Seferi’nin Çine Güzergahı’nın da Muğla İl Kültür Turizm Müdürlüğü öncülüğünde olduğu gibi Aydın’da da ortaya çıkarılması gerektiğini belirten Akbay, Kanuni’nin seferde en az üç gün Çine’de konakladığını da belirterek tarihi önemine vurgu yaptı.
“Muhteşem bir olaydır”
“Cihan Padişahı Kanuni Sultan Süleyman Han, beş yüz yıl önce bizzat başında bulunduğu 100 bin kişilik ordusuyla şirin ilçemiz Çine’den geçerek Marmaris’e ulaşmıştır” diyen Akbay, “Rodos’un fethi amacıyla düzenlenen bu askeri sefer başarıyla sonuçlanmış, fetih 22 Aralık 1522’de gerçekleştirilmiştir. Böyle muazzam bir ordunun batılıların ifadesi ile "Muhteşem" bir Sultan nezaretinde Çine’den geçmesi de ilçemizin tanıtımı açısından yararlanılması gereken muhteşem bir olaydır” dedi.
Sefere ilişkin bazı bilgileri de paylaşan Akbay, “Sefer, padişahın 16 Haziran 1522 Pazartesi günü İstanbul’dan ayrılarak Üsküdar’a geçmesi ile başlar. İznik, Kütahya, Denizli, Muğla üzerinden 41 günlük yolculukla Marmaris’e ulaşılarak 43. gün Rodos’a geçilmesiyle tamamlanır. Güzergahın geçtiği iller arasında Aydın ilinin olmaması, Osmanlı Devleti’nin 1522 yılındaki idari yapılanmasında ilçemiz Çine’nin bugünkü Dalama beldesini de içine alacak şekilde Aydın Livasına değil, Menteşe Livasına bağlı oldukça büyük bir kaza merkezi olması sebebiyledir” dedi.
“Çine’nin tarihi açısından önemlidir”
Kanuni’nin Rodos Seferi sırasında 41 günde tamamladığı güzergahın, Dalama beldesinin de o dönemde Çine’nin köyü olması dikkate alındığında en az üç gününün Çine sınırları içinden geçtiğini belirten Akbay, “Çine sınırları içerisinde üç menzil ve üç konak noktası var. Geçiş sırasında üç menzilde güzergah boyunca bırakılmış eserler var. Çine’nin tarihi ve Çine’nin tanıtımı açısından çok önemli olan bu güzergah ve bu güzergah boyunca bırakılmış eserler hakkında bilgi, belge, araştırma maalesef yok. Bizim bilmediğimiz çalışmalar varsa da yeterli değil. Çevrede Çine’ye komşu il ve ilçelerde Özellikle Muğla’da çok güzel çalışmalar yapılmış. Koçarlı ilçemiz aslında hiç alakası olmamasına rağmen, daha önceki paylaşımlarımda bahsettiğim şekilde Cihanoğlu ailesinin de etkisiyle güzergahın Koçarlı’dan geçtiği izlenimini her fırsatta değerlendiriyor. Karacasu ilçemizde güzergahın Karacasu’dan geçmiş olabileceğinin ciddi şekilde araştırıldığını biliyoruz. Yatağan ilçemizde Stratonikeia köyünde Kanuni eseri olabileceği ihtimali ile bir caminin restore edildiğini biliyoruz. Etrafımızda bütün bunlar olup biterken Çine’nin bu konudaki sessizliğini anlayabilmek mümkün değildir” diye konuştu.
“Muğla’daki hazırlanan proje eksik”
Kanuni Sultan Süleyman, Rodos Seferi sırasında 19 Temmuz 1522 tarihinde Çine’ye bağlı Dalama Mahallesi’nde konakladığı bilgisini paylaşan Akbay, “Kanuni’nin ruzname olarak ifade edilen yazılı kaynaklara göre, Dalama’dan sonra ki konak noktası 20 Temmuz 1522 günü Çine’nin Şahme Köyü’ndeki Şahma Deresi Konağı’dır. Hakkında çok kısıtlı bilgilere sahip olduğumuz ruznameye göre Şahme, Rodos Seferi hakkında yazılmış bazı eser ve çevirilerde bazı kaynaklara göre Şahin Deresi Konağı ve Şah Medresesi Konağı olarak geçmekte ve aranmaktadır. Belli ki şimdiye kadar Rodos Seferi Güzergahı hakkında araştırmacıların yaptığı çalışmalarda Şahme Deresi hakkında yeterli bilgi yoktur. Muğla İl Kültür Müdürlüğü’nün hazırladığı Kanuni Yolu Projesi çerçevesinde hazırlanan haritada ise Şahme Deresi konağının gerçekte olduğundan çok farklı bir konumda gösteriliyor olması, bilgi eksikliğinden kaynaklı olmalıdır” dedi.
Güzergahı detaylı olarak anlattı
Kanuni’nin 19 Temmuz 1522 günü Dalama’da konaklayan ordusunun izlemesi gereken doğal güzergahın, Kasar Mahallesi üzerinden tarihte Dalama boğazı olarak bilinen bugünkü Topçam Barajı Gölü’nün olduğu yere ve oradan da Cumalı Mahallesi’ne ulaşmış olması gerektiğine de vurgu yapan Akbay, “Günümüzde bile civardaki köylerimizin halen kullanmakta olduğu Dalama yolu burasıdır. Ayrıca 20 Temmuz 1522 günü verilen Şahme Deresi Konağı, sonrasında 21 Temmuz 1522 günü Çine sınırları içindeki üçüncü konak noktası ruznamede her ne kadar Çine Kasabası Sahrası olarak yer almakta ise de güzergâhın Bölüntü Köyünden geçtiğini biliyoruz. Yine bu bilgiler ışığında ordunun, Çine Ovasını Esentepe Mahallesi istikametinde aşarak Bölüntü Mahallesi’ne ulaşmış olması gerekir. 1522 yılı Osmanlı Devleti idari yapılanmasına göre o günkü Menteşe Livası’na bağlı olan Çine’nin bugün Aydın iline bağlı olması sebebiyle, Muğla ili kendi yapmış olduğu Kanuni Yolu Projesi’ne Çine güzergâhını dahil etmemiştir. Aydın ilinin bu konudaki tutumu, "Kanuni, Rodos Seferi sırasında Aydın’dan hiç geçmemiş ki" mantığının hakim olduğu düşüncesiyle davranıldığı izlenimi oluşturmaktadır” diye konuştu.
“Çeşitli etkinliklerle kutlanmalıdır”
“Çine’nin bu çok değerli kültür mirasının bugüne kadar görmezlikten gelinmesi kabul edilemez” diyen Akbay, “Eğer ilimiz Aydın, ilçemiz Çine’nin tarihten gelen bu kültür mirasıyla ilgilenmek niyetinde değilse, ilçemiz kendi imkanlarıyla harekete geçmeli başta Belediye teşkilâtı olmak üzere, sivil toplum kuruluşları, Rodos Seferinin 500. yılının Çine’de çeşitli etkinliklerle kutlanmasını sağlamalıdır” ifadelerini kullandı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —