Karabük Belediye Başkanı Vergili’den İsveç’e soykırım ve silah tüccarlığı suçlaması

Karabük Belediye Başkanı Vergili’den İsveç’e soykırım ve silah tüccarlığı suçlaması

Karabük Belediye Başkanı Vergili’den İsveç’e soykırım ve silah tüccarlığı suçlaması

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Avrupa Yerel Yönetimler Meclisi Genel Kurulu’nda İsveç’i Samilere soykırım yapmakla suçlayarak, "1.5 milyon Sami nüfusu olması muhtemeldi soykırım olmasaydı” dedi. Vergili, "İsveç günümüzde tüm çatışma bölgelerinde silah satmaktadır. Nobel Barış Ödülü veren İsveç’te silah satmak için kanuni bir engel yoktur" ifadesini kullandı.
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Avrupa Yerel Yönetimler Meclisi Genel Kurulu’nda İsveç raporu üzerine söz aldı. Başkan Vergili, "Raportör sanırım İsveç’in ekonomik yapısı, refah düzeyinin dışında sosyal medyada bile İsveç’te ne oluyor inceleme zahmetinde bulunmadı. İsveç’in 1950-1980 arası uygulanan asimilasyon programları ile 300 binden fazla olan Sami ve Tatarları kısırlaştırma, evlatlık verme, elverişsiz şartlarda gümüş madenlerinde çalıştırma, zorla din değiştirme, zorla isim değiştirme, asimilasyon programlarıyla bugün raporda geçtiği gibi (iki etnik grubun sayıları) 20 binlere düşmüştür. Uzmanlara göre 1.5 milyon Sami nüfusu olması muhtemeldi soykırım olmasaydı” ifadelerini kullandı.

"250 yıldan fazladır hiçbir Sami kökenli politikacı İsveç parlamentosunda asil milletvekili seçilememiştir"
İsveç belediyelerinin Sami dilinde eğitimin engellenmesi için ne gerekiyorsa yaptığını ve çok az sayıda Sami eğitimi verdiğini ifade eden Başkan Vergili, “Yine kendi bölgeleri dışında yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakları var. 250 yıldan fazladır hiçbir Sami kökenli politikacı İsveç parlamentosunda asil milletvekili seçilememiştir" dedi.
Vergili, "(Sami Hakları Savunucusu ve Sametinget Başkanı) Stefan Mikalesson, Sami halkının kendi kendini yönetmek istediğini, bunun için de Sami parlamentosunun yetkilerinin artırılması gerektiğini belirterek İsveç hükümetinin kendilerini yerli halk olarak görmesini talep ettiklerini belirtiyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde geçici üye olan İsveç’in Başbakanı ve Dışişleri Bakanı orada barış ve özgürlük için güzel laflar ediyor, insan haklarını savunuyor. Onlardan hiçbiri bugüne kadar Sami parlamentosu, Sami halkının meşru ve seçilmiş yöneticileriyle görüşmeyerek İsveç’in çifte standardını göstermiştir" diye konuştu.

"İsveç günümüzde tüm çatışma bölgelerinde silah satmaktadır"
Vergili, "Diğer bir konu, İsveç günümüzde tüm çatışma bölgelerinde silah satmaktadır. Nobel Barış Ödülü veren İsveç’te silah satmak için kanuni bir engel yoktur. En önemli konu, İsveç’te basında çok gizli bir oto sansür vardır. İsveç’te gazeteci istediği her şeyi yazamaz, yazsa da basamaz. Büyük Gazetecilik Ödülü sahibi Emanuel Karlsten’e uygulanan sansür, İsveç Gazeteciler Sendikası, Gazete Yayıncıları Örgütü, Avrupa Gazeteciler Federasyonu ve Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından protesto edilmiştir. Yapılan yalan yanlış haberlere tepki veren Sayın Karlsten dışlandıktan sonra İsveç de NATO’ya girmek için hazırlandı. Röportörler biraz incelemiş olsaydı İsveç’te basın özgürlüğü var diyemezdi. Laponlar (Samiler), İsveç’in Kürtleri diyebiliriz. İsveçli meslektaşlarımdan kendi Kürtlerine sahip çıkmalarını bekliyoruz. Türkiye Kürtleri bizim kardeşimizdir. Bizim de kendi Kürtlerimize sahip çıkacağımızı buradan bildirmiş olurum. Sanırım bu rapora tek oy vermeyecek kişi de benim. Hepinize teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.


Güncel 27.10.2022 17:45:29 0

İlginizi Çekebilir

1

Osmaniye İl Müftülüğünden umrecilere seminer

2

Meclis’te İlk İmzayı Gülsoy Attı

3

Osmaniye’ye 10 yeni hekim kadrosu tahsis edildi

4

Başkan Olcar’dan "Üretici Kadınlar Pazarı"na davet

5

Osked Üyeleri Mevlana’yı Anma Programında Buluştu

6

Okul sporları ragbi müsabakaları sona erdi!

7

Depremde yıkılan ve hasar gören antik kentteki sütunlu yol, ayağa kaldırılıyor

8

Osmaniye’de TIR’ın dorsesine çarpan pikaptaki 2 kişi yaralandı

9

Vali Yılmaz: Kadına şiddetle mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz

10

Çağatay:Gençliğin önündeki en büyük tehlike uyuşturucudur