Tarih: 24.08.2020 11:39

’’Kataraktın tedavisinde tek yöntem ameliyat’’

Facebook Twitter Linked-in

Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Kenar, ’’Kataraktın tedavisinde tek yöntem ameliyat’’ dedi.

Katarakt, gözün içinde bulunan doğal ve saydam merceğin herhangi bir nedenle saydamlığını kaybetmesidir. Birçok tipi olmakla birlikte genel olarak üç ana grupta Yaşa Bağlı (Senil) Katarakt, Doğumsal (Konjenital) Katarakt, İkincil (Sekonder) Katarakt olarak incelenebilir diyen Medicana Kadıköy Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Kenar, daha çok yaşa bağlı olarak ortaya çıkar ama bebekler dahil her yaş grubunda görülebilir. Genellikle 55 yaş üzerinde daha sık görüldüğünü, 55-65 yaşın yüzde 30’unda, 65-75 arasında ise neredeyse yüzde 50’sinde katarakt görüldüğünü ve diyabet, hipertansiyon, romatizma gibi sistemik hastalığı olanlarda, üveit, glokom gibi göz hastalığı olanlarda ve sistemik kortizon vb. ilaç kullananlarda daha sık görülmekte olduğunu ekledi. Dr. Fatih Kenar, konu hakkında açıklamalarda bulundu.


Hastalığın ortaya çıkmasında hangi faktörler etkili olur?
Hastalığın ortaya çıkmasında hangi faktörlerin etkili olduğunu açıklayan Dr. Fatih Kenar, ’’Kataraktların yüzde 90’ı yaşa bağlı olarak ortaya çıkar. C vitamininin eksikliği ultraviyole kataraktı faktörlerin başında gelir. Darbe, çarpma, vurma, yanık gibi göz travmalarına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Şeker Hastalarında katarakt iki kat sık görülür. İlaç ve çevresel faktörlere bağlı olarak görülebilir. Kortizon kullanımı da katarak oluşumunda etkilidir. Glokom, üveit gibi göz hastalıkları sonrasında ortaya çıkabilir. Doğumsal olarak ortaya çıkan kataraktlar da bulunmaktadır. Görme keskinliğinde yavaş yavaş azalma, bulanık görme, bazen tek gözde çift görme, ışığa duyarlılığın artması sonucu kamaşma, renklerde soluklaşma ve sararma, sarı ve mat görünmesi, gece görme azalması, gözlük numarasının sık değişimi, sonradan oluşan miyopi, araba kullanırken zorlanma ve okuma zorluğu gibi birçok belirtisi olabilir’’ dedi.

’’Katarakt tedavi edilemez, ameliyat şart’’
Katarak tedavisinde ameliyat zorunluluğuna dikkat çeken Dr. Kenar, ’’Katarakt, ilaçla medikal veya gözlük ile tedavi edilebilen bir rahatsızlık değildir. Kataraktın ilerlemesini durdurabilecek etkili bir yöntem yoktur. Fakat Polarize camlı güneş gözlükleri UV hasarını azaltmaktadır. Oluşmuş bir kataraktın tek tedavisi ameliyattır. Dünyada geliştirilen son yöntem FAKO (Facoemülsifikasyon) tekniği ile katarakt ameliyatı yapılmaktadır.Katarakt ameliyatları damla ile, narkoz verilmeden, ağrısız bir şekilde 10-15 dakikada yapılır. Hastanın hastanede yatmasına gerek yoktur. Operasyon sonrası aynı gün evine gider’’ şeklinde konuştu.

’’Katarakt ameliyatında lens seçimi çok önemli’’
Katarakt ameliyatlarında dikkat edilmesi gereken birkaç hususa da değinen Dr.Kenar, hekimin katarakt cerrahisi konusunda tecrübeli olması, kullanılan merceğin kalitesi ve çeşidinin de önemini vurgularken, kalitesiz mercekler ile yapılan ameliyatlardan sonra ışık hassasiyeti, görmede sorunlar, gece görüş problemleri gibi sıkıntılar oluşabildiğine dikkat çekti.

Dr. Kenar, sözlerini şöyle sonlandırdı: ’’Göz içine konulan merceğin kalitesi ve cinsi ameliyat sonrası ömür boyu görme kalitesini etkileyen en önemli faktörlerdendir. FDA (Amerika Sağlık Bakanlığı) onaylı hidrofobik (su içeriği düşük),asferik (Gözün kendi merceğine en uygun fiziki tasarımı olan)dizaynlı Amerika üretimli göz içi mercekleri kullanılmaktadır.Hastanın ve doktorun tercihine göre sadece uzak: monofokal (tek odaklı), uzak-yakın: multifocal-bifokal iki odaklı,uzak-yakın-orta mesafe:trifokal (üç odak- akıllı lens) göz içi mercekleri kullanılabilmektedir. Uzak 1,5 metreden sonrası, yakın 33-40 cm arası ve orta mesafe 66-70 cm arası için net görüş sağlamaktadır’’.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —