Sinop’ta kestane ağaçlarına dadanan kargalar bezdirdi. Ağaçların sahibi ise, zekasıyla bilinen kargaları elektronik bilgisiyle kandırdı. ‘Jandarma’ ismini koyduğu bostan korkuluğu kargaların kabusu haline geldi.
Sinop’ta kestane hasadı başladı. Sezonun ilk kestaneleri kargaların da ilgisini çekti. Kestane bahçelerini açık büfeye çeviren kargalar yetiştiriciyi önlem almaya itti.
Sincaplar da ceviz avında
Ağaçlardan dökülerek yerde ağızlarını açan kestanelerini kargaların çaldığını fark eden Osman Aksu ilginç bir bostan korkuluğu geliştirdi. Elektronik bir sistem kurduğu korkuluğa, ses ve hareket veren Aksu, zekasıyla şaşırtan kargaları bilgisiyle kandırdı. Güvene aldığı bahçesinde kestanelerinin tadını çıkartmaya başladı. Cevizlerini yiyen sincaplar ve çeltiklerine dadanan serçelerden de şikayetçi olan Aksu, yaptığı çözümle bunlardan da kurtuldu.
Yaptığı korkuluksa görünümüyle dikkat çekti. Gömlek ve pantolon giydirdiği korkuluğa, su kabağından bir baş yaptı. Pandemi nedeniyle maske taktığı korkuluğa birer adet de şapka ve gözlük taktı. Şapkasındaki yazı nedeniyle ‘Jandarma’ ismini verdiği korkuluk hareket eden kolları ve çıkardığı seslerle insanları bile korkutur hale geldi.
Aldığı önlemi açıklayan Osman Aksu, “Kestanenin yegane düşmanı kargalar. Hava aydınlanırken yüzlerce karga bir geliyorlar. Bütün yerdeki kestaneleri alıp gidiyorlar. Bir kere de yüz kestane gittiğini düşünsenize. Tabii, bunlar üç öğün geliyorlar. Sabah, öğle, akşam. Bana burada hiç kestane kalmıyor. Korkuluk yapmakta çözüm buldum. Korkuluğu yaptıktan sonra artık kargalar gelmiyor. Daha doğrusu gelseler de çok cesaretli olanlar yaklaşabiliyor. Her sabah geldiğimde ağaçların altından bir kiloya yakın kestane topluyorum. Yoksa bütün kestaneleri hırsız kargalar çalıp gidiyorlar. Bir tek kargalarda değil. Sincaplar ve gelincikler de var. Daha adını sayamadığım başka hayvanlar da var. Burada ne kadar kestane, ceviz varsa çalıyorlar taşıyorlar bunları. Bazen buluyorum. Yüzlercesini bir köşeye yığmışlar. Bazen yere dikmişler. Tamam kargaların yaptıkları güzelde biz burayı sürüyoruz. Onların diktikleri fidanları her yıl sürüyoruz. Onun için bize yaramıyorlar. Dolayısıyla da kestaneleri kurtarmak için böyle bir yola başvurdum” dedi.